Papa Ayasofya'da dua ederse?

30 Kasım'da Fener Rum Patriği Bartholomeos'un Aziz Andrea Yortusu'na katılmak üzere davet ettiği Papa 16. Benedikt'in Türkiye'ye gelmesi bekleniyor. Benedikt'in ziyareti Türkiye'de çok önemli gelişmeleri de beraberinde getirecek. Daha ziyaret gerçekleşmeden Ankara'da başlayan "Papa sancıları" ziyaret esnasında ve sonrasında artarak devam edecek. Benedikt'in en önemli özelliğinin Türk düşmanlığı olduğunu ve bunu her platformda dile getirmekten çekinmediğini hatırlatalım. Peki Türk düşmanı ve Türkiye'nin AB'ye girişine karşı olduğunu her fırsatta ifade eden Benedikt'in Müslüman Türkiye'de ne işi var?Papa'ların Türkiye'yi sık sık ziyaret etme gibi bir adetleri de bulunmuyor zaten. En son 1967 yılında Papa 6. Paul Türkiye'yi ziyaret etmişti. Bu soruya cevap vermeden önce Ankara'nın yaşadığı Papa sancılarına değinelim.Dün bazı gazetelere de yansıyan bu sancılar 3 başlık altında toplanıyor:1- Papa'yı Türkiye devleti değil, Fener Rum Patriği davet etti. Yani Fatih Kaymakamlığı'na bağlı bir papaz, Vatikan devletinin devlet başkanını Türkiye Cumhuriyeti'ne davet ediyor. AKP hükümeti de kara kara Bartholomeos'un bu davetinin önüne nasıl geçebileceğini düşünüyor. 16. Benedikt de Ankara'dan resmi davet bekliyor.2- Papa Türkiye'ye geldiğinde, Bartholomeos'u ekümenik olarak takdim etme ihtimali. Aslında bu, ihtimali de aşan bir gerçeklik. Papa, Bartholomeos'u ekümenik olarak tanımlayacak.3- Papa, Türkiye'de din özgürlüğü vurgusunu öne çıkarıp, misyonerlere sınırsız özgürlük isteyecek. Herhalde hükümet de, " o kadar özgürlük verdik, daha ne istiyorsunuz?" diyecektir.Ankara bu sancılarına kılıf bulmakta gecikmedi. Dün Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Papa'nın Cumhurbaşkanı Sezer'in davetlisi olarak Türkiye'ye gelmesi durumunda kendisine resmi protokol uygulanacağı, resmi temaslarının ardından Papa'nın Bartholomeos'la özgür bir ortamda görüşebileceği belirtildi. Yani Dışişleri Bakanlığı topu taca atma yöntemine başvuruyor. "Biz davet edersek, bizimle görüştükten sonra istediğini yapabilir" diyor Ankara ve Bartholomeos'la Papa arasında cereyan edecek görüşme takvimini umursamıyor. Ankara'nın umursamaz göründüğü bu temaslarda Türkiye adına çok tehlikeli durumlar sözkonusu. Araştırmacı yazar Aytunç Altındal Tempo Dergisi'ne verdiği röportajda Papa'nın 30 Kasım'da gerçekleştirmek istediği Türkiye ziyaretiyle ilgili çok önemli uyarılar bulunuyor. Altındal, "Papa 16. Benedikt, Türkiye'ye geldiğinde Ayasofya'da dua ederse, orası yeniden kilise olur" diyor ve ekliyor: "Şimdi, Bartholemeos'un isteği üzerine Türkiye'nin bir numaralı düşmanı 16. Benedictus, muhtemelen İstanbul'daki kilisenin kurucusu Aziz Andre'nin doğum günü olan 30 Kasım'da gelecek ve bir oldu bittiyle burada dua etmek isteyecek. Türkler bu girişime engel oldukları takdirde, Avrupa 'Papa'ya kilisede dua ettirmediler' diye ayağa kalkacak. Bu yüzden Papa'ya önceden haber verilmeli ki, o da gitsin kendine dua edecek başka kilise bulsun." Altındal, Papa'nın Ayasofya'da dua etmesi durumunda Ayasofya'nın Hıristiyanlar için kutsanmış yer olacağını ve Katoliklerin Ayasofya'yı hac mekanı olarak kabul edeceklerini belirtiyor. Nitekim 1967 yılında da Papa 6. Paul benzer bir girişimde bulunmak istemiş, ancak dönemin yetkilileri buna müsaade etmemişler. Ancak 1967 ile 2005 Türkiye'si arasında dağlar kadar fark var. O dönemde AB'ye bu kadar gebe bir Türkiye ve yönetim bulunmuyordu. Papa'nın Ayasofya'da dua etmesini engelleyecek siyasi iradeyi maalesef göremiyorum. Avrupa Parlamentosu'nda Ayasofya'nın kiliseleştirilmesi için harcanan yoğun mesai ve Danıştay'ın geçtiğimiz haftalarda aldığı Ayasofya'nın camiye çevrilmesini reddeden kararı ve Papa'nın 30 Kasım'da gerçekleştireceği İstanbul ziyaretinde Ayasofya'da dua etmek istemesi?  3 Ekim'e kilitlenmiş hükümete, 3 Ekim sonrasına dair bomba gibi bir gündem! Bakalım bu gündemin altında(n) nasıl ezilecekler, pardon nasıl kalkacaklar!