Bir defâsında; "İyi talebelerin hâli mâlum, ya kötülerinki ne olacak?" diye sorduklarında... "İyi olanlar kendilerini bize adamışlardır. Kötülere gelince biz de kendimizi onları kurtarmak için adadık." buyurdular.Bir kere de; "Bana gözün alabileceği kadar bir kitap verildi. Onda kıyâmete kadar talebelerimin isimlerini gördüm." buyurmuştur.Cinler de Abdülkâdir Geylânî'den çekinir, itâat edip sözünü dinlerlerdi.Ebû Saîd Abdullah bin Ahmed isminde birinin kızına cinler musallat olmuştu. Hâlini, Seyyid Abdülkâdir Geylânî hazretlerine arz etti. O da; "Falanca yere git. Oraya cinlerin reisi uğrayacak. Ona benim gönderdiğimi söylersin, hâlini anlatırsın. O sana yardımcı olur." buyurdu. O şahıs denilen yere gitti. Kendisini Abdülkâdir Geylânî'nin gönderdiğini ve kızının durumunu anlattı. Cinlerin reisi kızına musallat olan cini cezâlandırdı. Ebû Saîd cinlerin reisine; "Bugüne kadar senin kadar Abdülkâdir Geylânî'nin emrine cân u gönülden itâat eden görmedim." deyince; "Abdülkâdir Geylânî hazretleri her gece evinden bakar, cinleri seyreder. Cinler onu görünce korkularından sağa sola kaçışırlar. Allahü teâlâ sevdiği kulun emrine birçok insan ve cin verir." dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.