Sineğin okyanus keyfi !
Bir öküzün bastığı yerde, küçücük bir çukur açılmış, sonra içine su dolmuştu. Bir saman çöpü de bu suda yüzüyordu. Oradan geçen bir sinek saman çöpü üzerine kondu. Etrafına bakıyor hayret ve heyecanla mırıldanıyordu:
- Anlatmışlardı... Uçsuz bucaksız okyanuslar varmış. Üzerinde dağlar gibi gemiler yüzermiş. Bu gemileri idare eden kaptanlar bulunurmuş. Herhalde şu anda o denizlerde bulunuyorum. Üzerine bindiğim bu şahane gemi de o gemilerden Birisidir. Tabii bende geminin kaptanı durumundayım!.
Çocuğuna beddua ettin mi?
Adamın biri, Abdullah bin Mübarek'in yanına gelip çocuğundan şikayette bulundu. İbn-i Mübarek ona:
- Hiç çocuğuna beddua ettin mi? diye sordu. O zat:
- Evet, deyince, İbn-i Mübarek ona şu cevabı verdi:
- Daha ne şikâyet ediyorsun? Çocuğunu bedduanla sen bozmuşsun...
Ya sen düşersen
İmam-ı Azam Hz.ieri, birgün, çocuğun birinin çamurlu bir yolda koşarak
gittiğini görünce seslendi:
-Evladımi dikkat et, ayağın kayıp da düşersin?
Çocuk durdu, Çok iyi tanıdığı Ebu Hanife Hz.leri'ne baktı ve şöyle dedi:
-Ey imam, benim ayağımın kayması mühim değildir. Zira ben düşersem, tek başıma düşer, yine tek başıma kalkarım.
Ya senin ayağın kayarsa, durum ne olur?
Bir öküzün bastığı yerde, küçücük bir çukur açılmış, sonra içine su dolmuştu. Bir saman çöpü de bu suda yüzüyordu. Oradan geçen bir sinek saman çöpü üzerine kondu. Etrafına bakıyor hayret ve heyecanla mırıldanıyordu:
- Anlatmışlardı... Uçsuz bucaksız okyanuslar varmış. Üzerinde dağlar gibi gemiler yüzermiş. Bu gemileri idare eden kaptanlar bulunurmuş. Herhalde şu anda o denizlerde bulunuyorum. Üzerine bindiğim bu şahane gemi de o gemilerden Birisidir. Tabii bende geminin kaptanı durumundayım!.
Çocuğuna beddua ettin mi?
Adamın biri, Abdullah bin Mübarek'in yanına gelip çocuğundan şikayette bulundu. İbn-i Mübarek ona:
- Hiç çocuğuna beddua ettin mi? diye sordu. O zat:
- Evet, deyince, İbn-i Mübarek ona şu cevabı verdi:
- Daha ne şikâyet ediyorsun? Çocuğunu bedduanla sen bozmuşsun...
Ya sen düşersen
İmam-ı Azam Hz.ieri, birgün, çocuğun birinin çamurlu bir yolda koşarak
gittiğini görünce seslendi:
-Evladımi dikkat et, ayağın kayıp da düşersin?
Çocuk durdu, Çok iyi tanıdığı Ebu Hanife Hz.leri'ne baktı ve şöyle dedi:
-Ey imam, benim ayağımın kayması mühim değildir. Zira ben düşersem, tek başıma düşer, yine tek başıma kalkarım.
Ya senin ayağın kayarsa, durum ne olur?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.