Şehadette bulunmak ihsanın anahtarıdır
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Allah'tan başka ilah olmadığına şehadette bulunurum. Zira bu tanıklık imanın zaruri bir inancı, ihsanın anahtarı, Rahman'ın hoşnutluğu ve şeytanın uzaklaştırılmasıdır (helak oluşudur)"
28.10.2020 23:50:00





H. OKAN EGESEL
Resûlullah (s.a.a) tesbihat-i erbaa'nın (Subhanallahi ve'l hamdu lillahi vela ilahe illallahu vellahu ekber) zikrinin anlamı hakkında şöyle buyurmuştur: "La ilahe illallah cümlesinden maksat Allah'ın vahdaniyeti ve birliğidir. Allah amelleri sadece vahdaniyeti vasıtasıyla kabul eder. la ilahe illallah takva kelimesidir. Allah kıyamet günü (kulların amellerinin tartıldığı) terazileri onunla ağırlaştırır."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Allah'tan başka ilah olmadığına tanıklık etmek imanın zaruri inancıdır ve ihsanın anahtarıdır."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Allah'tan başka ilah olmadığına şehadette bulunurum. Zira bu tanıklık imanın zaruri bir inancı, ihsanın anahtarı, Rahman'ın hoşnutluğu ve şeytanın uzaklaştırılmasıdır (helak oluşudur)."
İmam Ali (a.s), meleklerin sıfatı hakkında şöyle buyurmuştur: "Kuşku kıvılcımları dal budaklarıyla, azimli imanlarını hedef almamıştır. Zanlar, yakînlerinin köklerine nüfuz etmemiştir."
İmam Rıza'ya (a.s), Seneviyye mezhebinden (iki ilah olduğuna inanan) birisi şöyle arz etti: "Ben şöyle diyorum: Alemi vücuda getiren iki ilahtır. O'nun bir ilah olduğu hususundaki delil nedir?"
İmam Rıza (a.s) şöyle buyurdu: "Senin O'nun iki ilah olduğunu söylemen O'nun bir ilah olduğunun delilidir. Zira senin ikinci ilah olduğunu iddia etmen bir ilahın varlığını sabit kılmandan sonradır. O halde bir ilahın varlığı hususunda ittifak vardır. Birden fazlası hususunda ihtilaf edilmiştir."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Bir sonuca varmak için kafanı yorarsan, karıncaları yaratının, hurma ağaçlarının yaratıcısından başkası olmadığına erişirsin. Çünkü o (bütün farklılıklarına rağmen) her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünmüş ve her canlıyı farklı özelliklerde yaratmıştır. Kalın-ince, ağır-hafif, güçlü-zayıf yaratılışta hepsi birdir."
İmam Sâdık (a.s), bir zındıkla yaptığı tartışmasında şöyle buyurmuştur: "Eğer Allah'ın iki tane olduğunu söylersen bu da iki halden dışarı değildir: Ya her ikisi de her yönden aynıdır ya da tüm yönlerden farklıdır. Biz yaratılışın düzenli olduğunu, feleğin (semavi cisimlerin) belli bir yörüngede hareket ettiğini, gece ve gündüzün birbiri ardınca geldiğini, güneş ve ayın düzenini görmekteyiz. İşlerin uyumu, tedbiri ve işin doğruluğu, müdebbirin bir tek olduğuna delalet etmektedir. Ama eğer Allah'ın iki tane olduğunu iddia edersen ikisi arasında, onların iki tane olması için aralarında bir mesafenin olması gerekir. Bu takdirde o mesafe de onların kadim oluşuyla kıdemlilik (ezeliyet) elde eden üçüncü bir ilah olacaktır ve neticede üçüncü bir ilahın varlığını da kabul etmek gerekir.
Eğer üç ilahın olduğunu iddia edersen, iki ilaha inanma hususunda söylediğimiz şey burada da gerekli olur. Yani onlar arasında da bir mesafenin olması lazımdır. Bu durumda da beş ilahın varlığı zorunlu olur. Bu esas üzere ilahların varlığı sonsuza dek uzar. (Dolayısıyla teselsül bâtıl olduğu için birden başka ilah yoktur)."
İmam Sâdık (a.s), kendisine, "Allah'ın bir olduğunun delili nedir?" diye sorulunca şöyle buyurmuştur: "Yaratıkların ihtiyacı." (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
Resûlullah (s.a.a) tesbihat-i erbaa'nın (Subhanallahi ve'l hamdu lillahi vela ilahe illallahu vellahu ekber) zikrinin anlamı hakkında şöyle buyurmuştur: "La ilahe illallah cümlesinden maksat Allah'ın vahdaniyeti ve birliğidir. Allah amelleri sadece vahdaniyeti vasıtasıyla kabul eder. la ilahe illallah takva kelimesidir. Allah kıyamet günü (kulların amellerinin tartıldığı) terazileri onunla ağırlaştırır."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Allah'tan başka ilah olmadığına tanıklık etmek imanın zaruri inancıdır ve ihsanın anahtarıdır."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Allah'tan başka ilah olmadığına şehadette bulunurum. Zira bu tanıklık imanın zaruri bir inancı, ihsanın anahtarı, Rahman'ın hoşnutluğu ve şeytanın uzaklaştırılmasıdır (helak oluşudur)."
İmam Ali (a.s), meleklerin sıfatı hakkında şöyle buyurmuştur: "Kuşku kıvılcımları dal budaklarıyla, azimli imanlarını hedef almamıştır. Zanlar, yakînlerinin köklerine nüfuz etmemiştir."
İmam Rıza'ya (a.s), Seneviyye mezhebinden (iki ilah olduğuna inanan) birisi şöyle arz etti: "Ben şöyle diyorum: Alemi vücuda getiren iki ilahtır. O'nun bir ilah olduğu hususundaki delil nedir?"
İmam Rıza (a.s) şöyle buyurdu: "Senin O'nun iki ilah olduğunu söylemen O'nun bir ilah olduğunun delilidir. Zira senin ikinci ilah olduğunu iddia etmen bir ilahın varlığını sabit kılmandan sonradır. O halde bir ilahın varlığı hususunda ittifak vardır. Birden fazlası hususunda ihtilaf edilmiştir."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Bir sonuca varmak için kafanı yorarsan, karıncaları yaratının, hurma ağaçlarının yaratıcısından başkası olmadığına erişirsin. Çünkü o (bütün farklılıklarına rağmen) her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünmüş ve her canlıyı farklı özelliklerde yaratmıştır. Kalın-ince, ağır-hafif, güçlü-zayıf yaratılışta hepsi birdir."
İmam Sâdık (a.s), bir zındıkla yaptığı tartışmasında şöyle buyurmuştur: "Eğer Allah'ın iki tane olduğunu söylersen bu da iki halden dışarı değildir: Ya her ikisi de her yönden aynıdır ya da tüm yönlerden farklıdır. Biz yaratılışın düzenli olduğunu, feleğin (semavi cisimlerin) belli bir yörüngede hareket ettiğini, gece ve gündüzün birbiri ardınca geldiğini, güneş ve ayın düzenini görmekteyiz. İşlerin uyumu, tedbiri ve işin doğruluğu, müdebbirin bir tek olduğuna delalet etmektedir. Ama eğer Allah'ın iki tane olduğunu iddia edersen ikisi arasında, onların iki tane olması için aralarında bir mesafenin olması gerekir. Bu takdirde o mesafe de onların kadim oluşuyla kıdemlilik (ezeliyet) elde eden üçüncü bir ilah olacaktır ve neticede üçüncü bir ilahın varlığını da kabul etmek gerekir.
Eğer üç ilahın olduğunu iddia edersen, iki ilaha inanma hususunda söylediğimiz şey burada da gerekli olur. Yani onlar arasında da bir mesafenin olması lazımdır. Bu durumda da beş ilahın varlığı zorunlu olur. Bu esas üzere ilahların varlığı sonsuza dek uzar. (Dolayısıyla teselsül bâtıl olduğu için birden başka ilah yoktur)."
İmam Sâdık (a.s), kendisine, "Allah'ın bir olduğunun delili nedir?" diye sorulunca şöyle buyurmuştur: "Yaratıkların ihtiyacı." (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.