İnşaat sektörü büyük kriz yaşıyor
Nisan 2021 İnşaat Sektörü Analizi'ni yayımlayan Türkiye Müteahhitler Birliği, raporda inşaat sektöründe nakit akışında kriz yaşandığına dikkat çekildi. Sektörün iyi durumda olmadığına vurgu yapılan raporda mevcut tabloda inşaat sektörünün sorunlu kredilerde başı çektiği kaydedildi
18.04.2021 16:19:00





Türkiye'nin en köklü sivil toplum örgütlerinden Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), ekonomi çevreleri ve sektör tarafından ilgiyle takip edilen Nisan 2021 İnşaat Sektörü Analizi Raporu'nu yayınladı. "Salgında Ortak Kaygı; Ekonomi" başlıklı analizde, küresel ve ulusal ekonomi ile inşaat sektörüne ilişkin veriler kapsamlı biçimde değerlendirildi. Emtia fiyatları ve döviz kurlarında yaşanan yükseliş ile birlikte sektörde girdi maliyetlerinde görülen yüksek artışların ciddi sorun olmayı sürdürdüğüne değinilen raporda, TÜİK İnşaat Maliyet Endeksi'nin yıllık bazda Ocak'ta yüzde 27.8 ve Şubat'ta da yüzde 27.6 arttığına dikkat çekildi. İnşaat sektöründe piyasa şartlarındaki hızlı değişim, kurdaki dalgalanmalar, salgın ve salgın tedbirleri nedeniyle çalışma koşullarının değişmesi, iş programlarındaki aksamalar nedeniyle ciddi finansal ve operasyonel sorunlar yaşandığı anlatılan raporda, "Bu sorunlar devamında sektörün çok sayıda alt sektörle ilişkisi kapsamında ekonominin genelinde nakit ihtiyacını artırarak kısa vadede önemli nakit akışı sorunlarına sebep olmaktadır" denildi.
Firmalar üzerindeki baskı arttı
Mevcut tabloda, kamu projelerindeki maliyet artışlarının karşılanabilmesini teminen firmalara fiyat farkı ödemesi veya şarta bağlı olmayan fesih hakkının tanınmasını içeren bir düzenleme ihtiyacının artarak devam ettiği vurgulanırken, "Ayrıca son olarak, sektörün üzerindeki finansman yükünün hafifletilmesi konusunda bir gelişme beklenirken stopaj ve KDV tevkifat oranlarında yapılan artışlar firmalar üzerindeki baskıyı artırmıştır. Bu kapsamda sektör üzerindeki vergi yükünün azaltılması büyük önem taşımaktadır. Söz konusu sorunlar paralelinde finansman/nakit akışı sıkıntısı içerisinde kalan sektörde borçluluk oranlarında artış da sürmektedir. Ekim 2019'da başlayan ve büyük şirketlerin bankalara kredi borçlarının yeniden yapılandırılmasını içeren süreçte, yapılandırma 2020 yılında 25 milyar TL büyüklüğüne ulaşmıştır. Mevcut tabloda inşaat sektörünün sorunlu kredilerde başı çektiği izlenmektedir. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre; Ocak 2021 itibarıyla inşaat sektöründe kullanılan nakdi kredi toplamı bir yılda yüzde 20'den fazla artarak 300 milyar TL'ye ulaşmış, aynı dönemde tahsili gecikmiş kredi oranı ise yüzde 9 olarak kaydedilmiştir" ifadelerine yer verildi.
Konut fiyatları da artıyor
Raporda, geçen yıl konut fiyatlarında başlayan artışın, inşaat maliyetlerinde izlenen yükseliş paralelinde devam ettiği vurgulandı. Merkez Bankası tarafından kalite etkisinden arındırılmış fiyat değişimlerini izlemek amacıyla hesaplanan Konut Fiyat Endeksi'nin (KFE) Ocak ayında aylık bazda yüzde 1.8, yıllık bazda da nominal olarak yüzde 30.4 artış kaydettiği hatırlatılan raporda, şöyle devam edildi: "2011 yılı başından bu yana açıklanan endeks veri setinde böylece en hızlı yıllık yükseliş yaşanmıştır. KFE reel olarak Ocak'ta yüzde 13.5 ve son olarak Şubat'ta yüzde 13.1 oranında artmıştır. Küresel emlak ajansı Knight Frank'in Global Konut Fiyat Endeksi'ne göre; Türkiye, konut fiyatlarında yıllık nominal artışta 56 ülke arasında ilk sırada yer almıştır.
Sektör yeni kampanyalar bekliyor
Türkiye Müteahhitler Birliği'nin 2021 yılının ilk çeyreğini değerlendirdiği raporda genel ekonomi ve sektöre ilişkin özetle şu tespitlere yer verildi: Konut satışlarında Mart ayı verileri aylık artışla birlikte yıllık bazda da kısmi artışı (111 bin 241 konut ile yüzde 2.4 artış) ortaya koymuştur. Bununla birlikte yılın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla satışlarda yüzde 22.9 düşüş görülmüştür. Yabancılara yapılan konut satışları ise Mart'ta 4 bin 248'e yükselmiştir. İlk el konut satışlarının toplamdan aldığı pay yüzde 30-31 bandına kadar düşmüş, 2020 yılı yaz dönemi yüzde 60'a yaklaşan ipotekli satış oranı da yüzde 15-20 aralığına gerilemiştir. Bu çerçevede özellikle ilk el konut satışlarına yönelik düşük faizli tüketici kredisi kampanyalarının hayata geçirilmesinin sektörün desteklenmesi açısından önemli olduğu belirtilmektedir. Daha uzun soluklu olarak ise konut segmentindeki canlanmanın pek çok sektörde canlandırıcı etkisi dikkate alınarak alternatif gayrimenkul finansman modelleri geliştirilmesi ve özellikle dar gelirliler için konut hesabı uygulamasının etkin hale getirilmesi önerilmektedir. Ulaşılabilir konut arzının önünde yüksek olan arsa fiyatlarının da engel teşkil ettiği değerlendirilmektedir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.