Lucescu'yu düşünüyorum...

G.Saray'da çalıştığı iki sezona objektif olarak bakmak gerekirse; çok da başarılı olmuştur Mircea Lucescu... Ama nedense içimde yaşattığım Fatih Terim sendromu yüzünden, Romen hocaya karşı bir tedirginlik, bir şüphecilik, bir acabacılık oluşmuştur benim gözümde... Bunu içgüdüsel olgu olarak düşünüp, Lucescu için artık gerçek söylemlerime geçmek istiyorum..!

Açıkça ifade ediyorum; Lucescu, eğer Beşiktaş'ta iş-başı yaparsa, ki yapacak gibi gözüküyor; onu Terim'den daha çok yakın takibe alacağım. Hatta Fatih Hoca'ya ilgim Lucescu sebebiyle yarı yarıya dahi düşebilir...!

2002-2003 sezonu açıldığı an; Romen Hoca yakın merceğim altına girecek. Önce çalışmalarını titizlikle izleyeceğim. Daha öncesinde trasferlerine bir göz atacağım... Siyah-Beyazlı takımın gedik veren yerlerine nasıl yamalar yapmış...? Aldığı yeni kumaşlar ekibine yakışacak mı? Lig podyumuna çıktımı; kumaşlara alıcı gözle bakılıp, değerleri bulunabilecek mi...? Sonra Lucescu, o harikülade Beşiktaş seyircisiyle bütünlük sağlayabilecek mi?... Siyah-Beyazlı camianın imparator diye vasıflandırdığı Sinan Ergin'le anlaşabilecek mi?... Avrupa arenasına çıktığı zaman, yavru lige (UEFA Kupası'na) ne gözle bakacak?... Çok sesliliğin bir türlü durulmadığı siyah-beyazlı yönetimde fikir çatışmaları yaşadığında, ne gibi tavırlar alacak?... Kısır futbol döngüsünün sınırlarını zorlayıp; Beşiktaş'lı taraftara ve bizlere keyif veren futbol takımı izlettirebilecek mi...? O meşhur atasözlerini portföyünden çıkarıp, futbol kamuoyuna yeniden sunacak mı? Son dönemde G.Saray'da uygulamaya geçirdiği, agresif teknik adam görünümünü; Beşiktaş'ta da sürdürmeye devam edecek mi...? En önemlisi Kartal'ı şampiyonluğa uçurabilecek mi? İşte Lucescu'yu düşlerken; belleğimden bunlar geçiverdi. Ne malum Lucescu'nun bütün bunları alaşağı etmeyeceği...? O zaman evet, o zaman; Terim'in papucunu dama atmaz mıyım ben.