logo
24 NİSAN 2025

Sahte "kahramanlar"

16.04.2006 00:00:00
Oysa biz bir zamanlar "müstevlilere" karşı verdiğimiz mücadele sayesinde "kahraman" olurduk.Vatanı kollamak,Dini korumak,Namusa sahip çıkmak.Ana kavramımız, gözümüz gibi kolladığımız ve uğrunda ölmeyi göze aldımız temel değerimizdi  bunlar. Sonra iş değişti.Başka bir ifadeyle "kahramanlık" anlayışımız ve dolayısıyla da "kahramanlarımız değişti.Eğer yanılıyorsam bağışlayın.Ama yakın tarihe baktığımız zaman "devletle kavgalı" olanlar, "düzene baş kaldıranlar" ve "sistemi sarsanlar" milletin önüne "kahraman" diye servis edilmeye başlandı. Taa baştan beri devlet-millet kavgasını senarize edenler bir adım sonra bu "kahramanları" milletin önüne "tek kurtarıcı" olarak koyuverdiler. Millet de "düşmanımın düşmanı dostum" mantığıyla bu "kahramanlara" sahip çıktı.Dünyada bizde olduğu gibi/kadar kaç millet bilirsiniz devletiyle, askeriyle bu derece husumet içinde.Bulamazsınız, boşuna aramayın.Prof. Dr. Haydar Baş hocamdan ilk kez dinledim.Osmanlı'nın yıkılmasından sonra bir görünmez el hep bu anlayışı pompaladı milletin arı-duru zihnine;"Osmanlı hilafetti, yani şeriat yönetimiydi, Cumhuriyet ise ona alternatif olduğuna göre olsa olsa dinsizliktir" ve arkasından da şu cümleyle tamamladı düşüncesini; "bu sisteme düşman olmak Müslüman olmaktır." Oysa der Prof. Dr Haydar Baş: Osmanlı'nın yönetim şekline kıyasla Cumhuriyet idaresi daha çok İslami'dir.Ve ekler; "Mesele o sistem bu sistem meselesi değildir, mesele insanların kendi dinlerini yaşama talepleridir. İsterse bir sistem komünizm olsun, orada bile Müslmmanlığı yaşamak mümkündür." Osmanlının son dönemlerinden başlayıp, Cumhuriyetin ilk yıllarından günümüze kadar devam eden bu, ille de "düşman olmak", "kavgalı olmak" sakat anlayışını yıkmak için neredeyse kimse bir gayret gösstermemiştir.    Elliye yaklaşan yaşımda, Prof. Dr. Haydar Baş'tan başka kimseden; devleti sevmenin gerekliliğini duymadım. "Bu devlet bizimdir, bu vatan bizimdir, bu asker bizimdir, bu ordu bizimdir, bu polis bizimdir, eğer bunlara karşı bir düşmanlı içinde olursak Allah cümlemizin belasını verir" sözü ona aittir.Husumetin mimarları hep din kaygısını öne sürüp durdu kaç on yıldır. Dine olan bağlılıklarından düşmanmışlar devlete meğer.Size bir soru;Ülkeyi düşmandan kurtarmak için kurtuluş savaşı veren mi yoksa ülkenin son derece stratejik noktalarını düşman müstevlilerine haraç mezat satanmı en ehven ifadeyle kötüdür?Ya da şöyle soralım:Bir sistem değişikliği esnasında yapılan kanuni değişiklikler mi yoksa "AB uyum yasaları adı altında yapılan, adeta bir milletin sonunu getiren kanuni düzenlemeler mi, en ehven ifadeyle kötüdür? Şöyle olsun bu sorumuz:Cumhuriyetle yönetilmek mi, yoksa bir haçlı harmanlaması olan AB'ye üye olmak mı bu milletin inanç de değerleriyle daha çelişik.Hani siz bir zamanlar şeriat istiyordunuz(!)?Birkaç ay önce TBMM'ne sunulan bir araştırma önergesinin muhtevası şuydu: Ayasofya'nın müzeye çevrilmesi ile ilgili teklifin (ya da kararnamenin, her neyse) altındaki M. Kemal'e ait imzanın sahte olup olmadığının araştırılması. Oysa bugün dünün Ayasofyacıları değil mi bu camiyi Bizans'a teslim için uğraşan, AB'ye girme ham hayali uğruna.Evet, yine başa dönersek, yakın tarihin hatta en yakın tarihin "kahramanları" hep o "düşman" olanlardır."Falanca zatı ne kadar tanırsınız ki, bu kadar ona hayransınız" diye sordum birine, "tek bildiğim çok mücadele vermiş olduğudur" diye cevap verdi bana. Neye ve kime karşı mücadele vermiş peki diye sorunca cevap değşmez, "malumlara" karşı.Siz, "bir insanın bu derecelere yükselen ikbalinin ve istikbalinin "bilmem nerede okunan bir şiirle" olacağına mı inanıyorsunuz yoksa? Adı Muhammed'den gelme "Mehmetçik"e yani kendi askerine düşman, ama adı Coni olan yabancı bir milletin askerine hayran! Niye hayran Coni'ye?Niye olacak, dini mübin-i İslam aşkına(!)Peki, "tanıdığı askerin sayısı bir veya iki emekli albaydan ibaret" olan Prof. Dr Haydar Baş niye "askerin adamı?"Vatan dediği için, asker dediği için.Şu garipliğe bakın ki, "kahraman ABD askerlerinin sağ salim ükelerine dönmeleri için dua edenler" iyi, "bu asker benim askerimdir, o olmasaydı, biz ne din emniyetini, ne can emniyetini, ne namus masumiyetini yaşayabilirdik" diyen kötü. Kimin iyi kimin kötü olduğunu isterseniz, arayıp bulun bir Iraklı ve ona sorun.Devletine, vatanına, askerine, ordusuna düşmanlıkla "kahraman" olanlardan sakının.Onlar başkalarının "kahramanıdır", bu millete faydaları olmaz. Bir zamanların "kahramanlarının" meğer ne idüğü daha sonra anlaşılmadı mı?Ama "ba'de harab-ı Basra/iş işten geçtikten sonra" ne işe yarar?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Müslim Karabacak / diğer yazıları
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya bilgilendirdi
"127 artçı deprem meydana geldi"
Ekim Apartmanı davasında 22 yıl 6'şar ay hapis talebi
42 kişi yaşamını yitirmişti
Bosna Hersek'te neler oluyor?
Gerginlik, iç savaşa dönüşür mü?
Erdoğan'dan İstanbul depremi açıklaması
'Kentsel dönüşüm projelerini süratle...'
Kıbrıs mesajı
'Kıbrıs hiçbir zaman Rum adası olmamıştır'
DEM Parti heyeti Adalet Bakanı ile görüştü
Ertelenen görüşme gerçekleşti
Yenidoğan çetesi davası
Davanın 4. duruşması sürüyor
Onlarca şehit daha
İsrail Gazze'de katliama devam ediyor
Artçılar sürüyor
Sayıları 300'e yaklaştı
ABD'de 12 eyalet Trump yönetimine dava açtı
"Gümrük vergileri sonlandırılsın"
Büyük İstanbul depremi ne zaman olabilir?
İstanbul bu depreme hazırlıklı mı?
Trump'tan Rusya-Ukrayna müzakereleri ile ilgili açıklama
"Rusya ile anlaştık, sıra Zelenskiy'de"
Depremi ABD'li GPS SATURN gemisi mi tetikledi?
DMM o iddiayı yanıtladı
15 km uzunluğunda 9.5 km genişliğinde
AFAD kırılan segmenti açıkladı
İstanbul'da 3,7 büyüklüğünde deprem
Artçı sarsıntılar devam ediyor
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya bilgilendirdi
"127 artçı deprem meydana geldi"
Ekim Apartmanı davasında 22 yıl 6'şar ay hapis talebi
42 kişi yaşamını yitirmişti
123456789101112131415
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya bilgilendirdi
"127 artçı deprem meydana geldi"
Ekim Apartmanı davasında 22 yıl 6'şar ay hapis talebi
42 kişi yaşamını yitirmişti
Bosna Hersek'te neler oluyor?
Gerginlik, iç savaşa dönüşür mü?
Erdoğan'dan İstanbul depremi açıklaması
'Kentsel dönüşüm projelerini süratle...'
Kıbrıs mesajı
'Kıbrıs hiçbir zaman Rum adası olmamıştır'
DEM Parti heyeti Adalet Bakanı ile görüştü
Ertelenen görüşme gerçekleşti
Yenidoğan çetesi davası
Davanın 4. duruşması sürüyor
Onlarca şehit daha
İsrail Gazze'de katliama devam ediyor
Artçılar sürüyor
Sayıları 300'e yaklaştı
ABD'de 12 eyalet Trump yönetimine dava açtı
"Gümrük vergileri sonlandırılsın"
Büyük İstanbul depremi ne zaman olabilir?
İstanbul bu depreme hazırlıklı mı?
Trump'tan Rusya-Ukrayna müzakereleri ile ilgili açıklama
"Rusya ile anlaştık, sıra Zelenskiy'de"
Depremi ABD'li GPS SATURN gemisi mi tetikledi?
DMM o iddiayı yanıtladı
15 km uzunluğunda 9.5 km genişliğinde
AFAD kırılan segmenti açıkladı
İstanbul'da 3,7 büyüklüğünde deprem
Artçı sarsıntılar devam ediyor
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya bilgilendirdi
"127 artçı deprem meydana geldi"
Ekim Apartmanı davasında 22 yıl 6'şar ay hapis talebi
42 kişi yaşamını yitirmişti
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.