Maden kazalarına özelleştirme etkisi
42 madencinin hayatını kaybettiği Amasra'daki facianın üzerinden çok geçmeden bu defa Zonguldak'ta özel bir şirketin işlettiği maden ocağında kaza meydana geldi. 4 işçinin yaralandığı kazayla ilgili açıklama yapan Maden Mühendisleri Odası, madencilik sektöründeki özelleştirme uygulamalarının zararlarına ve artan iş kazalarına dikkat çekti
07.11.2022 16:56:00





Amasra'da yaşanan 42 maden emekçisinin hayatını kaybettiği, 10 maden emekçisinin tedavisinin devam ettigi maden faciasından tam 22 gün sonra, 6 Kasım 2022 tarihinde Zonguldak Kilimli ilçesindeki özel bir maden ocağından bir kaza haberi daha geldi. Henüz sebebi açıklanmayan bir patlama sonucu 4 maden işçisi yaralandı. Yaşanan kazayla ilgili Maden Mühendisleri Odası'ndan (MMO) yapılan yazılı açıklamada, "Söz konusu maden ocağı önce kaçak olarak çalıştırılmış ve sonra rödovans (kiralama) ihalesine çıkılarak ruhsatı TTK'da kalmak üzere özel sektöre devredilmiştir. Rödovanslı olarak sahayı kiralayan firma maden ocağını daha önce kaçak olarak çalışan firmayla taşeronluk sözleşmesi yaparak üretim yaptırmaktadır" ifadelerine yer verildi. MMO açıklamasında şunlar kaydedildi: "Madencilik, doğası gereği içerdiği riskler nedeni ile bilgi, deneyim, uzmanlık ve sürekli denetimi gerektiren dünyanın en ağır iş kollarından birisidir. Özellikle son yıllarda devletin küçültülmesi, kamunun faaliyet alanının daraltılması ile ekonomik etkinlik ve verimliliğin sağlanacağı savı ile yapılan uygulamalar sonucu, ülkemiz madencilik sektörü yarı yarıya küçültülmüş ve aynı zamanda uzun yıllar gerektiren bilgi ve deneyim birikimi de darmadağın edilmiş ve edilmeye devam edilmektedir. Bir yandan ülkemiz madencilik kuruluşlarındaki mevcut birikimin reddedilerek, madencilik üretimlerinin yetersiz, donanımsız ve deneyimsiz kişi ve kuruluşlara bırakılması, bu yapılırken diğer yandan kamusal denetimin iyice gevşetilmesi böylesi kazaların kaçınılmaz olmasına neden olmaktadır."
Ülkemizin gelişmesinin önündeki engelin kamu kuruluşları olduğu, devletin küçültülmesi ve kamunun faaliyet alanının daraltılması ile ülke sorunlarının çözülebileceği söyleminin madencilik sektörüne yansımasının, "kamu madencilik kuruluşlarının kapatılması, özelleştirilmesi, rödovans (kiralama) ile özel sektöre devredilmesi ya da en azından kamu kuruluşlarının yapmakla sorumlu oldukları işlerin özel şirketlere gördürülmesi" şeklinde olduğuna dikkat çekilen MMO'nın açıklamasında, "Ancak bugüne kadar, madencilik sektöründe özelleştirme ve özelleştirmeye yönelik olarak yapılan rödovans ve benzeri çalışmaların hiçbirinden olumlu bir sonuç alınamamış, madencilik sektörü giderek küçülmüş; buna karşın sektördeki iş kazaları artmıştır. Kazanın meydana geldiği işletmede olduğu gibi, ülkemizde yüksek risk taşıyan, kuralsız ve denetimsiz çalışan pek çok maden işletmesi bulunmaktadır. Bu işletmelerde her an kaza olma olasılığı mevcuttur. Sektörün özelliği göz önüne alınarak kapsamlı bir risk haritasının söz konusu ilgili Bakanlıklarca hazırlanması ve denetimlerin buna göre yapılması gerekmektedir. Kazayla ilgili tüm verilerin kamuoyu ile paylaşılması, kazanın gerçek nedeninin belirlenmesi açısından önem taşımaktadır. Gerçek nedenin belirlenmesi bu tip kazaların gelecekte tekrar yaşanmaması açısından önemlidir" ifadelerine yer verildi.
Madenlerde iş kazaları arttı
Ülkemizin gelişmesinin önündeki engelin kamu kuruluşları olduğu, devletin küçültülmesi ve kamunun faaliyet alanının daraltılması ile ülke sorunlarının çözülebileceği söyleminin madencilik sektörüne yansımasının, "kamu madencilik kuruluşlarının kapatılması, özelleştirilmesi, rödovans (kiralama) ile özel sektöre devredilmesi ya da en azından kamu kuruluşlarının yapmakla sorumlu oldukları işlerin özel şirketlere gördürülmesi" şeklinde olduğuna dikkat çekilen MMO'nın açıklamasında, "Ancak bugüne kadar, madencilik sektöründe özelleştirme ve özelleştirmeye yönelik olarak yapılan rödovans ve benzeri çalışmaların hiçbirinden olumlu bir sonuç alınamamış, madencilik sektörü giderek küçülmüş; buna karşın sektördeki iş kazaları artmıştır. Kazanın meydana geldiği işletmede olduğu gibi, ülkemizde yüksek risk taşıyan, kuralsız ve denetimsiz çalışan pek çok maden işletmesi bulunmaktadır. Bu işletmelerde her an kaza olma olasılığı mevcuttur. Sektörün özelliği göz önüne alınarak kapsamlı bir risk haritasının söz konusu ilgili Bakanlıklarca hazırlanması ve denetimlerin buna göre yapılması gerekmektedir. Kazayla ilgili tüm verilerin kamuoyu ile paylaşılması, kazanın gerçek nedeninin belirlenmesi açısından önem taşımaktadır. Gerçek nedenin belirlenmesi bu tip kazaların gelecekte tekrar yaşanmaması açısından önemlidir" ifadelerine yer verildi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.