Ülkemize, olimpiyatların verilmeyişinin bir sebebi de ülkemizde yaşanan şike ve doping skandallarıydı. Halterden, boksa, yüz metreden bin metreye, oradan Kırkpınar'a kadar sporumuz dopinge batmış. Sadece 2013 yılında 90 sporcunun doping maddesi kullandığı belgelendi. Akdeniz oyunlarında rezil olduk adeta. Hele 2011 yılından kalan ve peş peşe gelen seçimler yüzünden bir türlü sonlandırılmayan "şike" süreciyle bırak rezilliği, komedi olduk dünyaya. Ülke sporumuz her alanında doping ve şike skandalları ile çalkalanıyor. Spro, spor olmaktan çıktı neredeyse?Nedeni ise çok basit; Ülkemizde siyaset her kurumu abluka altına almış vaziyette. Bunlardan biride Futbol Federasyonu... Sakın özerktir, filan demeyin. Ülkemizi yöneten anlayış özeli de, özerki de, geneli de, kendi tekeline aldı. Alamadıklarını ise ötekileştirdi. Bugün futbol, dünyada en büyük ilgiyi gören sosyal bir gerçektir. Bakın! Spordur, demiyorum, sosyal bir olgudur, bir iştir, diyorum. Birkaç gün önce Afganistan, Hindistan maçı vardı. Afganistan 2-0 kazandı. O mahzun, o çilekeş, o haçlı zulmüyle senelerdir ezilen Afgan halkı nasıl seviniyor, bir görseniz! Ayrıca futbol, dünyanın ne büyük endüstrileri arasındadır. Sadece bu yıl dünya futbolunda dönen paranın 1 trilyon dolar çıvarında olduğundan bahsediliyor. Ülkemizde de futbol çok geniş kesimlere hitap eder. Ama futbolumuz lekelenmiştir. Çünkü futbolumuz oyun olmaktan çıkmış, saha içinde sadece sonuç alma mücadelesine dönüştürülmüştür.Saha dışında ise futbolumuz başkanların kibir, gurur ve saltanatına terk edilmiştir. Her kesin demokrasi şarkıları söylediği ama para ile saltanat sürdüğü şu yüzyılda, bu saltanat anlayışı futbolunda köküne kadar inmiştir. Futbolumuz kramponlarına kadar siyasete batmıştır. Şike sürecinin bu kadar uzaması, yargının bir türlü karar verememesinin sebebi de iktidar baskısı ve korkusudur. Bakın! Çok basit bir kaç örnek vereyim; Senelerce Aziz Yıldırım'ın yanında yer alan, başkan yardımcılığı yapan, FB için her şeyi yaparım diyen Nihat Özdemir, geçen yıl daha verilmiş bir karar yokken ansızın bu görevinden istifa etti.Dikkat edenler görecektir! Bu istifadan sonra Nihat Özdemir'in şirketleri, hükümetin her ihalesinde yer aldı ve birçok ihaleyi kazandı. (3. Havaalanı dahil). Ya Aziz Başkanın yanında olsaydı? Yıldırım Demirören, Türkiye'nin en büyük tüp ve gaz satıcılarından. Beşiktaş'a başkan oldu. Beşiktaş tarihi bir ilk yaşayarak, borçlarından ötürü Avrupa'ya gidemedi. Kendi seyircisi bile aylarca yuhaladı. Beşiktaş'ı batıran bu kişi, futbol federasyonu başkanı oldu. Öyle bir başkan ki, şike sürecinde yargı devam ederken, UEFA temkinin ötesinde FB yerine TS'yi Avrupa'ya alırken, "şike yoktur ve bu defter bizim için kapanmıştır" dedi. Ne oldu? Yargı var, dedi. UEFA ve CAS var, dedi. Yani Demirören tükürdüğünü yalamak zorunda kaldı.Mide bulandıran tarafı ise Demirören ve iktidar diyalogu. Malum Demirören, Vatan ve Milliyet gazetelerini aldı. Bizzat Erdoğan, "artık farkınızı gösterirsiniz" demişti. Fark zaten ortaya çıktı. (Kovulan yazarlar) Diğer taraftan Demirören AVM için daha inşaat halinde mühür ve inşaattan sonra iki kez yıkım kararı alındı. Uygulanmadı. Bu AVM'nin en üst katında ise Kadir Topbaş'ın muhallebicisi varmış. Düzenek nasıl işliyor gördünüz mü? Yeri gelmişken GS ve TS'ye de bir iki laf edelim. GS yönetimi, futbolda başarı için para ve yabancı futbolcuyu olmazsa olmaz yapmış durumda. Önümüzü açın, istediğimizi alalım, baskısı yapıyor. Bu ülkede 20 milyon genç var ve sen çareyi yabancıda arıyorsan, yazıktır, diyorum.Sayın Terim! 18'lik Bruma ile özel ilgileniyormuşsun. Bizim Ali'ler, Mehmet'ler, Hüseyin'ler ne olacak! Yazık, yazık?TS'yi mi soruyorsunuz! Ah Sadri Başkan ah! Bari adamlığı bırakıp gitseydin de, bu kulüp bu hale gelmeseydi? Türk sporu, Arjantin dönüşü Erdoğan'a soruldu; "? Biz dopinge karşı sıfır tolerans, dedik ve buna yönelik düzenlemelerimizi başlattık. Bu konuyla ilgili de asla affımız yoktur?"Hükümetten ne zaman "sıfır" sözcüğünü duysam "eyvah" diyorum. Çünkü sonunda illa ki sıfırlıyoruz. Baksana! Sıfır sorun, sıfır dost getirdi?AB bakanı Egemen Bağış ise 20 milyon gencimizi hiçe sayarak; "AB vatandaşı futbolcuların, yerli statüsünde oynaması talebi hakkında çalışma yapıyoruz" dedi.Artık gençlerimizin de, bir şeyler demesi lazım, dimi?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- İç cephe ve terörsüz Türkiye aldatmacası / 06.05.2025
- Gazze unutuldu, BOP içinde kim, kiminle dost? / 05.05.2025
- İhtiras ve minnet ile devlet yönetilir mi? / 04.05.2025
- Bantçılar, izah ve mizah / 03.05.2025
- Erdoğan ‘kuklacıyı’ ne zaman görecek? / 02.05.2025
- 1 Mayıs’ta (bugün) neler olacak / 01.05.2025
- Emek, alın teri eşittir kul hakkıdır / 30.04.2025
- Kenan Evren dirildi de haberimiz mi? / 28.04.2025
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- Gazze unutuldu, BOP içinde kim, kiminle dost? / 05.05.2025
- İhtiras ve minnet ile devlet yönetilir mi? / 04.05.2025
- Bantçılar, izah ve mizah / 03.05.2025
- Erdoğan ‘kuklacıyı’ ne zaman görecek? / 02.05.2025
- 1 Mayıs’ta (bugün) neler olacak / 01.05.2025
- Emek, alın teri eşittir kul hakkıdır / 30.04.2025
- Kenan Evren dirildi de haberimiz mi? / 28.04.2025
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025