Nazik bir süreçten geçiyoruz

BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş, ülkemizin çok nazik bir süreçten geçtiğine işaret ederek, "Şimdi gerçekleri görme, birlik ve beraberlik içinde olma zamanıdır" diye konuştu.

 

 

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr Haydar Baş, partisinin Kocaeli İl Başkanlığı'nca düzenlenen Milli Ekonomi Modeli ve Türkiye Üzerine Genel Değerlendirmeler konulu toplantıda önemli tespitlerde bulundu. BTP Lideri, konuşmasında Güneydoğu meselesinden, Fener Rum Patrikhanesi'nin Ekümeniklik iddialarına, Kıbrıs'tan Ege meselesinde gelinen noktaya gündemdeki ana başlıkları çarpıcı ifadelerle değerlendirdi. Hassas günlerTürkiye'nin eskilerin tabiriyle çok nazik günlerden geçtiğine dikkatleri çeken Prof. Dr. Baş, "Bunları madde madde artarda koyup ifade etmeye çalıştığımızda gerçekten hepimizin morali bozuluyor" dedi.Türkiye üzerine oynanan oyunlara dikkati çeken  BTP Genel Başkanı, Danıştay'a yönelik menfur saldırıyı da bu çerçevede değerlendirdi. Saldırıyı gerçekleştiren avukatın çok karışık kimlik ve kişiliği olduğuna dikkati çeken BTP Lideri, bir tiyatro oynandığını vurguladı. BTP Lideri, konuşmasında halkımızı da gerçekleri görmeye, bir ve beraber olmaya çağırdı.İktidar tabloyu vahimleştiriyorYaşanan bu kritik süreçte AKP iktidarının izlediği politika ve icraatlarla Türkiye'nin daha da kötü bir tabloya sürüklendiğini anlatan BTP Lideri, Türkiye üzerine oynanan oyunların ana gayesinin Anadolu olduğunu vurgulayarak, bu çerçevede şunları kaydetti: "Batılı güçler diyor ki, 'Bu cennet vatan Türklerin elinde olmasın'. Şayet bu tespiti bir itikat halinde kalbimize yerleştirmezsek, hiçbir meseleyi çözmemiz, hiçbir olayı aydınlığa kavuşturmamız mümkün değildir. Şayet bunu göremezsek biz, işte birbirimize düşman oluruz. Sivil askere, millet devlete, devlet millete hasım olur. Onun için Bağımsız Türkiye Partisi diyor ki, gelin 'el ele verelim, bu oyunu bozalım'. Bu oyunu bozmaya var mısınız?"Yıkım sürüyorÜlkenin denizcilikten ormancılığa, tarımdan sanayie, esnaftan memura, eğitimden sağlığa her alanda tel tel döküldüğünü hatırlatan Prof. Dr. Baş, bu durumun kendisi açısından meçhul bir son olmadığına işaret ederek, "Böyle olacağını biz bekliyorduk. Bir insana deseler ki, al sen bu işi bulaştır, bu hale getir ancak bu kadar yapabilir. Hiç kimse bunlar kadar bu konuda maharetli olamaz" dedi. BTP Genel Başkanı Prof. Dr Haydar Baş, İzmitlilerle buluştuğu gecede son ekonomik gelişmeler üzerine de önemli değerlendirmelerde bulundu."Ekonomi hepinizin bildiği gibi dibe vurmuş vaziyette. Tarım kesimi emeğinin karşılığını almak bir yana, sefil ve perişan bir halde" diyen Haydar Baş, Başbakan Erdoğan'ın Merkez Bankamızda 60 milyar dolar var diyerek ekonomide çizmeye çalıştığı pembe tabloya da o para yabancı sermayenin parası diyerek gönderme yaptı.BTP Lideri, şunları söyledi: "Yabancı sermaye gelecek, parası bizim kasada duracak, elin parası biz zengin olacağız! Adamın canı sıkılıyor, alıyor parasını gidiyor. Hayda panik! O para senin değil ki, IMF'nin dedikleriyle amel eden, onları hayatına geçiren bir siyasi iradenin tarımı, ekonomiyi düzeltmesi hiç ama hiç mümkün değildir."

Bir kere oy vermeniz yeterBTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, konuşmasında İzmitlilere dünyaca ünlü iktisatçılar ve bilim adamları tarafından Nobel Ekonomi Ödülü'ne aday gösterilen Milli Ekonomi Modeli'ni (MEM) de anlattı."Bilim adamları diyorlar ki, bu model sadece Türkiye için değil, bütün dünya için bir kurtuluş, bir can simididir. Ben bu modeli 1977'den itibaren tasarlıyorum. Yani masa başında yazılmış bir model değil, bu bir hayat tarzıdır. Bu bir hayat görüşüdür, bu bir Türk oğlu Türk felsefesidir" diyen BTP lideri, MEM içinde yer alan plan ve projeler hakkında İzmitlilere bilgi verdi. Prof. Baş, Türkiye'yi kainat devleti yapacak dediği bu model için en önemli kaynak olarak da Türkiye'nin yeraltı zenginliklerini göstererek, "Bugün yer altı kaynaklarımız tam 3 katrilyon dolar... Sadece bizim servetimiz tüm dünyayı kıyamete kadar bakmaya yeter."BTP Lideri konuşmasında Türkiye'yi düzlüğe çıkarmak için İzmitlilerden sadece bir kereliğe mahsus olmak üzere destek isteyerek, şunları söyledi: "Her birimizin partisi olabilir, saygım vardır, hürmetim sonsuzdur. Ama şimdi kendi partilerinize şöyle bir dönün bakın, hangi partinin projesi var, hangi partinin programı var, hangi partimizin iktisadi yönden bir tezi var, söyleyin Allah aşkına. İçinizden bir evlat çıktı tezini dünyaya kabul ettirdi, elini öptürdü. Gelin ben şimdi sizin elinizi dünyaya öptüreyim. Var mısınız? Dünyanın her zengin ülkesini gezdim, incelemelerde bulundum, ticaret yaptım, araştırmalarda bulundum ve gördüm ki dünyada tek bir millet var; o da Türk milleti; tek bir insan var, o da Türk insanı. Başka yok. Peki Hocam neden bu hale geldik? Sahipsizlik, sahipsizlik, sahipsizlik... Bu duruma son vermeye var mısınız? Sahibiniz olarak ben sizinle beraberim, bana vekalet vermeye hazır mısınız?"