Televizyon kanallarında son yıllarda sıkça yer alan mafya içerikli film ve dizilerin özendirici etkisinin, ilköğretim çağındaki çocukların bu kişileri "meslek sahibi" olarak algılamalarına yol açtığı belirtildi. İlköğretim okulu öğrencileri arasında yapılan bir araştırma, sosyoekonomik düzeyi düşük olan öğrencilerin gelecekte sahip olmak istedikleri meslekler arasında, "mafya olma"nın da bulunduğunu ortaya koydu.
100 çocuktan 2'si mafya olmak istiyor
Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sosyal Alanlar Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Adnan Gümüş, İlköğretim Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Songül Tümkaya ve Bingöl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Turan Dönmezer ile Adana'daki 12 ilköğretim okulundaki 868 öğrenci ile yaptıkları araştırmanın "meslek" seçimi konusundaki bölümünün çarpıcı sonuçlarına dikkati çekti. Araştırmada, sosyoekonomik düzeyi alt sınıfta olanların yüzde 1.4'ünün, orta olanların ise yüzde 1.8'inin mafya olmayı meslek olarak gördüğü ortaya çıktı. Öğrencilerin meslek beklentileri arasında, yüzde 28.5 ile öğretmenliğin birinci sırada, yüzde 13.3 doktorluk ve eczacılığın ikinci sırada, yüzde 11.7 ile polis ve astsubaylığın üçüncü sırada yeraldığı saptandı.
Mafyalık meslek
zannediliyor
Doç. Dr. Adnan Gümüş, araştırmanın, mafyalığın, toplumun bir iş kaynağı ve meslek sınıfı olarak değerlendirildiğini ortaya koyduğunu söyledi. Mafyalığın meslek olarak görülmesinin de uzun süredir yaşanan "park, inşaat, ihale ve hastane" gibi toplumun çok değişik alanlarında bu tür olayların sık sık yaşanmasından kaynaklandığını belirten Doç. Dr. Gümüş, şöyle dedi: "Ayrıca, bu çocukların bazılarının ailelerinin de bu tür yollardan geçimlerini sağlamaları da meslek olarak görülmesini artırmaktadır. Bunun yanında mistik ve egzotik alanlara olan merak ve ilginin de etkisiyle meslek branşı gibi düşünülmeye başlanmış durumda."
Okul bilgileri
yeterli değil
Doç. Dr. Adnan Gümüş, bu durumun, okullarda "gerçek bir hayat bilgisi eğitimi ve mesleki yönlendirmenin önemini" ortaya koyduğunu vurguladı. Hayat bilgisi ile mesleki yönlendirmenin eğitim sürecinde yıllardır ihmal edildiğini belirten Doç. Dr. Gümüş, şunları kaydetti: "Okullarımızda maalesef yeterli düzeyde mesleki rehberlik verilmiyor. Bu nedenle çocuklar hayata nasıl hazırlanacaklarını ve okul sonrasında bir üst öğrenim kurumuna gitmedikleri taktirde nasıl bir yaşamla karşı karşıya geleceklerini ve oralarda neler yapabileceklerini hiçbir şekilde bilmiyorlar. Okullarımızda gerçek hayat bilgisi ve mesleki yönlendirme mutlaka sağlıklı bir şekilde yapılmalıdır."
100 çocuktan 2'si mafya olmak istiyor
Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sosyal Alanlar Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Adnan Gümüş, İlköğretim Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Songül Tümkaya ve Bingöl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Turan Dönmezer ile Adana'daki 12 ilköğretim okulundaki 868 öğrenci ile yaptıkları araştırmanın "meslek" seçimi konusundaki bölümünün çarpıcı sonuçlarına dikkati çekti. Araştırmada, sosyoekonomik düzeyi alt sınıfta olanların yüzde 1.4'ünün, orta olanların ise yüzde 1.8'inin mafya olmayı meslek olarak gördüğü ortaya çıktı. Öğrencilerin meslek beklentileri arasında, yüzde 28.5 ile öğretmenliğin birinci sırada, yüzde 13.3 doktorluk ve eczacılığın ikinci sırada, yüzde 11.7 ile polis ve astsubaylığın üçüncü sırada yeraldığı saptandı.
Mafyalık meslek
zannediliyor
Doç. Dr. Adnan Gümüş, araştırmanın, mafyalığın, toplumun bir iş kaynağı ve meslek sınıfı olarak değerlendirildiğini ortaya koyduğunu söyledi. Mafyalığın meslek olarak görülmesinin de uzun süredir yaşanan "park, inşaat, ihale ve hastane" gibi toplumun çok değişik alanlarında bu tür olayların sık sık yaşanmasından kaynaklandığını belirten Doç. Dr. Gümüş, şöyle dedi: "Ayrıca, bu çocukların bazılarının ailelerinin de bu tür yollardan geçimlerini sağlamaları da meslek olarak görülmesini artırmaktadır. Bunun yanında mistik ve egzotik alanlara olan merak ve ilginin de etkisiyle meslek branşı gibi düşünülmeye başlanmış durumda."
Okul bilgileri
yeterli değil
Doç. Dr. Adnan Gümüş, bu durumun, okullarda "gerçek bir hayat bilgisi eğitimi ve mesleki yönlendirmenin önemini" ortaya koyduğunu vurguladı. Hayat bilgisi ile mesleki yönlendirmenin eğitim sürecinde yıllardır ihmal edildiğini belirten Doç. Dr. Gümüş, şunları kaydetti: "Okullarımızda maalesef yeterli düzeyde mesleki rehberlik verilmiyor. Bu nedenle çocuklar hayata nasıl hazırlanacaklarını ve okul sonrasında bir üst öğrenim kurumuna gitmedikleri taktirde nasıl bir yaşamla karşı karşıya geleceklerini ve oralarda neler yapabileceklerini hiçbir şekilde bilmiyorlar. Okullarımızda gerçek hayat bilgisi ve mesleki yönlendirme mutlaka sağlıklı bir şekilde yapılmalıdır."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.