İş, ekmek... Asıl gerçek

Gazeteci Yavuz Donat, seçim öncesinde vatandaşın nabzını tutuyor. Vatandaş, iş ve ekmek peşinde... Esnaf, iş yapamamaktan şikayetçi... İşte Donat'ın gördükleri

Rize Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sayın Ömer Ofluoğlu'ya ekonomiyi soruyorum..."2007 maalesef kaybolacak" diyor... - Neden? - Belirsizlik var... Seçimden sonra da belirsizlik sürecek gibi. - Temel sorun nedir? - İşte bu önemli... İş, ekmek... Hayat standardının yükselmesi... Bir de başımızın belası terör... Türkiye'nin ateşi yüksek... Bu yüksek ateşin düşmesi lazım. Rizeliler dediler ki: - En doğrusunu Ömer Ofluoğlu söyledi... İş ve ekmek... Bir de baş belası terör. Çaya kota koyan hükümete...Ey Rizeli... Seçim? - Bu dediğimizi aynen yaz... 2002'de Tayyip bey Rize meydanında dedi ki: Allah'ın verdiği çaya kimse kota koyamaz... Ama çaya kota kondu. Rize ekonomisi "çaya endeksli." O nedenle "esnaf da dertli." Rize çarşısında "bir söyle, bin ah işit." - Ey Rizeli... Sen ne diyorsun? - Başbakan olsun diye Mesut'a oy verdik, oldu... Başbakan olsun diye Tayyip'e oy verdik, oldu... Şimdi?Denizli'nin havasıNuri Sözkesen kendi markası ile (Funika) Almanya, Rusya ve Fas'a giren bir sanayici. "Fason olarak" da dünyanın 51 ülkesine ürün yapıyor. "İşi" tekstil üzerine.ODTÜ mezunu, ABD ve Amerika eğitimli. Denizli'nin kanaat önderlerinden. şunları söylüyor: - 2-3 yıldır sanayide kapasite kullanım oranı düşüyor. - Her şeyin aşırısı fazla... TL aşırı değer kazandı. - Vergi oranları yüksek. - OECD ülkeleri içinde istihdam maliyeti en yüksek ülke Türkiye. - Sistem düzgün çalışanı cezalandırıyor... Sanki kayıtdışı teşvik ediliyor. - Denizli'de son 1 yıl içinde 25 bin kişi işten çıkarıldı. - Yüksek faiz, düşük kur politikası patinaj yapıyor.

Adana'da sanayici dert küpüMehmet Ulutaş aslen Kayserili. Adana'ya gelmiş, entegre tekstil tesisleri kurmuş. 2 bin kişiye istihdam sağlıyormuş. - Ama şimdi çalıştırdığım işçi sayısı 700' e düştü... Adana eskiden sanayi kentiydi... Şimdi sanayi çöküyor. Biz Mehmet Ulutaş'la konuşurken, yanımızdaki Adanalılar söze karıştılar.Biri dedi ki "5 bin işçi çalıştıran Güney Sanayi şimdi nerede?" Diğeri: - Özbucak' ta 1.500 işçi çalışırdı. - Çukurova Tekstil'de 2 bin. - Ya Berdan Tekstil? Mehmet Ulutaş'a sorduk: - O fabrikalara ne oldu? - Daha ne fabrikalar var... Ya kapandı ya da yüzde 20 kapasite ile çalışıyor. - Neden? - Maliyetler yüksek. Sanayiciler Adana'dan "terk edilen şehir" diye bahsediyorlar. "Haksız rekabet, kayıt dışı ekonomi" düzgün çalışan sanayiciyi çökertmiş.Mehmet Ulutaş: - Adana' da 1 günde 20 bin kişiye istihdam yaratılır... Yeter ki siyasetçiler çözüm üretsinler. Etrafımız yine kalabalıklaşıyor. Biri diyor ki: - Eskiden Adana' da 330 bin kayıtlı işçi vardı... Şimdi SSK'ya kayıtlı sayısı 130 bin. Bir başkası: - Sahnede her şey iyi gösteriliyor... Fotoğraf güzel... Ama işin iç yüzü öyle değil. Esnaf harbi konuşuyorAdana'da Büyük Saat, Kapalıçarşı, Saydam Caddesi, Eski Mısır Çarşısı, Yeni Mısır Çarşısı, Halep Çarşısı, Kıbrıs Çarşısı, Bağdat Çarşısı...Buralarda "iğneden ipliğe, davul tozundan minare gölgesine" kadar ne ararsanız var.Ve Adana'nın nabzı da buralarda atar. Kapalıçarşı'da Sezai Saraman'ın dükkanına girdik.Sezai aslen "Malatya-Darendeli." Seneler önce Adana'ya göç eylemiş. Yaptığı iş: - Yerel giysiler satarım.. Öğrenciler için müsamere kıyafetleri var... Bindallı çeşit çeşit... Abi sana bir Adana şalvarı vereyim... Yaz sıcağında püfür püfür... Madem Adana'dasın, Adanalı gibi giyin. - Sezai, esnafın durumu nicedir? - Harbi konuşayım mı?.. Kemiksiz. - Konuş. - Yan geliri olmayan esnaf ayakta duramaz... Ya emekli maaşın olacak ya da tarladan, bahçeden gelirin... Yoksa dayanamazsın... Bende yalan yok. Esnaf kan ağlıyorKapalıçarşı'yı bizim Adana Bürosu'ndan Temel Eren'le birlikte gezdik.Oylar "dağınık." Öyle "tek partiye yoğunlaşma" yok. Ve "işler kötü, esnaf kan ağlıyor, kimse esnafa sahip çıkmıyor" diyen çok mu çok.