İnsan olarak her işe başlarken toplum fertlerini maddi ve manevi anlamda yetiştirmek niyetiyle yola çıkarız. Fakat niyetler ne olursa olsun işin ehli olmayan insanlarla yola çıktığımızda yarı yolda kalırız, yaptığımız işi elimize yüzümüze bulaştırırız.
Genelde toplum olarak genç sporcularımızın milli manevi değerlerine sahip çıkmadığı bunların arasında saygının, sevginin, birlik ve beraberliğin zayıf olduğundan bahsederiz. Herşeye para gözüyle baktıklarından vadedilen paraların ödemelerinde aksamalar ortaya çıktığında maçlarda kapasitelerinin altında oyun sergileyen sporcularla karşılaşabiliyiroz. Hatta bu maçlar milli maç olduğu dönemlerde bile parayla maç satıldığı dedikoduları duyulmaktadır. Vaadlerin yerine getirilmediği durumlar olsa da milli değerlerin parayla satılamayacağını bilen, anlayan, yaşayan sporcuların yetiştirilmesi zaruridir.
Sporcu ahlakının oluşmasında en büyük etken o takımın çalıştırıcısıdır. Sporcular antrenörlerinin başarısına inanmalıdır ki başarılı olsun. Başarısına inandığı antrenörünün bütün hal, hareket ve yaşantı tarzını örnek alır ve onun gibi olmaya çalışır. Bu metodda insan kazanmanın en etkin yoludur.
Devlet idarecileri bu konuya eğilmeleri ve dikkat etmeleri gerekiyor. Yurt dışından milli kimliği, örfü ve genel ahlak anlayışı bize uymayan kişilerin ithal edilerek onların rehber olarak kullanılmasındansa bu işi bilen alanında uzman olan kişilerin devletinde elinden tutuması ve desteklemesiyle tarihte büyük başarılara imza atacak, sporcularımızıda milli manevi değerleriyle bir bütün olarak yetiştirecek kendi malımız olan spor adamlarımız var. Bunlara sahip çıkılması gerekir.
İbrahim YILDIRIM
Genelde toplum olarak genç sporcularımızın milli manevi değerlerine sahip çıkmadığı bunların arasında saygının, sevginin, birlik ve beraberliğin zayıf olduğundan bahsederiz. Herşeye para gözüyle baktıklarından vadedilen paraların ödemelerinde aksamalar ortaya çıktığında maçlarda kapasitelerinin altında oyun sergileyen sporcularla karşılaşabiliyiroz. Hatta bu maçlar milli maç olduğu dönemlerde bile parayla maç satıldığı dedikoduları duyulmaktadır. Vaadlerin yerine getirilmediği durumlar olsa da milli değerlerin parayla satılamayacağını bilen, anlayan, yaşayan sporcuların yetiştirilmesi zaruridir.
Sporcu ahlakının oluşmasında en büyük etken o takımın çalıştırıcısıdır. Sporcular antrenörlerinin başarısına inanmalıdır ki başarılı olsun. Başarısına inandığı antrenörünün bütün hal, hareket ve yaşantı tarzını örnek alır ve onun gibi olmaya çalışır. Bu metodda insan kazanmanın en etkin yoludur.
Devlet idarecileri bu konuya eğilmeleri ve dikkat etmeleri gerekiyor. Yurt dışından milli kimliği, örfü ve genel ahlak anlayışı bize uymayan kişilerin ithal edilerek onların rehber olarak kullanılmasındansa bu işi bilen alanında uzman olan kişilerin devletinde elinden tutuması ve desteklemesiyle tarihte büyük başarılara imza atacak, sporcularımızıda milli manevi değerleriyle bir bütün olarak yetiştirecek kendi malımız olan spor adamlarımız var. Bunlara sahip çıkılması gerekir.
İbrahim YILDIRIM
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.