Kendine öğüt vermeyen insanlar da var mıdır, dersiniz. Ya kendine öğüt vermekten, her an bir şeyleri kontrol etmekten yorulan insanlar... Her zaman ortalarda bir yerlerde mi gezinmemiz gerekiyor? Kendimizi yargılarken ve ödüllendirirken insaf sınırlarını aşmamak elimizde olan bir şey mi? Hele çocuklarımıza kendilerini yargılamayı, iç görü kazanmayı, haklıya hakkını teslim etmeyi, haksızı uyarabilmeyi nasıl öğreteceğiz? Nasıl öğreteceğiz gülene tebessüm etmeyi ve ağlayan ile ağlamayı, sohbete katılıp doğru bildiklerini ve inandıklarını anlatmayı, doğru dürüst olmayı, gülü dalında koklamayı nasıl öğreteceğiz?..Büyüklerin daha çok yaşadıkları, daha çok acı çektikleri için ya da daha çok şey bilip onlarla amel ettikleri için saygıya layık olduklarını, küçüklerine Bezm-i Elest'ten yeni kopup geldikleri için şefkate ve merhamete daha çok değdiklerini nasıl anlatacağız? Çocuklarımıza sabretmeyi, şükretmeyi, tok gözlü olmayı, alçak gönüllü olmayı, misafirperverliği nasıl öğreteceğiz? Aslında bütün bunları özetleyen tek bir soru var; "kamil insan" olmayı nasıl öğreneceğiz ve öğreteceğiz?Bu yüce gaye ile güzel bahçelerden geçen yollarda, gece ve gündüz, kederde ve sevinçte nasıl yürüyeceğiz?Hamdolsun ki, kamil insanların yaşadığı, çevresine ve giderek bütün insanlığa nurlar saçtığı güzel bir zamanda yaşıyoruz. Viranelerde açan gülleri görüyoruz, belki bizzat kendimiz, bir zamanlar içinde olduğumuz viraneye şimdi uzaktan bakabiliyoruz. Viranede gül bulmaya çalışan yavuz ovalardan belki birisi de biz oluyoruz. Yine hamdolsun, Rasulallah Efendimiz (sav), şimdi Onu sevenlerle, sevenlerin kalbinde, dilinde ve davranışlarında yaşıyor, Onun mübarek Sünneti gül kokan bu gönüllerde neşvü nema buluyor diriliyor, hayat buluyor. Allah (cc) istedikten sonra bunu kim engelleyebilir?Ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkaran, veren ve alan, cezalandıran ve mükafatlandıran, affeden ve rahmeyleyen O değil mi? Her fiilin Faili, her derdin dermanı, her mahlukun Allah'ı (cc) O değil mi!..Bilinmezleri malum eden, görünmezleri görünür kılan, "Ben bir gizli hazine idim, bilinmek istedim" ve "İnsan benim sırrımdır, Ben de onun sırrıyım" buyuran o Allah (cc) değil mi? Biz de bu sırlara erebilmek için kamil insan olmak istemez miyiz?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.