Prof. Dr. Haydar Baş: Sol da sağ da Müslümandır
Ankara’da düzenlenen sosyal medya buluşma programında “Benim tanıdığım sol da, sağ da Müslüman’dır” konuşan Prof. Dr. Haydar Baş, ‘Ne mutlu Türküm diyene’ sözündeki murat Anadolu’daki birlikteliği temin etmekti. Atatürk, Anadolu'da etnik grupların hepsine birden ‘Müslüman Türk’ dedi, ikiliği yok etti” dedi
20.03.2019 00:00:00
YENİ MESAJ/ANKARA
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) tarafından organize edilen sosyal medya buluşmaları devam ediyor. Daha önce iki defa İstanbul'da ve bir kere de Trabzon'da gerçekleştirilen sosyal medya buluşmasının dördüncüsü başkent Ankara'da yapıldı.
Yoğun katılım olan program saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Programda BTP Genel Bakan Yardımcıları Dr. Abdullah Terzi, Fuat Şengül, Sabri Terzi, Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi, İbrahim Berk, Harun Kayacı, Nihat Hekimoğlu, Asude Havuzlu, Lütfullah Önder ve BTP kurucu Genel Başkanı Prof. Dr. Ata Selçuk birer selamlama konuşması yaptı.
Programda BTP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Pak ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Selim Kotil de davetlilere seslendi.
Atatürk Hz. Resulüllah'ın seçkin ümmetidir
Ankara'da düzenlenen sosyal medya buluşmasının onur konuğu ise BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'tı.
Kendisini sosyal medyadan takip edenlerin yoğun ilgisi ile karşılanan Haydar Baş, yaklaşık 1 saat 15 dakika süren bir konuşma yaptı. Konuşmasına Atatürk ile başlayan Prof. Dr. Baş, "Mustafa Kemal sıradan bir insan değildir. İslam dünyasında Ehl-i Beyt diye hepimizin tanıması gereken seçilmiş bir kesim var; Resulüllah'ın (s.a.v.) ailesi. Mustafa Kemal'in dedesi İmam-ı Rıza bunlardan bir tanesidir. Atatürk, İmam-ı Rıza'nın soyundandır. Yani Atatürk İmam-ı Ali'nin torunudur. Yetmedi; Atatürk, Hz. Fatıma'nın torunudur. Ben bunun kitabını yazdım okuyabilirsiniz. Atatürk Hz. Resulüllah'ın seçkin ümmetidir. Bizim Namık Kemal Zeybek Bey, biliyorsunuz eski bakanlarımızdan. Ankara'da yaşayan Ahmet Kayhan Hazretleri diye bir Hak dostu vardı. O Namık Kemal Bey'e; 'Bak Namık, Atatürk'ü iyi tanı O bir evliyadır. Sen O'nun sakalının, cübbesinin, şalvarının olmadığına bakma. Nutuk'u güzel oku, ne demek istediğimi anlarsın. Nutuk'u okuduğun zaman bir evliya kimliğinin dışında bir şey göremezsin. Yani Mustafa Kemal bir evliyadır' demiş. Ben ise biraz daha ileri giderim; Şii akaidinde, Alevi akaidinde Atatürk, Hz. Fatıma'nın soyundan gelen Mehdi Ali Resul'ün ta kendisidir, yani Hz. Mehdi'dir" ifadelerini kullandı.
Anıtkabir'e abdestli gidin
"Anıtkabir'i ziyarete giderken mutlaka abdestli gidin" tavsiyesinde bulunan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, şöyle devam etti: "Anıtkabir'e gittiğinizde kalben O'nun huzurunda olduğunuzu bilin, sohbet ediyor gibi konuşun. Bak yeminle konuşuyorum, O sizi duyuyor, sizin isteklerinize cevap veriyordur, kimsenin kuşkusu olmasın. Mustafa Kemal bu, yani sıradan bir insan olması asla mümkün değil. Evet, bu insan bize bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti emanet etti. Bu devleti kurarken en güçlü yönü milletin namusunu garantiye aldı. Eğer bu devlet kurulmasaydı milletin namusu koruma altında olmayacaktı, vatanımız teminat altında, devletimiz teminat altında, ordumuz teminat altında, her şeyimiz Mustafa Kemal ile teminat altında olmuştur. Dünyanın hiçbir yerinde görülmedi ki, kendi devletini kuran insan eleştirilsin, inkâr edilsin. Ama bizde bütün bunlar oldu. Biz ise şimdi bütün bunları elimizin tersiyle silip atıyoruz."
Atatürk'e dinsiz diyen dinsizdir
Konuşmasında, "Rahmeti bol olsun, Atatürk kesinlikle misyoner faaliyetlerine, yani Müslüman'ı Hıristiyan yapma çalışmalarına son derece karşı olan bir insandı. Bursa'da bir okulda iki tane kız öğrenci Hıristiyan oldu diye okulu kapattı. Türkiye'de nüfus mübadelesi oldu. Anadolu topraklarına aldığımız insanlar Müslüman Türkler, Anadolu'da yaşayan gayrimüslimleri ise gönderdi, Allah rahmetini bol eylesin" diyen Prof. Dr. Haydar Baş, "Bize tertemiz bir Anadolu emanet etti. Hayatı boyunca İslam ülkelerinden hiçbiriyle karşı karşıya gelip, bir tane mermi atmadı. Hep Batı âlemine, Hıristiyan dünyasıyla harp etti, Atatürk işte bu. Şimdi bizimkiler medeni olmak için gâvurun bastığı toprağa basıyor, onun ceketini, ayakkabısını giyiyor. Bu adamdan Atatürkçü olmaz. Peki, Haydar Hocadan olur mu? Ben tam da Atatürkçüyüm. Ben bu büyük hakikati gördüğüm için ilan ettim ve dedim ki; 'kim Mustafa Kemal Atatürk'e dinsiz diyorsa, bilin ki o dinsizdir. Atatürk hem dini duyguları bilen hem de milli duyguları hayata geçiren biri" dedi.
Milleti sağ-sol diye böldüler
Türkiye'de sağ–sol diye milletin ikiye ayrıldığını ifade eden BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, konuşmasında 1980 öncesi dönemden çarpıcı örnekler verdi.
"Bir zamanlar ülkemizde bölücü faaliyetler öyle çoğaldı ki; sol kâfir, sağ Müslüman" diyen Haydar Baş, şöyle devam etti: "Ben o dönemin gençlerindenim. ABD'yi ve onun 6. Filo'sunu telin etmek için yürüyüş yapıyorlar. Sağcılar da o gençlere engel olmak için önlerine çıktılar ve 6. Filo'ya dönerek namaz kıldılar. Bu hareketi yapan sağcılar Müslüman, solcular ise güya kâfir! Bunların içinde olanlardan bir tanesi de Deniz Gezmiş. Biz zannediyorduk ki, Deniz Gezmiş birkaç tane adam öldürdü ya da öldürülmesine sebep olduğu için idam edildi. Meğer ise hiç böyle bir şey yok. O, ABD'ye karşı çıktığı için idam sehpasında sallandırıldı. Amerikan donanmasına karşı namaz kılanlara Müslüman, bu donanmayı protesto edenlere kâfir denmesini reddediyorum. Bu gençlerin idamına karar vermek için savunma hazırlayan Baki Tuğ, biz partiyi kurduğumuzda bize geldi ve 'falan filanın idamını ben gerçekleştirdim' dedi. Ben de bunu kovdum. Sen ne yaptın be? Bir de bununla iftihar ediyorsun. Sen kimsin? Bunu ben reddediyorum. Bunu derken ben milli duyguları öne geçirmekle de ifrata giden bir insan değilim. Ben 'ben isem' benliğimi korumak mecburiyetindeyim, yoksa sen başkası mısın? Başkası mısın ki başkasına sen avukatlık yapıp onun sorumluluğunu üzerine alıyorsun. Yaşıyoruz bunu arkadaşlar. Delikanlı adam, ben delikanlıyım demekle olmaz, delikanlı duruşu ile olur. Biz hiç dalkavukluk yapmadık, olduğumuz gibi göründük, göründüğümüz gibi de olduk. Sola dinsiz dediler. Ben çevremde birçok solcu tanıdım hepsi dört dörtlük Müslüman. 1980 darbesinde beni içeri aldılar. İçeride sağdan 20 kişi, soldan 80 kişi vardı. Solun başında Nuri Aydın vardı. Bir gün abdest alırken Nuri Aydın yanıma geldi, saçını düzeltirken, 'Hoca, biz devrimi yapacağız hiç merak etme' dedi. Duymazlıktan geldim. Bir daha söyledi. 'Sen Nuri Aydın mısın' diye sordum. 'Evet' dedi. 'Nuri, şu aynaya hiç bakmıyor musun? Senden gâvur olmaz' dedim. Bana sarıldı. 'Senin gibi davransalar hiçbirimiz burada olmazdık' dedi. Sonra baktım Nuri, 'Şol cennetin ırmakları' ilahisi ile beni sabah namazına uyandırıyor. 'Nuri ne yapıyorsun' diye sordum. 'Hocam biz de Müslüman'ız' dedi. Nuri Aydın halen benim en samimi arkadaşlarımdandır."
Sağ da sol da Müslüman'dır
Konuşmasında, "Zannediliyor ki Kur'an'daki sağ kelimesi bunların kapitalist manada kullandığı sağın kendisidir, alakası yok" diyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş şu ifadeleri kullandı: "Gördüm ki ülkede birileri tam cambazlık yapmış ve maalesef milletimizi de bölmüşler. Ben hiç bir zaman sol dinsizdir, sağ dört dörtlük Müslüman ayırımına kimseyi tabi tutmadım. Beraber olduğumuz herkes bu milletin evladıdır. Öz cümle diyorum ki; benim tanıdığım sol Müslüman, tanıdığım sağ da Müslüman. Bu millet Müslüman. Şimdi bu birliği beraberliği sağlamaya var mısınız? Atatürk bunu yaptı işte. 'Ne mutlu Türküm diyene' sözündeki murat bu birlikteliği temin etmekti. Anadolu'yu Müslümanlaştırarak Türkleştiren Hacı Bektaş-ı Veli'dir. Anadolu'da en büyük inkılâbı yapan Hacı Bektaş hazretleridir. Atatürk de 'Ne mutlu Türk'üm diyene' demek suretiyle bunun ispatını yapmıştır. Anadolu'da 36 etnik grup vardı, ama Atatürk bunların hepsine birden 'Müslüman Türk' dedi. O ikiliği yok etti. Şimdi biz geldiğimiz bu siyasi dönemde bu birliği hayata geçirmek, yaşamak ve yaşatmak mecburiyetindeyiz."
Biz hep kazandık
Bağımsız Türkiye Partisi'nin 31 Mart yerel seçimlerinde tüm noktalarda seçime giren tek parti olduğunu ifade eden BTP lideri şunları söyledi: "Şu anda Bağımsız Türkiye Partisi, Türkiye'nin bir numaralı partisidir. BTP, 81 ilde belediye başkan adayını çıkardı, bütün ilçelerde ve beldelerde de belediye başkan adayı çıkartan tek partidir. Bundan önce bize 'kazanamaz' diyorlardı. Şimdi diyemiyorlar. Ben zaten kazandım, biz kazandık. Bu ülke, bu devlet, bu vatan, bu ordu bizim. Her şartta ben orduma, devletime, milletime sahip çıktım. Hiçbir kelime, hatta nokta dahi eleştirmedim."
Prof. Dr. Haydar Baş konuşmasını şu sözlerle noktaladı: "Hocam Türkiye batmış. Doğru onların Türkiye'si battı, ama bizimki asla batmaz. Bizim kadro çok müstesna. Bunlarla oturup konuşun, şu noktaya gelirsiniz; 'Türkiye bu kadronun elinde olursa bu iş bitmiştir, ülkeyi bu arkadaşlara teslim edelim' dersiniz. Çünkü bu donanımda insanlardır."
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) tarafından organize edilen sosyal medya buluşmaları devam ediyor. Daha önce iki defa İstanbul'da ve bir kere de Trabzon'da gerçekleştirilen sosyal medya buluşmasının dördüncüsü başkent Ankara'da yapıldı.
Yoğun katılım olan program saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Programda BTP Genel Bakan Yardımcıları Dr. Abdullah Terzi, Fuat Şengül, Sabri Terzi, Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi, İbrahim Berk, Harun Kayacı, Nihat Hekimoğlu, Asude Havuzlu, Lütfullah Önder ve BTP kurucu Genel Başkanı Prof. Dr. Ata Selçuk birer selamlama konuşması yaptı.
Programda BTP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Pak ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Selim Kotil de davetlilere seslendi.
Atatürk Hz. Resulüllah'ın seçkin ümmetidir
Ankara'da düzenlenen sosyal medya buluşmasının onur konuğu ise BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'tı.
Kendisini sosyal medyadan takip edenlerin yoğun ilgisi ile karşılanan Haydar Baş, yaklaşık 1 saat 15 dakika süren bir konuşma yaptı. Konuşmasına Atatürk ile başlayan Prof. Dr. Baş, "Mustafa Kemal sıradan bir insan değildir. İslam dünyasında Ehl-i Beyt diye hepimizin tanıması gereken seçilmiş bir kesim var; Resulüllah'ın (s.a.v.) ailesi. Mustafa Kemal'in dedesi İmam-ı Rıza bunlardan bir tanesidir. Atatürk, İmam-ı Rıza'nın soyundandır. Yani Atatürk İmam-ı Ali'nin torunudur. Yetmedi; Atatürk, Hz. Fatıma'nın torunudur. Ben bunun kitabını yazdım okuyabilirsiniz. Atatürk Hz. Resulüllah'ın seçkin ümmetidir. Bizim Namık Kemal Zeybek Bey, biliyorsunuz eski bakanlarımızdan. Ankara'da yaşayan Ahmet Kayhan Hazretleri diye bir Hak dostu vardı. O Namık Kemal Bey'e; 'Bak Namık, Atatürk'ü iyi tanı O bir evliyadır. Sen O'nun sakalının, cübbesinin, şalvarının olmadığına bakma. Nutuk'u güzel oku, ne demek istediğimi anlarsın. Nutuk'u okuduğun zaman bir evliya kimliğinin dışında bir şey göremezsin. Yani Mustafa Kemal bir evliyadır' demiş. Ben ise biraz daha ileri giderim; Şii akaidinde, Alevi akaidinde Atatürk, Hz. Fatıma'nın soyundan gelen Mehdi Ali Resul'ün ta kendisidir, yani Hz. Mehdi'dir" ifadelerini kullandı.
Anıtkabir'e abdestli gidin
"Anıtkabir'i ziyarete giderken mutlaka abdestli gidin" tavsiyesinde bulunan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, şöyle devam etti: "Anıtkabir'e gittiğinizde kalben O'nun huzurunda olduğunuzu bilin, sohbet ediyor gibi konuşun. Bak yeminle konuşuyorum, O sizi duyuyor, sizin isteklerinize cevap veriyordur, kimsenin kuşkusu olmasın. Mustafa Kemal bu, yani sıradan bir insan olması asla mümkün değil. Evet, bu insan bize bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti emanet etti. Bu devleti kurarken en güçlü yönü milletin namusunu garantiye aldı. Eğer bu devlet kurulmasaydı milletin namusu koruma altında olmayacaktı, vatanımız teminat altında, devletimiz teminat altında, ordumuz teminat altında, her şeyimiz Mustafa Kemal ile teminat altında olmuştur. Dünyanın hiçbir yerinde görülmedi ki, kendi devletini kuran insan eleştirilsin, inkâr edilsin. Ama bizde bütün bunlar oldu. Biz ise şimdi bütün bunları elimizin tersiyle silip atıyoruz."
Atatürk'e dinsiz diyen dinsizdir
Konuşmasında, "Rahmeti bol olsun, Atatürk kesinlikle misyoner faaliyetlerine, yani Müslüman'ı Hıristiyan yapma çalışmalarına son derece karşı olan bir insandı. Bursa'da bir okulda iki tane kız öğrenci Hıristiyan oldu diye okulu kapattı. Türkiye'de nüfus mübadelesi oldu. Anadolu topraklarına aldığımız insanlar Müslüman Türkler, Anadolu'da yaşayan gayrimüslimleri ise gönderdi, Allah rahmetini bol eylesin" diyen Prof. Dr. Haydar Baş, "Bize tertemiz bir Anadolu emanet etti. Hayatı boyunca İslam ülkelerinden hiçbiriyle karşı karşıya gelip, bir tane mermi atmadı. Hep Batı âlemine, Hıristiyan dünyasıyla harp etti, Atatürk işte bu. Şimdi bizimkiler medeni olmak için gâvurun bastığı toprağa basıyor, onun ceketini, ayakkabısını giyiyor. Bu adamdan Atatürkçü olmaz. Peki, Haydar Hocadan olur mu? Ben tam da Atatürkçüyüm. Ben bu büyük hakikati gördüğüm için ilan ettim ve dedim ki; 'kim Mustafa Kemal Atatürk'e dinsiz diyorsa, bilin ki o dinsizdir. Atatürk hem dini duyguları bilen hem de milli duyguları hayata geçiren biri" dedi.
Milleti sağ-sol diye böldüler
Türkiye'de sağ–sol diye milletin ikiye ayrıldığını ifade eden BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, konuşmasında 1980 öncesi dönemden çarpıcı örnekler verdi.
"Bir zamanlar ülkemizde bölücü faaliyetler öyle çoğaldı ki; sol kâfir, sağ Müslüman" diyen Haydar Baş, şöyle devam etti: "Ben o dönemin gençlerindenim. ABD'yi ve onun 6. Filo'sunu telin etmek için yürüyüş yapıyorlar. Sağcılar da o gençlere engel olmak için önlerine çıktılar ve 6. Filo'ya dönerek namaz kıldılar. Bu hareketi yapan sağcılar Müslüman, solcular ise güya kâfir! Bunların içinde olanlardan bir tanesi de Deniz Gezmiş. Biz zannediyorduk ki, Deniz Gezmiş birkaç tane adam öldürdü ya da öldürülmesine sebep olduğu için idam edildi. Meğer ise hiç böyle bir şey yok. O, ABD'ye karşı çıktığı için idam sehpasında sallandırıldı. Amerikan donanmasına karşı namaz kılanlara Müslüman, bu donanmayı protesto edenlere kâfir denmesini reddediyorum. Bu gençlerin idamına karar vermek için savunma hazırlayan Baki Tuğ, biz partiyi kurduğumuzda bize geldi ve 'falan filanın idamını ben gerçekleştirdim' dedi. Ben de bunu kovdum. Sen ne yaptın be? Bir de bununla iftihar ediyorsun. Sen kimsin? Bunu ben reddediyorum. Bunu derken ben milli duyguları öne geçirmekle de ifrata giden bir insan değilim. Ben 'ben isem' benliğimi korumak mecburiyetindeyim, yoksa sen başkası mısın? Başkası mısın ki başkasına sen avukatlık yapıp onun sorumluluğunu üzerine alıyorsun. Yaşıyoruz bunu arkadaşlar. Delikanlı adam, ben delikanlıyım demekle olmaz, delikanlı duruşu ile olur. Biz hiç dalkavukluk yapmadık, olduğumuz gibi göründük, göründüğümüz gibi de olduk. Sola dinsiz dediler. Ben çevremde birçok solcu tanıdım hepsi dört dörtlük Müslüman. 1980 darbesinde beni içeri aldılar. İçeride sağdan 20 kişi, soldan 80 kişi vardı. Solun başında Nuri Aydın vardı. Bir gün abdest alırken Nuri Aydın yanıma geldi, saçını düzeltirken, 'Hoca, biz devrimi yapacağız hiç merak etme' dedi. Duymazlıktan geldim. Bir daha söyledi. 'Sen Nuri Aydın mısın' diye sordum. 'Evet' dedi. 'Nuri, şu aynaya hiç bakmıyor musun? Senden gâvur olmaz' dedim. Bana sarıldı. 'Senin gibi davransalar hiçbirimiz burada olmazdık' dedi. Sonra baktım Nuri, 'Şol cennetin ırmakları' ilahisi ile beni sabah namazına uyandırıyor. 'Nuri ne yapıyorsun' diye sordum. 'Hocam biz de Müslüman'ız' dedi. Nuri Aydın halen benim en samimi arkadaşlarımdandır."
Sağ da sol da Müslüman'dır
Konuşmasında, "Zannediliyor ki Kur'an'daki sağ kelimesi bunların kapitalist manada kullandığı sağın kendisidir, alakası yok" diyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş şu ifadeleri kullandı: "Gördüm ki ülkede birileri tam cambazlık yapmış ve maalesef milletimizi de bölmüşler. Ben hiç bir zaman sol dinsizdir, sağ dört dörtlük Müslüman ayırımına kimseyi tabi tutmadım. Beraber olduğumuz herkes bu milletin evladıdır. Öz cümle diyorum ki; benim tanıdığım sol Müslüman, tanıdığım sağ da Müslüman. Bu millet Müslüman. Şimdi bu birliği beraberliği sağlamaya var mısınız? Atatürk bunu yaptı işte. 'Ne mutlu Türküm diyene' sözündeki murat bu birlikteliği temin etmekti. Anadolu'yu Müslümanlaştırarak Türkleştiren Hacı Bektaş-ı Veli'dir. Anadolu'da en büyük inkılâbı yapan Hacı Bektaş hazretleridir. Atatürk de 'Ne mutlu Türk'üm diyene' demek suretiyle bunun ispatını yapmıştır. Anadolu'da 36 etnik grup vardı, ama Atatürk bunların hepsine birden 'Müslüman Türk' dedi. O ikiliği yok etti. Şimdi biz geldiğimiz bu siyasi dönemde bu birliği hayata geçirmek, yaşamak ve yaşatmak mecburiyetindeyiz."
Biz hep kazandık
Bağımsız Türkiye Partisi'nin 31 Mart yerel seçimlerinde tüm noktalarda seçime giren tek parti olduğunu ifade eden BTP lideri şunları söyledi: "Şu anda Bağımsız Türkiye Partisi, Türkiye'nin bir numaralı partisidir. BTP, 81 ilde belediye başkan adayını çıkardı, bütün ilçelerde ve beldelerde de belediye başkan adayı çıkartan tek partidir. Bundan önce bize 'kazanamaz' diyorlardı. Şimdi diyemiyorlar. Ben zaten kazandım, biz kazandık. Bu ülke, bu devlet, bu vatan, bu ordu bizim. Her şartta ben orduma, devletime, milletime sahip çıktım. Hiçbir kelime, hatta nokta dahi eleştirmedim."
Prof. Dr. Haydar Baş konuşmasını şu sözlerle noktaladı: "Hocam Türkiye batmış. Doğru onların Türkiye'si battı, ama bizimki asla batmaz. Bizim kadro çok müstesna. Bunlarla oturup konuşun, şu noktaya gelirsiniz; 'Türkiye bu kadronun elinde olursa bu iş bitmiştir, ülkeyi bu arkadaşlara teslim edelim' dersiniz. Çünkü bu donanımda insanlardır."