SON gün müzakerelerini televizyondan takip ettim. Muhalefeti temsilen ilk konuşmayı ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu yaptı. Yaşının ve tecrübesinin üzerinde, derinliği ve ufku olan bir konuşmaydı. Daha da önemlisi samimiyetiydi. Nitekim bir ara bütün salona hakim oldu. Sözlerinin eski arkadaşları olan AKP Grubu üzerinde derin bir tesir bıraktığı belli oluyordu. Bunun iki sebebi vardı; birisi bildiği gördüğü şeylerden yâni gerçeklerden bahsediyordu, diğeri bu gerçeklerin AKP Grubu'nca da kabul edilmesi idi. Nitekim, bazı AKP'liler bu tesiriizale için faaliyete geçtiler.İkinci konuşmayı ana muhalefet partisi Genel Başkanı Deniz Baykal yaptı. Enerjik, net, açık ve sıralayarak 12 maddede AKP iktidarını tenkit etti. Bir ara Unakıtan'ı AKP'nin yumuşak karnı olarak gördüğü için onu hedef alarak "Özür dile", "İstifa et" diyerek konuşmasını alevlendirdi. Bu arada bir dergiden satırlar okuyarak sözlerini destekletti. Yalan söylemekle suçlanan Unakıtan'ın buna verdiği cevap "O dergiye tekzip gönderdiği" şeklinde kaldı. Unakıtan'ın bir konuşmasının nakledildiği bir telefon tutanağına ise hiç değinmedi. Bunun ardından Erdoğan'ın şahsına yüklenen Baykal, onun daha önceki bir konuşmasının tamamını okudu. Ve sözü Mevlânâ'nın "Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol" sözünü tekrarlayan Erdoğan'ın hangi Erdoğan: "Anıtkabir'e gidip sap gibi durmanın ne mânası var" diyen Erdoğan mı yoksa Anıtkabir'e gidip sap gibi duran Erdoğan mı? olduğunu sordu. Erdoğan'ın CHP'ye yönelttiği en ciddi suçlama sadece tenkitte kalıyorsunuz, hiçbir çare ileri süremiyorsunuz cümlesiydi. Ne var ki kendisi Erkan Mumcu'nun ileri sürdüğü çarelere hiç değinmedi. Mumcu ciddi bir partiye yakışır şekilde âdeta bir seçim beyannamesi haline getirmişti bütçe konuşmasını. Bilhassa AB meselesi ve Kıbrıs faciasına dokunması puan topladı. Baykal bunu nasıl atladı, şaşılır. AKP'nin asıl yumuşak karnı bunlardı. Ne var ki sayı gücü ayrı mantığı belirtiyordu. AKP en çok sayıya sahipti. CHP ikinci sıradaydı. ANAP ise en küçük partiydi. AKP bütçe konuşmalarını kavgasız bitiremedi. CHP Meclis'te kalıp ret oyu vermeliydi, yapamadı... Bütçe AKP'nin evet ve ANAP'ın hayır oylarıyla kabul edildi. AKP artık üç yılını doldurmuş bir AKP'dir ve eski AKP değildir. Bu müzakerelerin AKP'yi derinden yaraladığı bir gerçek. Ergun Göze / Tercüman
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.