MANŞET - Avukatlar da dert küpü
Türkiye’de savunma, baro başkanlarının Ankara’ya engellenen yürüyüşüyle konuşulsa da avukatların dertleri çeşitli. Artan avukat sayısı, düşük ücretler, emek sömürüsü ve şiddet vakaları, bu dertlerden yalnızca birkaçı.
28.06.2020 21:00:00





Türkiye'de vakıf üniversitelerinin devreye girmesiyle hukuk fakültelerinin sayısında patlama yaşandı. Hukuk bölümleri öğrencilerin rağbet etmeleri nedeniyle vakıf üniversitelerinin en yüksek gelir elde ettikleri alanların başında geliyor. Hatta hukuk, açık ara ilk sırada! Tüm sınıflarında bin 'tam ücretli hukuk öğrencisi' bulunan bir vakıf üniversitesi, sadece bu alandan yılda 40 milyon lira gelir elde edebiliyor. Bunun karşılığında ne laboratuara, ne de başka bir yatırıma gereksinim duyuluyor. Bir anfi, birkaç öğretim üyesi yeterli!
Sayı katlandı
Aralık 2019'un sonunda Türkiye genelinde mezun veren hukuk fakültesi sayısı 82'yi buldu. Türkiye Barolar Birliği (TBB) verilerine göre, Aralık 2019 itibarıyla Türkiye'de yaklaşık 23 bini stajyer olmak üzere 150 bin civarında avukat bulunuyor. TBB'ye göre 31 Aralık 2019 itibariyle avukat sayısı 127 bin 691… Bu rakam 1999 sonunda 38 bin 986 idi… Haziran 2020 verilerine göre sadece İstanbul'da 48 bin avukat bulunuyor! Türkiye'nin nüfusu 1999'da 62.2 milyondu. Nüfusumuz o günden bu yana yüzde 35 artmış ancak avukat sayısındaki artış yüzde 327! 1999'da Türkiye'nin milli geliri 260 milyar dolardı, 2019'da ise 692 milyar dolar! Eğer milli gelirimiz avukat sayısına göre artmış olsaydı, 850 milyar doları geçecektik!
Esas sorun baroların yapısı değil
Savunma, baroların seçim sistemi ve yapılanmasıyla ilgili getirilmek istenen yasal düzenlemeye karşı baro başkanlarının Ankara'ya yürüyüşü ile gündeme geldi. Ancak Türkiye'de avukatlar uzun süredir avukatlık mesleğini kuşatmış çeşitli sorunlarla boğuşuyor. Peki, gerek yeni mezunlar gerekse halihazırda avukatlık yapanlar nasıl sıkıntılar yaşıyor? Gerçek adı farklı olan Melis, 24 yaşında. Üniversite 3. sınıftan beri stajyer olarak çalışıyor. 2019'da mezun olmuş. "Şimdiden çok büyük hayal kırıklığı yaşıyorum" demesinin sebepleri var. Melis, şunları söylüyor: "Evrak götür, evrak getir… Mesleğin inceliklerini öğretmiyorlar çünkü kendilerine sakladıkları taktikleri var. Müvekkille görüştürmüyor çünkü potansiyel rakipsiniz. Görüşmeleri gizli dinlediğim bile oldu çünkü öğretmiyor ama öğrenmek istiyorum."
Staj işi zor
Mezunlar için stajın ilk altı ayında avukat yanında çalışmak kanunen yasak. Ancak bu yasağa uyanların çoğunlukta olduğunu söylemek mümkün değil. Mahkeme stajı sırasında hakim ve savcıların kendilerini istememesi sebebiyle "Haftada bir imzaya gelin" dediğini aktarıyor. "Stajyerler boş mu duracak? Avukatın düzenlediği belgeyle adliyede işlem yapıyoruz. Fark edildiği için başı yanan arkadaşlar var" diyor. Meslekte genç kadın olmanın da ayrıca zorlukları var. "İcra dairelerindeki memurların taciz ettiğini görüyor, bir şey diyemiyorsunuz çünkü işinizi yaptırtmak durumdasınız" diyor Melis. Yeni mezunların staj yeri bulmakta zorlanabildiğini de söylüyor. Bunun nedeni ise bazı avukatlık ofislerinin tecrübe araması.
Mesleği yapmak zorlaşıyor
İstanbul Barosu Genç Avukatlar Merkezi Başkanı Kerem Donat, avukatlığın çocukluk hayali olduğunu ancak mesleğe adım atınca hayallerinin suya düştüğünü ifade ederek, "Prestijli bir meslek olarak düşünürdüm ama uygulamada değil. Stajyer avukatların bir sene maaş alamaması yasal bir sıkıntı. Avukattan alabileceği bilgi birikimi nedeniyle para işin içine girmesin diye olan eski bir uygulama ama şimdi İstanbul gibi bir yerde geçim sıkıntısı yaşatıyor" dedi. İstanbul Barosu Staj Eğitim Merkezi Başkanı Elif Görgülü de stajyer avukatların en büyük sıkıntısının sayı fazlalığından dolayı ücret ve sigorta olduğunu söyledi.
Ankara Barosu Avukat Hakları Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Mine Gargın da, avukatlık ruhsatını 2008'de almış. "Mesleğimizi çok zor yapıyoruz artık" diyen Gargın'a göre, duruşmaların geciktirilmesi, müvekkille görüştürülmede yaşatılan sıkıntılar ve avukatların darp edilmesi başlıca sorunlar arasında yer alıyor ve merkezlerine en çok bu konularda şikâyet geliyor. "Bir insanın gözaltına alındığı andan itibaren anında avukatıyla görüşme hakkı var ancak emniyette beklemek durumunda kalıyoruz. Duruşma salonları önünde de beklediğimiz uzun süreler gün içinde işlerimizi planlamamıza engel oluyor" diyor. Avukatlara yönelik son dönemde artan şiddete de dikkat çekerek, adliye koridorunda bir polis memuru tarafından tokatlanan ya da haciz esnasında bıçaklanan meslektaşlarına destek sağladıklarını anlatarak, "Darp vakasının gelmediği gün çok seyrek" diyor.
Kısaca meslekte yaşananların ana nedenlerinden biri avukat sayısının ihtiyacın üstünde olması… Hukuk fakültesi sayısı fazlalığı nedeniyle kontrolsüz bir durum var. YENİ MESAJ /DW
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.