İmam Hüseyin (a.s.), Kerbela bölgesinde konaklama kararı aldığında tarihler Muharrem ayının ikisini gösteriyordu. İmam Hüseyin (a.s.) eşyalarını indirdikten sonra Ehl-i Beyt'ine ve çadırındaki yakınlarına Allah'a hamd, Peygambere (s.a.a.v) salat ve selamdan sonra şöyle buyurdu:
"İşte başımıza gelen olayı görmektesiniz. Gerçekten dünyanın durumu değişmiş, kötülükleri aşikar olmuş, iyilik ve faziletleri ortadan kalkmıştır.
İnsanî faziletlerden ancak kabın içerisinde kalan su damlacıkları kadar pek az bir şey kalmıştır. Halk zillet ve utanç dolu bir hayat sürmektedir.
Hak üzere amel edilmediğini ve batıldan kaçınılmadığını görmüyor musunuz? Böyle bir durumda mümin, Allah'a kavuşmayı (şehit olmayı) istemekte haklıdır.
Ben böyle bir ortamda ölümü saadet biliyorum, zalimlerle yaşamayı ise alçaklık.
İnsanlar dünya kuludur. Din ise dillerinde dolaşır, din sayesinde geçimleri iyi olduğu müddetçe onu savunurlar, zorluklarla imtihan edildiklerinde ise dindarlar azalır."
İmam Hüseyin'in, Kerbela'ya vardığını öğrenen İbn-i Ziyad, İmam'a (a.s.) bir mektup daha gönderdi.
Mektubunda, Yezid'in kendisine, İmam Hüseyin'i öldürmedikçe veya biatini almadıkça başını yastığa koymamasını, karnını doyurmamasını emrettiğini anlattı.
İmam (a.s.) mektubu okudu sonra yere atıp şöyle buyurdu: "Halkın rızasını, Allah'ın gazabına tercih eden bir kavim kurtuluşa ermez."
İbn-i Ziyad, Ömer b. Sa'd'a; "Hüseyin ve arkadaşlarının su ile temaslarını kes! Onlar bir damla su dahi tadamasınlar" emrini verdi. Ömer b. Sa'd, 500 kişilik bir süvari birliğini Fırat'ın kıyısına göndererek su ile bağlantılarını kesti. (Su ile bağlantılarının kesildiği bu hadise İmam Hüseyin (a.s.)'ın şahadetinden üç gün önce idi.)
İmam Hüseyin (a.s.) ile Ömer b. Sa'd arasında görüşme gerçekleşti. İmam Hüseyin (a.s.) gece vakti yapılan bu görüşmede kardeşi Ebu'l Fazl ve oğlu Ali Ekber'den başka dostlarından hiçbir kimsenin çadıra girmemesini emretti.
Ömer bin Sa'd da sadece oğlu Hafs ve özel kölesi ile birlikte çadıra girdiler. İmam (a.s.) bu mecliste İbn-i Sa'd'a hitaben şöyle buyurdu:
"Ey İbn-i Sa'd! Benimle savaşmak mı istiyorsun? Halbuki benim, kimin oğlu olduğumu biliyorsun. Huzuruna varacağın Allah'tan korkmuyor musun? Bunları (Ben-i Ümeyye) bırakıp, benimle olmak istemiyor musun? Bu amel Allah rızasına daha yakındır."
Ömer İbn-i Sa'd; "Bu durumda Küfe'deki evimi yıkmalarından korkuyorum" dedi.
İmam; "Kendi paramdan sana ev yaptırırım."
Ömer; "Bağ ve hurmalıklarımı yağmalamalarından korkuyorum."
İmam; "Ben Hicaz'da, Küfe'deki olan bağlardan daha güzel bağ ve hurmalıkları sana veririm" buyurdu.
Ömer b. Sa'd; "Çoluk çocuğum Küfe'dedir. Onları öldürmelerinden korkuyorum" dedi.
İmam (a.s.) onun boş yere bahane aradığını görünce; "Neden şeytana itaatte bu kadar direniyorsun? Allah, seni yatağında öldürsün, kıyamet günü de günahlarından geçmesin; sana ne olmuş (bu kadar mazeret getirip söz kabul etmiyorsun?)
Allah'a and olsun ki, Irak buğdayından çok az bir miktar hariç sana hiçbir şeyin nasip olmayacağını ümit ediyorum. (Allah çok yakın bir zamanda canını alsın).
Ömer bin Sa'd da alay ederek, "Irak arpası bana yeter" dedi.
(Geniş bilgi ve hikmetler için bkz; Prof. Dr. Haydar Baş, İmam Hüseyin eseri)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025