Hikâye ederler ki, Rûm'un (Anadolu'nun) faziletlilerinden Veliyyüddin oğlu Ahmet Paşa merhum, bir gün hamama gider. Orada bulunan gençlerden birine ayaklarını ovdurur. O sırada bir kaç genç daha hamama gelirler. Paşa'yı oradakilerle sohbette ve bir gencin de ayaklarını ovmakta olduğunu görünce, içlerinden biri lafazanlıkla bu beyti okuyup Paşa'ya laf atar:
Felek şimdi katı bî-âr oluptur
Melek şeytana hizmetkâr oluptur
(Felek şimdi pek utanmaz olmuştur; melek şeytana hizmetçi olmuştur.)
Bu beyit Paşa'nın kulağına gidince hemen cevap olarak şu beyti söyler:
Felek kör idi şimdi sağır oldu
Kenezler kalmadı hep şâir oldu.
(Felek eskiden kördü, şimdi de sağır oldu. Söylenilenleri duymuyor. Yetmelerin de hepsi şâir kesildi).
BEYİT
Suhan ehline dahli nâdânun
Kendünün cehlin itmedür izhâr.
(Bilgisizin söz bilenlere karışması, kendinin cahilliğini ortaya koymasıdır.)
Felek şimdi katı bî-âr oluptur
Melek şeytana hizmetkâr oluptur
(Felek şimdi pek utanmaz olmuştur; melek şeytana hizmetçi olmuştur.)
Bu beyit Paşa'nın kulağına gidince hemen cevap olarak şu beyti söyler:
Felek kör idi şimdi sağır oldu
Kenezler kalmadı hep şâir oldu.
(Felek eskiden kördü, şimdi de sağır oldu. Söylenilenleri duymuyor. Yetmelerin de hepsi şâir kesildi).
BEYİT
Suhan ehline dahli nâdânun
Kendünün cehlin itmedür izhâr.
(Bilgisizin söz bilenlere karışması, kendinin cahilliğini ortaya koymasıdır.)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.