Sen de kimsin?

Bugünkü yazımın başlığı sen de kimsin?

Yanlış anlaşılmasın, bunu bir meydan okuma olarak söylemiyorum. 

Ben seni çok iyi tanıyorum, ne olduğunu, nereden geldiğini, ne yapmak istediğini… 

Hani derler ya senin cibilliyetini biliyorum, kundaktaki bebeğini, mezardaki dedelerini biliyorum diye…

İşte ben de seni biliyorum.

Bu başlığı atmamın sebebi; millet de seni bilsin, tanısın.

Kimsin, neden bu kadar kötüsün, eksiksin, ezilmişlik psikolojisi ile davranıyorsun?

En büyük özelliğin sende olmayanla övünmek…

Mesela demokrasi, mesela insan hakları, mesela adalet, mesela özgürlük, mesela adil paylaşım...

Kendini adeta dünyada bunların temin edilmesi, tesis edilmesi ve insanlar tarafından rahatça kullanılabilmesi için vazifeli bir millet gibi, devlet gibi, bir medeniyet hareketi gibi lanse ediyorsun. 

Mesela Türkler tarihini yazarken, Orta Asya'dan Çin zulmünden veya coğrafyanın yetersiz olduğundan hareketle, Anadolu'ya ve Avrupa'ya göçe mecbur olduklarını anlatıyorsun. 

Ama bu yalan, ben biliyorum, Türkler biliyor.

Biz Orta Asya'dan hiç kimseden korktuğumuz için değil, tek tanrılı dine ve inanca mensup Türk Milleti olarak, inancımızı daha geniş coğrafyalara yaymak için Avrupa'ya ve Anadolu'ya sefer başlattık.

Biz Türkler, hiçbir zaman kaçmadık, akınlar yaptık, seferlere çıktık.

Eğer senin dediğin gibi olsaydı, bugün Orta Asya'da tek bir Türk olmayacaktı.

Bak bakalım var mı yokmu? 

Mesela Türk tarihini konuşurken Hacı Bektaş'tan hiç bahsetmez, Pir Geylani'den bir habersin, İmam Maturidi'yi  hiç tanımazsın. 

Oğuz Kaan deyince dilin lal olur, yokmuş gibi yaparsın. 

Attila'ya gelince sanki başka bir milletin ferdiymiş gibi davranırsın. 

Ulu önder Atatürk için Selanikli der geçersin. 

Bilmezsin ki Selanik yüzlerce yıllık Türk yurdudur. 

Mustafa Kemal Atatürkde  özbeözEhl-iBeyt soyundan ağzı dualı anne ve babanın tertemiz Türk evladıdır.

Bugünkü yazma hakkımı doldurdum.

Bir şey daha hatırlatıp kapatacağım.

Batıya, batılılara mal ettiğin laiklik…

Şimdi desem ki sana laiklik özbeöz Türk-İslam sentezinin devlete yansımış ve İmam Maturidi tarafından din-devlet ilişkileri adı altında sistemleştirilmiş bir yönetim biçimidir, bakarsın öyle boş boş... 

Şimdilik bu kadar.

Önümüzdeki yazıda senin maksadını, ne yapmak istediğini, Türk Milleti ile olan kavganın asıl sebebini yazacağım.

Esen kalın…