Kadına şiddetin merkezi evler!

 

İBRAHİM ETHEM YIĞ / DETAY HABER

 

İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED) tarafından düzenlenen İSTAHED Aile Hekimliği Sempozyumu, "Türkiye'de Kadın Olmak ve Sağlıklı Kalabilmek" sloganıyla 8-10 Nisan 2021 tarihlerinde online olarak gerçekleştirildi. Aile Hekimliği Sempozyumu Sekreteri Dr. Esin Ayfer Çulha Dildök etkinlikte yaptığı değerlendirmede kadına yönelik şiddete dikkat çekerek, şunları söyledi: "29 Aralık 2020'de 3 saat içinde 3 kadın öldürüldü ülkemizde... Aylin Sözer, Selda Taş ve Vesile Dönmez... Kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri vardı ve yüksekti. Pandemi döneminde kat be kat arttı. Tüm dünyada böyleydi. Karantina döneminde kadına yönelik şiddet Çin'de 3 kat arttı, İtalya şiddet hatlarını 24 saat çalıştırmaya başladı, Fransa'da eczacılar 'maske 19' parolası ile yardım isteyen kadınları polise bildireceğini söyledi."

 

Evde şiddet artış gösterdi

 

Kadına yönelik şiddetin pandemi döneminde ülkemizde de arttığına dikkat çeken Dildök, şunları söyledi: "Birleşmiş Milletler 2019 yılında yayınladığı raporda 'kadınlar için en tehlikeli yer evleri' demişti. Ve Covid 19 hepimizi zorunlu olarak evlere soktu. Kadınlar eve şiddet gösterenleri ile birlikte tıkılı kalmıştı. Gidecek yerleri yoktu. Pandemi tüm süreçleri etkiledi. Enfeksiyondan çekinen kadınlar darp raporu almaya gitmiyorlar, babalarının hasta olmasından korkan çocuklar şikâyet edemiyorlar, pandemi koşullarında kolluk kuvvetleri müdahaleden kaçınıyor, adli makamlar tutuklu yargılama tedbirini almıyorlar. Uyguladığı şiddet yanına kâr kalan şiddet uygulayıcı daha fazla saldırganlaşıyor. Şiddet artıyor her gün ölüm haberleri geliyor. Geçen yıl 300 kadın cinayeti işlendi, 171 kadın ise şüpheli bir şekilde ölü bulundu. Öldürülen 300 kadının 182'sinin neden öldürüldüğü tespit edilmedi. 171 şüpheli ölümün ne olduğu açığa çıkarılmadı. Geçen yıl öldürülen kadınların yüzde 60'ı evlerinde öldürüldü. Huzur bulmaları gereken evler mezarları oldu."

 

Pandemide iş yükü fazlalaştı

 

Pandemi sadece şiddet ile değil iş ve yaşam alanını kötüleştirerek de kadınları vurduğunu, pandemi döneminde 1 milyon 400 kadının işinden ayrılmak zorunda kaldığını ya da çıkarıldığını belirten Dr. Dildök, "Evden çalışmaya başlayan kadınların yükü üç kat arttı. Bir taraftan kurumsal işini yaptı, bir taraftan ev işleri ile uğraştı, hele bir de çocuk varsa okula gidemeyen çocukları öğrenimini devam ettirip oyun ihtiyaçlarını karşıladı. Ve ne üzücüdür ki yapılan araştırmalar gösteriyor ki eşler bu dönemde iş bölümünü adaletli paylaşamadı" diye konuştu.