İnsan, ilahi ölçüleri bir yerde bile ihlal etse, kalbinden Allah'a giden Rahmanî yol kapanabilir Ahkam-ı şeriyyenin icrası itikadi ve ameli bir musliyet oluşturmuştur. Kur'an-ı Kerim'de Allah'ın hükmü ile hükmetmeyenlerin kafir, fasık ve zalim olarak vasfedilmesi bundan dolayıdır. Bu önemili husus, Kur'an-ı Kerim'de pekçok yerde vurgulanır. Birkaçını zikredelim:"... O halde insanlardan korkmayın, Benden korkun, ayetlerimi hiçbir değerle değişmeyin. Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, işte onlar kafirlerdir" (Maide, 44)."... Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, işte onlar fasık olanlardır" (Maide, 47)."... Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, işte onlar zalimlerdir" (Maide, 45)."... Allah'ın indirdiği ile aralarında hükmet, gerçek sana gelmiş bulunduğuna göre onların heveslerine uyma... O ayrılığa düştüğünüz şeyleri size bildirir" (Maide, 48).Bu husus o kadar hassastır ki, Kur'an-ı Kerim'in bir kısmına inanıp, bir kısmına inanmamak küfrü gerektirir. Değil bir kısmı, bir ayetine inanmamak bile küfre düşmek için yeterlidir. O halde: "Allah'ın indirdiği Kitap ile aralarında hükmet; Allah'ın sana indirdiği Kur'an'ın bir kısmından seni vazgeçirmelerinden sakın; heveslerine uyma..." (Maide, 49).Bunun sebebi nedir? Çünkü insan, ölçüyü bir yerde bile ihlal etse, kalbinden Allah'a giden Rahmanî yol kapanabilir."Cahiliye devri hükmünü mü istiyorlar? Yakinen bilen bir millet için Allah'tan daha iyi hüküm veren kim vardır?" (Maide, 50).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.