logo
17 NİSAN 2025

İmam Cevad’ın şehit edilmesi

İmam Cevad, Abbâsî halifelerinden Me’mun ve Mu’tasım dönemlerine tanıklık etti. Me’mun,İmam Cevad’ı sevdiğini gösteren bir tavır içindeydi. Kızı Ümmü'l-Fazl’ı onunla evlendirdi

18.05.2024 08:30:00
Haber Merkezi
İmam Cevad’ın şehit edilmesi
İmam Cevad’ın şehit edilmesi
İmam Cevad, Abbâsî halifelerinden Me'mun ve Mu'tasım dönemlerine tanıklık etti. Me'mun,İmam Cevad'ı sevdiğini gösteren bir tavır içindeydi. Kızı Ümmü'l-Fazl'ı onunla evlendirdi.

Daha önce de bir kızını İmam Rızâ ile evlendirmiş ve onu kendi veilahtı tayin etmişti.

Ehl-i Beyt dostlarına yakınlık gösteriyordu.  Mu'tasım dönemi ise biraz şefkat ve iyi idare ile karışık bir baskı dönemi olarak nitelendirilebilir. Tarihçi Mesudî onu iyi bir idare tarzına sahip ve doğru yol üzere biri olarak vasfeder. 

İmam Cevad zamanında meydana gelen ve Ehl-i Beyt taraftarlarının çıkardığı en büyük ayaklanmalardan biri İbn Tabataba isyanıdır. (Bu zât İmam Ali'nin torunlarındandır).

Bu ayaklanma Abbâsî Devleti için çok tehlikeli bir hadise oldu.

Çünkü Müslümanların çoğu bu ayaklanmaya iştirak etti. Ebû's-Seraya (ayaklanmayı başlatan kişi) İmam Mûsâ'nın çocuklarından bazılarını yanına çekmeyi başarmıştı. Halk bir bakıma bu sebepten de ayaklanmaya katıldı.

İsyancılar Me'mun tarafından gönderilen iki orduyu da yenilgiye uğratmayı başardılar. Ancak Herseme b. A'yun komutasındaki orduya yenildiler. Ebû's-Seraya öldürüldü. Bu olay 200 yılında gerçekleşti. 

201 yılında Abbâsî halifesi Me'mun, İmam Rızâ'yı veliahtlığı kabul etmeye zorladı. Ancak neticede Me'mun, tarihî kaynakların beyanına göre İmam Rızâ'yı zehirleyerek şehit etti.

Me'mun Abbâsî, Ehl-i Beyt İmamlarına karşı özel bir siyaset takip ediyordu. Bu siyaset kendinden önceki halifelerin izlediği siyasetten tamamen farklıydı.

İmam Rızâ'nın şehâdetinden sonra Me'mun İmam Cevad'ın Bağdat'a getirilmesini emretti. Ardından kızını onunla evlendirdi. Bu şekilde iktidarına bir meşruiyet kazandırma gayretindeydi. Tarihçilerin ifadesine göre, Me'mun'un İmam Rızâ'yı veliaht tayin etmesinde de aynı gayevardır.

İmam Cevad, Hârun Reşid'in diğer oğlu Mu'tasım Abbâsî za-manında Bağdat'ta şehit edildi. (Hicrî 220).

İmam Cevad'ın şehit edilmesi

Muhammed b. Ali el-Hâşimî'den şöyle dediği rivâyet edilmiştir: "İmam Cevad'ın Halife Me'mun'un kızıyla evlendiği gecenin sabahında onun yanına gittim. Bir gece öncesinden bir ilaç almıştım. O gün en erken ben onun yanına gittim. Geceden aldığım ilacın etikiyle çok susamıştım. Ancak su istemekten kaçındım. İmam Cevad yüzüme baktı, 'Zannedersem susadın' dedi.

'Evet' dedim.

'Ey hizmetçi!' diye seslendi. 'Bize su getir.'

Kendi kendime dedim ki: 'Şimdi ona su verirler, onu zehirlerler...' Bu yüzden içime bir endişe girdi, üzüldüm.

Hizmetçi su getirdi, yüzüme bakıp gülümsedi. Sonra, 'Ey hizmetçi! Suyu bana ver' dedi ve suyu içti. Sonra bana verdi, ben de içtim.

Sonra tekrar susadım. Yine su istemekten kaçındım. O da önceki gibi yaptı. Hizmetçi elinde bardakla gelince, önceki gibi kendi kendime endişemi dile getirdim. İmam bardağı aldı içti, sonra bana verdi, ben de içtim..." 

Bunun üzerine Muhammed b. Hâşimî, Muhammed b. Hamza'ya şöyle dedi:

"Allah'a yemin ederim ki, sanırım Râfizîlerin dediği gibi Ebû Ca'fer insanın içinden geçenleri biliyor." 

Tarihçi Mesudî anlatıyor: "Halife Mu'tasım ve Ca'fer b. Me'mun, İmam Cevad'dan kurtulmak için bir çözüm bulmaya çalıştılar. Ca'fer, kız kardeşi ve İmam'ın eşi Ümmü'l-Fazl ile anlaşarak ona zehirli üzüm vermeyi kararlaştırdılar.

Kadın bu planı gerçekleştirdi. İmam da zehirli üzü-mü yedi. Kadın büyük bir pişmanlık duydu ve ağlamaya başladı. İmam ona dedi ki: 'Niye ağlıyorsun? Allah'a yemin ederim ki, Allah seni bitmeyen bir yoksulluk, bir türlü son bulmayan bir belaya dûçar edecektir.'

Gerçekten kadın bir hastalığa yakalandı. Bu hastalıktan kurtulmak için bütün malını ve sahip olduğu her şeyi harcadı. Sonunda insanların yardımına muhtaç duruma düştü. Kardeşi Ca'fer de kuyuya düşerek öldü. Çıkardıklarında sarhoş olduğu için kuyuya düştüğü anlaşıldı."

Rivâyet edilir ki, İmam'ın öldürülmesine Kadı ibn Ebû Dâvud sebep oldu. Kadı'nın gammazlık yapmasının sebebi de şu olaydı:

Bir adam Halife'ye gelerek hırsızlık yaptığını itiraf etti. Hali- fe'den kendisini had uygulayarak temizlemesini istedi. Bunun üzerine Mu'tasım fakihleri meclisinde topladı. Muhammed b. Ali'yi de çağırdı.

Hırsızın elinin nereden kesilmesi gerektiğini sordu. Fakihler bu konuda ihtilafa düştüler. İbn Ebû Dâvud bilekten kesilmesi gerektiğini söyledi ve Allah'ın, "Yüzlerinize ve ellerinize sürün"   âyetini delil olarak getirdi.

Meclistekilerin çoğu onunla aynı görüşte olduklarını söylediler. Bazıları da dirsekten kesilmesi gerektiğini söylediler. Bazıları da dirsekten kesilmesi gerektiğini söylediler.

Derken Mu'tasım, İmam Cevad'a döndü ve,"Ey Ebû Ca'fer! Bu konuda sen ne diyorsun?" dedi. İmam, "Ey mü'minlerin emiri! Topluluk açıklamada bulundu" dedi.

Mu'tasım, "Onların ne konuştuklarını bırak, Sen ne düşünüyorsun?" diye sordu.

İmam, "Ey mü'minlerin emiri! Beni muaf tut!" dedi.

Halife, "Seni Allah adına yemine veriyorum, görüşünü söyle" dedi.

Bunun üzerine İmam şöyle dedi: "Beni Allah adına yemine verdiğin için görüşümü söyleyeceğim. Bana göre, topluluktakiler Sünnet'e aykırı görüş ifade ettiler. Çünkü hırsızın cezası olarak elinin parmakların son mafsalından kesilmesi gerekir. Avuç bırakılmalıdır."

Mu'tasım, "Bunun delili nedir?" diye sordu.

İmam şöyle dedi: "Çünkü Resûlullah (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: 'Secde yedi aza üzerine yapılır; yüz, eller, dizler, ayaklar.'

Hırsızın elini bilekten veya dirsekten kesersen üzerine secde edeceği bir eli kalmaz. Oysa Yüce Allah şöyle buyurmuştur: 'Secde yerleri şüphesiz Allah'ındır.' 

Burada üzerine secde edilen yedi aza kastedilmiştir.

'O halde, Allah ile beraber kimseyi çağırmayın.' 

Allah'a ait olan bir şey kesilemez."

Mu'tasım bu cevaba hayran kaldı ve hırsızın elinin parmaklarının mafsallarından itibaren kesilmesini, avucunun bırakılmasını emretti.

Zurkan anlatıyor: "İbn Ebû Dâvud bana dedi ki: 'Üç günden sonra Mu'tasım'ın ya¬nına gittim ve dedim ki: Mü'minlerin emirine nasihat etmek benim için vaciptir. Aslında benim Cehennem'e girmeme sebep olacak şeyleri ona söylediğimi biliyordum.'

'Neymiş o?' dedi.

Dedim ki: 'Mü'minlerin emiri, meclisine reayasının fakihlerini ve âlimlerini dinî bir mesele ile ilgili olarak toplar ve onlara hükmün ne olduğunu sorar, onlar dabildikleri hükmü söyler, bu arada meclisinde halifenin ailesi, komutanları, vezirleri ve katipleri de hazır bulunmaktadır.

Ayrıca başka insanlar da kapısının ardından konşulanları dinler, sonra halife, bütün fakihlerin ve âlimlerin sözlerini bir kenara bırakıp bu ümmetin bir bölümünün imamlığına inandığı ve bu makama halifeden daha layık gördüğü bir adamın görüşüne itibar edip, fakihlerin görüşleriyle değil de onun görüşüyle amel ederse o zaman bunun sonuçlarının ne olacağını hiç düşündüler mi?'

Bu sözler üzerine Mu'tasım'ın rengi değişti. Dikkat çektiğim husus ilgisini çekmişti. 'Bu hayırlı nasihatinden dolayı Allah seni hayırla ödüllendirsin' dedi."  (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Hadi eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
CHP Kurultayı'nın iptali davası başladı
Duruşma 26 Mayıs'a ertelendi
Trump, Avrupa'ya satmak istiyor
Avrupa ise 'iğrenç' diyor
Sürpriz faiz kararı
MB kararını açıkladı
Sırrı Süreyya Önder'in son durumu
'Hayati tehlikesi devam ediyor'
Yüksek bonservisle yurt dışına gitmişlerdi…
Peki, performansları nasıl?
Vergi affı mı geliyor?
Bakanlık noktayı koydu
Rusya'dan Avrupa'ya şok suçlama
Avrupa savaş bitsin istemiyor
'Mümkün değildir
Bahçeli'den CHP'ye kayyum açıklaması
Yunanistan'a 12 mil cevabı
'Uluslararası hukuka aykırıdır'
Suud ile İran'dan dikkat çeken temas
Suudi Bakan Bin Selman, İran'da
Brüksel'in başı evsizlerle dertte!
Son 4 yılda 2'ye katlandı
İki ayda milyonerlere binlerce kişi eklendi
2.1 milyon tane milyonerimiz var
Soykırım sürüyor
Can kaybı 51 bin 65'e yükseldi
İzmir'de Gelecek Partisi'nden BTP'ye büyük katılım
BTP ilgi odağı olmaya devam ediyor
Yaptığı paylaşım ROK'u rezil etti
Rasim Ozan Kütahyalı'ya gözaltı kararı
CHP Kurultayı'nın iptali davası başladı
Duruşma 26 Mayıs'a ertelendi
Trump, Avrupa'ya satmak istiyor
Avrupa ise 'iğrenç' diyor
Sürpriz faiz kararı
MB kararını açıkladı
Sırrı Süreyya Önder'in son durumu
'Hayati tehlikesi devam ediyor'
Yüksek bonservisle yurt dışına gitmişlerdi…
Peki, performansları nasıl?
Vergi affı mı geliyor?
Bakanlık noktayı koydu
Rusya'dan Avrupa'ya şok suçlama
Avrupa savaş bitsin istemiyor
'Mümkün değildir
Bahçeli'den CHP'ye kayyum açıklaması
Yunanistan'a 12 mil cevabı
'Uluslararası hukuka aykırıdır'
Suud ile İran'dan dikkat çeken temas
Suudi Bakan Bin Selman, İran'da
Brüksel'in başı evsizlerle dertte!
Son 4 yılda 2'ye katlandı
İki ayda milyonerlere binlerce kişi eklendi
2.1 milyon tane milyonerimiz var
Soykırım sürüyor
Can kaybı 51 bin 65'e yükseldi
İzmir'de Gelecek Partisi'nden BTP'ye büyük katılım
BTP ilgi odağı olmaya devam ediyor
Yaptığı paylaşım ROK'u rezil etti
Rasim Ozan Kütahyalı'ya gözaltı kararı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.