Nisan ayı sonuçlarına göre yatırım araçlarının değerlendirmesini yaparken "Her mayısta piyasalar dönüyor, bu gelenek acaba tekrarlanacak mı?" diye sormuştum. Gerçekten de 2001'den beri her mayıs piyasaların dönüş ayı oldu. 2005 Mayıs'ında bu gelenek bozulmadı. 9 Mart'ta ABD'nin ikinci faiz şokunun etkisiyle başlayan kötüye gidiş, 25 Mayıs sonrasında yerini iyiye gidişe bıraktı.24 Mayıs'ta Hazine faizi 18.05 ile en yüksek düzeyindeydi. Borsa 23.891 puandan (1.72 cent'ten) yukarı döndü. Dolar 25 Mayıs'ta 1.387 ile son ayların en yüksek düzeyinden gerilemeye başladı. Bu nedenle yatırım araçlarının mayıs getirilerinde önemli farklar oluştu. Döviz ve altında yüzde 7'lere varan kayıplara karşı, borsada aynı oranda kazanç vardı. Dalgalı dönem2004'te gerçekleşen birinci faiz şokunun etkisi 1.5 ay sürerken, bu yılki ikincisinin süresi Fransa Referandumu ile 2.5 ayı buldu. Mayıs ayında başlayan dönüş acaba nereye kadar gider? Hafta sonunda üç önemli veri açıklandı. ABD'de tarım dışı istihdam ve Türkiye'de enflasyon verileri piyasalardaki iyimserliği destekleyici nitelikte. Cari açık ise beklenenden fazla geldi, ters etkisi söz konusu olabilir. Enflasyonun seyri Merkez Bankası'nın 9 Haziran'da yeni bir faiz indirimine gitmesine engel değil. Ay ortasında ek protokolün imzalanması ve devamında AB Zirvesi'nden beklentiler olabilir. Ay sonuna ise IMF gözden geçirmesinin zamanında tamamlanıp tamamlanamayacağı, ABD faiz kararı, Almanya'da seçim kararı ve 'müzakere çerçevesinin' açıklanması kalıyor. Normalde beklentimiz dalgalı bir seyir. Fransa Referandumu ardından bu dalgalanmanın daha büyük boyutlu olacağını düşünüyoruz. Şimdi sadece başlangıcı yukarıdan yapmış olduk gibi geliyor bize. Yabancıların tavırları ve AB'nin referandumlar sonrası hem zirvede hem de müzakere çerçevesinde Türkiye'ye takınacağı tutum belirleyici olabilir. Abdurrahman Yıldırım / Sabah
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.