Hakk'a ihtiyaç arzetmek, O'nun yeterliğine inananıldığı zaman başlar. Saf ve temizliği bulmak, O'nun ferdaniyet sıfatına arif olunca olur. Vuslata ermek de ancak, Rab sıfatına vakıf olmakla hasıl olur... İşte bu sebepledir ki, cümle gök ehli ibadettedir. Onların her birine özel yerler vardır. Onların her bir kısmı; utanma, yani haya, saygı vasfı ile bezenmişlerdir.Bir kısmı da Allah'a ünsiyet, yani yakınlık makamındadır.Diğer kısım ise, Hakk'ın yalnız minnet vi iyilik sıfatını bilir.Diğerleri heybet ve murakabe hallerinde bulunurular. Mevla'mız bunların durumunu bize bildirmek için -meleklerin dili ile- şöyle ferman buyurur:- Bizden her birinin, kendine has yeri vardır. (34/164).İrfan sahipleri Allah'ı, Resulullah'ın verdiği habere göre bilir. Ve ona göre Tevhid eder inanırlar. Çünkü onlar, Peygamber Efendimizin doğruluğuna inanmışlardır. Onun bizim ve cümle yaratılmışların Efendisi olduğuna inanmışlardır. Salat ve selam Ona olsun... İşte... Arifler böylece Peygamber Efendimiz ve hadislerine kalpleri ile inanırlar. Dolaysıyla dış duyguları ile de iyi iş tutarlar. Ancak nefisleri tam ıslah oluncaya kadar, arasıra onları günaha sokar, isyan ettirir; sonra iyileşirler...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.