Hükümet bütçenin içine 100 bin yeni memur alımıyla ilgili bir düzenleme yerleştirdi. İtiraz eden de olmadı. Çünkü ne olsa muhalefetin buna itiraz ettiği duyulur ve tepki sandığa yansır!
AKP'nin seçim ekonomisi yolundaki ikinci önemli adımı, 200 bin dolayındaki geçici işçinin sürekli işçi statüsüne kavuşturulması.Bu 200 bin işçi daha çok belediyeler ve bazı kamu kuruluşlarında çalışıyor. Aslında "geçici işçi" olarak işe alınıyor, sonra çeşitli ince düzenlemelerle sürekli çalıştırılıyorlar. Şimdi yasal olarak da sürekli işçi olacaklar.
***Bunlar her seçim öncesi yaşanan işlerdir. Hükümet tarımda sıkı para politikasını bozamadı ve çeşitli üretici kesimlerini kızdırdı. O kesimler de her seçim öncesi kendilerini "nema" gelmesine alışık olduğu için tepki gösteriyor.Buna karşılık 300 bin dolayında insana iş sağlanması ve işlerinin güvence altına alınması az bir seçim yatırımı değildir.Bu sayı, aile, çevre ve yeni umutların yaratılması dolayısıyla birkaç milyon oy ihtimalini ortaya çıkarıyor.Başbakan çeşitli konuşmalarında "popülizm" kelimesini bol bol kullanmakta ve AKP hükümetinin o yola sapmayacağını söylemektedir. Oysa 100 bin yeni memur alımı ve 200 bin geçici işçinin sürekli işçi sayılması, tipik popülizm ve seçim arefesi oyunlarındandır.
***"Popülizm", siyasi hayatımızın bütün oyuncuları ve bütün hükümetler tarafından sürekli olarak uygulanan bir yönetim biçimidir.Bu yönetim biçiminin ucunda son sel felaketi de bulunuyor. Dere yataklarına, orman alanlarına bina yapılmasına göz yumulup sonra da bu kaçak yapılaşma bölgelerine bütün altyapı hizmetlerinin götürülmesinin ve buralardan rant yaratılmasının adı da "popülizm"dir.Varsın bu "popülizm" sonucunda onca insan hayatını kaybetmiş olsun. Durum değişmez. Her yıl aynı görüntüler tekrarlanır, insanlar kamera karşısında ağlar ama durum değişmez. Sonraki yıl aynı şeyler olur.Herhangi bir siyasi iktidarın bu olaya müdahale etmemesi de "popülizm"in en açık örneğidir.Popülizm belki bir seçim kazandırır. Ama sonuçları döner yine ondan fayda sağladığını zannedenlere fatura olarak çıkar.300 bin memur ve işçinin parasını da yine halk ödeyecek. Nasıl ki sel felaketinin bütün altyapısı yaşamaya devam ettiği için insanlar yaşama haklarını kaybediyorsa...
Okay Gönensin/ Vatan
AKP'nin seçim ekonomisi yolundaki ikinci önemli adımı, 200 bin dolayındaki geçici işçinin sürekli işçi statüsüne kavuşturulması.Bu 200 bin işçi daha çok belediyeler ve bazı kamu kuruluşlarında çalışıyor. Aslında "geçici işçi" olarak işe alınıyor, sonra çeşitli ince düzenlemelerle sürekli çalıştırılıyorlar. Şimdi yasal olarak da sürekli işçi olacaklar.
***Bunlar her seçim öncesi yaşanan işlerdir. Hükümet tarımda sıkı para politikasını bozamadı ve çeşitli üretici kesimlerini kızdırdı. O kesimler de her seçim öncesi kendilerini "nema" gelmesine alışık olduğu için tepki gösteriyor.Buna karşılık 300 bin dolayında insana iş sağlanması ve işlerinin güvence altına alınması az bir seçim yatırımı değildir.Bu sayı, aile, çevre ve yeni umutların yaratılması dolayısıyla birkaç milyon oy ihtimalini ortaya çıkarıyor.Başbakan çeşitli konuşmalarında "popülizm" kelimesini bol bol kullanmakta ve AKP hükümetinin o yola sapmayacağını söylemektedir. Oysa 100 bin yeni memur alımı ve 200 bin geçici işçinin sürekli işçi sayılması, tipik popülizm ve seçim arefesi oyunlarındandır.
***"Popülizm", siyasi hayatımızın bütün oyuncuları ve bütün hükümetler tarafından sürekli olarak uygulanan bir yönetim biçimidir.Bu yönetim biçiminin ucunda son sel felaketi de bulunuyor. Dere yataklarına, orman alanlarına bina yapılmasına göz yumulup sonra da bu kaçak yapılaşma bölgelerine bütün altyapı hizmetlerinin götürülmesinin ve buralardan rant yaratılmasının adı da "popülizm"dir.Varsın bu "popülizm" sonucunda onca insan hayatını kaybetmiş olsun. Durum değişmez. Her yıl aynı görüntüler tekrarlanır, insanlar kamera karşısında ağlar ama durum değişmez. Sonraki yıl aynı şeyler olur.Herhangi bir siyasi iktidarın bu olaya müdahale etmemesi de "popülizm"in en açık örneğidir.Popülizm belki bir seçim kazandırır. Ama sonuçları döner yine ondan fayda sağladığını zannedenlere fatura olarak çıkar.300 bin memur ve işçinin parasını da yine halk ödeyecek. Nasıl ki sel felaketinin bütün altyapısı yaşamaya devam ettiği için insanlar yaşama haklarını kaybediyorsa...
Okay Gönensin/ Vatan
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.