Merve Çelikel: İlklerin adamı

İlklerin adamı denilince akıllara tabi ki devrimlerin devrimine imza atmış olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk gelmeli, kurmuş olduğu Cumhuriyet'ten inkılaplarına, milli mücadelelerine kısacası tüm hayatı dünya tarihindeki ilkler ile dolu.

Ama biri daha var ki bizimle aynı asırda yaşamış ve bir sessiz devrim daha gerçekleştirmiş.

Tabi ki söz konusu Haydarizm'in mucidi Prof. Dr. Haydar Baş.

2005 yılında ilk kez dünya sahnesinde kapitalizmin devrini bitiren tezi ortaya koyarak Milli Ekonomi Modeli kitabını insanlığa armağan etti.

'Milli Para' kavramı ilk defa merhum Prof. Dr. Haydar Baş tarafından kullanılmış ve bu tez BTP'nin ekonomi programı olarak tescillenmiştir.

Bugün Rusya tarafından BRICS ülkeleri tarafından uygulanıyor.

Başka husus ise Vatandaşlık Maaşı kavramı…

Avrupa ülkelerinde bir kaç yıldır temel gelir desteği yani vatandaşlık maaşı olarak dillendirilmeye başlandı. Sayın Haydar Baş'ın uluslararası ekonomi kongrelerine katılan yabancı akademisyenler, siyasi danışmanlar bir bilim elçisi olarak ülkelerine geri dönerek, üniversitelerde bunu tartışarak veya bunu siyasetçilerine yansıtarak, onun projelerinden birini hayata geçirmeyi başardılar. Türkiye hariç.

Tabi ki bu felsefeyi tam anlamıyla hayata geçirmek için Milli Ekonomi Modeli'ndeki mevcut kodlar ile mümkün. Yani tezin sahibi olan BTP ile mümkün. Onun dışında sadece bir kaç fikir (ç)alıp hayata geçirmekle sistem değişikliği gerçekleşmez.

İlk kez Rusya'nın Duma'sında bir Türk siyasetçi konuşma yapmıştır, o da Haydar Baş. Ve Türk düşmanı olarak bilinen Jirinovski'ye ilk kez bir Türk lideri "Ne mutlu Türküm diyene" dedirtmiştir, o da Haydar Baş.

Onda ilkler bitmez, ama benim bunları sayabilecek kapasitem biter.

Başka misal ise herkesin dinlerarası diyalog ile iç içe yaşadığı dönemde ilk kez biri çıkıp FETÖ'nün nasıl bir bela olduğunu dillendirerek, herkesin karşısına geçip adeta hodri meydan demiştir bir yiğit delikanlı gibi. 2015 yılında ise herkes merhum Haydar Baş'ın ne kadar haklı olduğunu gördü.

Gelelim bir diğer konuya, zira Üstad sadece ekonomi dalında ilklere imza atmadı. Bilakis yazmış olduğu "Hoş Geldin Atatürk" eseriyle hiç bir parti liderinin yapmadığını o yapmış oldu.

Biz Türk gençlerini gerçek Atatürk ile tanıştırdı.

Ona minnettarız.

Bununla kalmıyor tam da öyle bir Sünni-Alevi çatışması çıkartmak istedikleri dönemde Ehl-i Beyt külliyatı yazarak Sünni, Alevi, Caferi derken her Müslümanı Ehl-i Beyt sancağı altında birleştirerek birbirimize tekrar kardeş gözüyle bakmaya vesile oluyor.

Bir yandan bizleri ötekileştirip ayrıştıranlara inat O, Hacı Bektaş Veli gibi bir tarafına aslanı diğer tarafına ceylanı alarak barıştırdı bu milleti. Böylelikle Emevi saltanatını da yıkmış oldu.

Boşuna ona 21. asrın Hoca Atatürk'ü denilmemiş.

O da Asker Atatürk gibi ilklerin adamı. Nice devrimler yaptı ve öyle gitti.

Zamanla onun eserlerinin kıymetini anlayanlar olacak elbet.

Her eseri bir hazine ve hepsi büyük bir miras bizlere… Onun emanetine sahip çıkmak ise her Hüseynî duruşlu Türk gencin vazifesi olmalı.

Eğer bizden sonraki nesillere Atatürk'ün izinden giden Ehl-i Beyt sancağı altında birleşen adaletli ve refahı sağlayan sistem istiyorsak, Milli Ekonomi Modeli ile Bağımsız Türkiye Partisi'ne destek vermek boynumuzun borcu olmalı.

Zira artık 65 yaş üstünün sokağa çıkma yasağının uygulandığı bir dönemde o 65 yaş üstü olan yaşlıların ülke yönetmesinin anlamı da kalmamıştır.

Artık gençlerin önü açılmalıdır.

Hatta ve hatta dünyadaki en genç siyasi lider ilk kez bir Türk oldu.

O da BTP'nin Genel Başkanı Hüseyin Baş.

Belli ki o da ilklerin adamı olma yolunda son süratle gidiyor.

İnsana hizmetin, Hakk'a hizmet olacağını, bilen Atatürk ve Haydar Baş gibi Genel Başkanımızın hizmetine tam destek vermek artık biz Türk gençliğin vazifesi oldu.

Sonsuz özlem ve minnetle anıyoruz.

1881 & 1947