İsrail, bir taraftan Gazze'yi vurmaya devam ederken, bir taraftan da Kudüs'ten Müslümanları çıkarma ve Yahudileri yerleştirme projesini hızlandırdı.İsrail Kudüs konusunda çift yönlü politika uyguluyor. Bir taraftan aşırı sağcı Yahudiler'i adeta öncü birlikler gibi ileri sürerken bir taraftan da sanki onları engellemeye çalışıyormuş gibi bir hava oluşturmaya çalışıyor.Bu arada aşırı sağcı Yahudiler de sanki İsrail devletine rağmen bütün bu taşkınlıkları yapıyormuş gibi bir izlenim oluşturmaya çalışarak İsrail Devletini kendilerince temize çıkarmaya çalışıyorlar.Bunların hepsi kirli bir senaryonun parçası?İsrail'in hangi amaçla kurulduğunu, hedefinin ne olduğunu bilmeyen yok.Aşırı sağcı Yahudilerin bugün dillendirdikleri İsrail'in asıl hedefinden başkası değil.Aşırı sağcı Yahudiler, "Kudüs bizimdir" diyorlar, Hatta "Kudüs bizim başkentimizdir" diyorlar. Başka? "Üçüncü mabedi inşa edelim" diyorlar. Baktılar ki onlara göre Mesih de bir türlü gelmedi, biraz da sabırsızlanıp "'Mesih'i beklemeden üçüncü mabedi inşa edelim" diyorlar.İsrail Devleti'nin hedefi de bunlar ve bunlardan da ötesi.Amaç Süleyman mabedinin inşası ve İsrail devletini arz-ı mev'ud sınırlarına yayarak Büyük İsrail Devletini kurabilmek.Bugün İsrail polisinin aşırı sağcı Yahudileri durdurmaya çalışıyormuş imajı bu nihai hedeflere ulaşma işini dikkat çekmeden yapabilmeyi başarmak, Filistinlilere yapılan zulmü gizlemek içindir.Adım adım tereyağından kıl çeker gibi siyaset güdüyorlar.Böyle yapıyorlar ki diğer İslam ülkelerindeki batı ve İsrail taşeronları(!) zarar görmesin, halklarını ikna etmeye malzeme bulabilsin. İslam dünyası uyuşuk, tembel ve duyarsız bir şekilde olanlara sadece seyirci kalabilsin.Türk siyasiler, İsrail'in her dem yanında olanlarla kol kola dünyaya "diyalog" ve "hoşgörü" mesajları vermeye çalışırken, yaptıkları bu hizmetlerden(!) ötürü ödül üstüne ödül alırlarken, Mısırlı siyasiler İsrail'le işbirliği yaparak Gazzeliler'in nefes alma yeri olan tünellere her türlü engeli koyarken, diğer İslam ülkeleri de kendi havalarında derin derin uyumaya devam ederken, Haramüşşerif'te Müslümanlara her türlü zulüm yapılmaya devam ediyor. İnsanlar camiye giremiyorlar, bırak camiyi sokakta rahat yürüyemiyorlar, zorla evlerinden çıkartılıyorlar, nedensiz bir şekilde tutuklanıp özgürlükleri kısıtlanıyor, mal, can, namus, ibadet özgürlüğü tamamen ellerinden alınmış vaziyette?Gazze'deki dram ise çok daha fazla. Orada tam bir insanlık kıyımı var. İsrail fırsat buldukça, canı sıkıldıkça buraya bomba yağdırıyor ve bu bölgeyi açık bir cezaevi haline getirdi. Tünelleri de kapattırdı ki insanlar yiyecek, içecek, ilaç bulamasın, yavaş yavaş acı çeke çeke dünyanın gözleri önünde ölsün diye.Eğer başta Türkiye ve diğer İslam ülkeleri İsrail'in kulu kölesi olan ülkelerin taşeronluğunu yapmaya, Gazze'de, Kudüs'te yaşanan insanlık suçlarına sadece seyirci kalmaya devam ederlerse yarın başlarına gelecek olan şey de Filistinlilerinkinden farklı olmayacaktır.Uyanmak için zaman geç değil, ama süreç hızlı işliyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Buğday üreticisiyle resmen dalga geçiliyor! / 08.06.2024
- Hem AB, hem BRICS olabilir mi? / 07.06.2024
- AB sürecinde sorun bekletende değil, bekleyende! / 01.06.2024
- ABD’nin BM’de veto hakkı iptal edilmelidir / 31.05.2024
- Hükümetin ‘yeni anayasa’dan maksadı nedir? / 29.05.2024
- Açlık sınırı ‘ulaşılamayan’ hedef oldu / 28.05.2024
- Şimşek’in programı vatandaşa zarar! / 25.05.2024
- Dünya savaşa sürükleniyor Türkiye ne yapmalı? / 24.05.2024
- Reisi’nin ölümü ve dünyayı bekleyen tehlike / 22.05.2024
- Yapay zeka ve Vatandaşlık Maaşı / 21.05.2024
- Hem AB, hem BRICS olabilir mi? / 07.06.2024
- AB sürecinde sorun bekletende değil, bekleyende! / 01.06.2024
- ABD’nin BM’de veto hakkı iptal edilmelidir / 31.05.2024
- Hükümetin ‘yeni anayasa’dan maksadı nedir? / 29.05.2024
- Açlık sınırı ‘ulaşılamayan’ hedef oldu / 28.05.2024
- Şimşek’in programı vatandaşa zarar! / 25.05.2024
- Dünya savaşa sürükleniyor Türkiye ne yapmalı? / 24.05.2024
- Reisi’nin ölümü ve dünyayı bekleyen tehlike / 22.05.2024
- Yapay zeka ve Vatandaşlık Maaşı / 21.05.2024