Şeref, tevazuda gizlidir

Peygamber Efendimiz, Allah için affedenin izzet ve şerefinin arttığı gibi, tevazu ehlinin de yüceldiğini bildiriyor Birgün Resulullah Efendimiz (sav), "Ne oluyor sizin üzerinizde ibadet zevkini görmüyorum" buyurdu. Ashab-ı Kiram, "O nedir ya Resulallah?" diye sorduklarında Resulü Ekrem, "Tevazu, alçakgönüllülüktür" (Hilye) buyurarak tevazunun fert ve toplum eğitimindeki önemini ortaya koymuştur.Yine Efendimiz (sav); "Allahü Teala, ancak Allah için affedenin izzet ve şerefini artırdığı gibi, tevazu göstereni de yüceltir" (Müslim) ve "Zillete düşmeyecek derecede tevazu gösteren, meşru kazancını meşru yola sarfeden, düşkünlere acıyan, fakir ve hikmet ehli ile düşüp kalkan kimseye müjdeler olsun" (Begavi ve Taberani) buyurur."Kerem takvadır, şeref tevazudur, yakîn ve sağlam iman ise istiğnadır" (İbn Ebi'd-Dünya). "Allahü Teala bir kimseyi İslamiyete hidayet eder, suretini güzel yapar, nesebinde de bir yüz karalığı bırakmaz, bununla beraber tevazu da ona nasip ederse; işte bunlar Allah'ın sevdiği ve seçtiği kimselerdir" (Taberani)."Dört şey vardır ki, Allahü Teala bunları ancak sevdiği kimselere verir: Sükût etmek bu ibadetin başlangıcıdır. Allah'a tevekkül, tevazu ve dünyadan meylini kesmektir" (Taberani ve Hakim)."Kul tevazu edince, Allahü Teala onu yedi kat göklere kadar yükseltir" (Beyhaki).  "Ümmetimden alçakgönüllü olanları gördüğünüz zaman, siz de onlara tevazu gösterin; fakat kibirlileri gördüğünüz zaman, siz de onlara karşı kibredin. Zira mütekebbire karşı kibriniz, onları hakir ve küçük düşürmektir" (Tirmizi).