Kimsenin oyununda oyun, oyuncağında boyun, merasında koyun değiliz!
Dünümüz kefilli, bugünümüz şahitli, yarınımız sahipli!
Buyurun o zaman. Biz kimsenin yanında değiliz, sormuyoruz da kim kimden yana.
Sorumuz basit!
Kim bizden yana?
Râzı olduğunuz acun hayatı sizin olsun. Biz; acunluk yaşamayı ahrete bırakanlarız!
Ne gafil olduk sizin gibi ne de hain ilan edip edepsizlik kuyusunda boğulduk.
Yusuf (a.s)'ın kuyularında Yusuf gibi sabretmeyi öğrendik.
Sizin yolunuz ne ola ki; Yusuf'u kuyuya atan kardeşlerden misiniz?
Yoksa Habil olamadınız da Kabil misiniz?
Bin Kabil olsanız ne yazar?
Biz; bir Habil olmaya niyetlendikten sonra.
Bin Yezid olsanız ne ki?
Hüseyin olmaya râzıyken biz.
Bin yağı olsanız bize ne ki?
Kürşad olup yola çıktıktan sonra korkumuz da yok.
Korkumuzun tek doğrusu; o da Allah korkusu.
Gerisini siz düşünün...
Susmak bize göre değil!
Sabrın sonundaki son adımdır susmak. Yumruğun avuçlarına parmak izini bırakması, dişlerin kırılmadan önce gıcırdamasıdır susmak. Gıcır gıcır eder o dişleri dişsizlere inat!
Bir vaveyla ile kendi halinde inletir, inlemek isteyenleri. Derdim değildir kendime yağı ilan etmek. Yağı dertlensin benimle.
Dertsizlere dert olmaya gelmişim!
Şu var ki unutulmasın!
Terbiyeyi kitaptan okumayı bildiğim gibi hadsizin haddini de bildiririm!
Sanmayın sokağımıza sahip sizsiniz!
Asıl siz; sahipsizsiniz!
Ey Türk gençliği!
Bu sokağın taşından "Kâinat Türk Devletine" sahip sizsiniz!
Ey Türk Gençliği!
Sessiz olun demedik. Ses, siz olun!
Ses, siz olun ki, az biraz sözümüz olsun. Sözümüzü duyan duysun, acun duysun.
Yerin yok senin bu desende, sen hep ben varım desen de: suyunu döken, kefene saran başkası var!
Şu üç günlük acunda; dün, bugün ve yarında; Türk'ün Türk'ten başka kimi var?
"Beş yaşında el vurduğum camimizin rahlesindeki parmak izlerimden; Andımız'ı okuduğum ilkokul bahçesinden, genç yaşıma ve ömrümün sonuna kadar; varlığım İslâm varlığına; varlığım Türk varlığına armağan olsun" diyeni var, diyenleri var, diyecekler var...
Dünümüz kefilli, bugünümüz şahitli, yarınımız sahipli!
Buyurun o zaman. Biz kimsenin yanında değiliz, sormuyoruz da kim kimden yana.
Sorumuz basit!
Kim bizden yana?
Râzı olduğunuz acun hayatı sizin olsun. Biz; acunluk yaşamayı ahrete bırakanlarız!
Ne gafil olduk sizin gibi ne de hain ilan edip edepsizlik kuyusunda boğulduk.
Yusuf (a.s)'ın kuyularında Yusuf gibi sabretmeyi öğrendik.
Sizin yolunuz ne ola ki; Yusuf'u kuyuya atan kardeşlerden misiniz?
Yoksa Habil olamadınız da Kabil misiniz?
Bin Kabil olsanız ne yazar?
Biz; bir Habil olmaya niyetlendikten sonra.
Bin Yezid olsanız ne ki?
Hüseyin olmaya râzıyken biz.
Bin yağı olsanız bize ne ki?
Kürşad olup yola çıktıktan sonra korkumuz da yok.
Korkumuzun tek doğrusu; o da Allah korkusu.
Gerisini siz düşünün...
Susmak bize göre değil!
Sabrın sonundaki son adımdır susmak. Yumruğun avuçlarına parmak izini bırakması, dişlerin kırılmadan önce gıcırdamasıdır susmak. Gıcır gıcır eder o dişleri dişsizlere inat!
Bir vaveyla ile kendi halinde inletir, inlemek isteyenleri. Derdim değildir kendime yağı ilan etmek. Yağı dertlensin benimle.
Dertsizlere dert olmaya gelmişim!
Şu var ki unutulmasın!
Terbiyeyi kitaptan okumayı bildiğim gibi hadsizin haddini de bildiririm!
Sanmayın sokağımıza sahip sizsiniz!
Asıl siz; sahipsizsiniz!
Ey Türk gençliği!
Bu sokağın taşından "Kâinat Türk Devletine" sahip sizsiniz!
Ey Türk Gençliği!
Sessiz olun demedik. Ses, siz olun!
Ses, siz olun ki, az biraz sözümüz olsun. Sözümüzü duyan duysun, acun duysun.
Yerin yok senin bu desende, sen hep ben varım desen de: suyunu döken, kefene saran başkası var!
Şu üç günlük acunda; dün, bugün ve yarında; Türk'ün Türk'ten başka kimi var?
"Beş yaşında el vurduğum camimizin rahlesindeki parmak izlerimden; Andımız'ı okuduğum ilkokul bahçesinden, genç yaşıma ve ömrümün sonuna kadar; varlığım İslâm varlığına; varlığım Türk varlığına armağan olsun" diyeni var, diyenleri var, diyecekler var...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Osman Ateşoğlu / diğer yazıları
- Türk olduğunu bil yeter / 07.11.2017
- Sır değildir gizlediğimiz / 22.10.2017
- Kim bizden? / 25.02.2017
- DUMA'nın dumanı tüttü! / 22.08.2016
- 'Harbiye' harbi konuşalım! / 17.08.2016
- Türk'üm! / 31.07.2016
- Bugün! / 11.07.2016
- Sürgünüm? / 29.06.2016
- Meddah / 24.06.2016
- Sessiz olun demedik, ses siz olun! / 25.02.2016
- Sır değildir gizlediğimiz / 22.10.2017
- Kim bizden? / 25.02.2017
- DUMA'nın dumanı tüttü! / 22.08.2016
- 'Harbiye' harbi konuşalım! / 17.08.2016
- Türk'üm! / 31.07.2016
- Bugün! / 11.07.2016
- Sürgünüm? / 29.06.2016
- Meddah / 24.06.2016
- Sessiz olun demedik, ses siz olun! / 25.02.2016