İktidarın arka bahçesi olmayacağız
TMMOB, “kapalı kapılar ardında hazırlıkları yapılan” TMMOB Yasası’nı kabul etmeyeceklerini belirtti
17.11.2012 00:00:00
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), kapalı kapılar ardında hazırlıkları yapılan yasayı kabul etmeyeceklerini açıkladı. TMMOB Yasası'nın değiştirilmesi yoluyla Birliğin örgütlülüğü ve mühendis, mimar, şehir plancılığı disiplinlerinin meslek örgütlülüklerinin tasfiye edilmek üzere olduğu aktarılan açıklamada, şunlar ifade edildi: "Bugün ülkemizde egemen olan sermaye birikim politikaları, sanayide gerçekleşen dönüşüm, fason üretimin artması, 2B ile kamu arazileri ve kentsel dönüşüm süreçleri, bütün ülkenin imara açılması gibi rant yönelimli politikalar, mühendislik, mimarlık, şehir plancılığı hizmetlerini doğrudan olumsuz olarak etkilemektedir. Bu meslek disiplinleriyle kamusal hizmet ve kamusal mesleki denetim esaslı örgütlülüklerinin, şekli yapılara dönüştürülerek tasfiye edilmesi amaçlanmaktadır. Kamuoyuna tarafsız ve bilimsel temellerle gerçeklikleri aktaran; gerektiğinde etkin bir biçimde hukuk yolunu kullanarak yapılan yanlışlarla mücadele eden TMMOB'ye yönelik tasfiye politikaları da bu kapsam içindedir." Böl, parçala, yönet Yasayla, TMMOB'nin, siyasi iktidarların, siyasi partilerin rant ve rekabet temelli müdahalelerine açık bir yapıya ve arka bahçelerine dönüştürüleceği iddia edilen açıklamada, "Yapılacak yeni değişikliklerle mühendislik, mimarlık, şehir plancılığı hizmetleri ve ilgili meslek örgütleri, 'böl-parçala-küçült-yönet-etkisizleştir' yaklaşımıyla demokratik ve merkezi yapılardan rekabetçi yerel yapılara dönüştürülerek merkezi kamu yönetimine bağlanacaktır" denildi. Açıklamada, şu değerlendirmelerde bulunuldu: "Ne yazık ki bu gerçekler hemen hemen tüm siyasi iktidarlar tarafından ikinci plana itilmiş, bazı alanlarda yetkiler uluslararası sermaye kuruluşlarına devredilmiş, bazı alanlar ise neredeyse ortadan kaldırılmıştır. Mühendislik, mimarlık, şehir plancılığı hizmetlerinin ana sektörleri kamusal fayda anlayışından çıkarılıp serbestleştirme, özelleştirme, ticarileştirmenin arpalıkları haline getirilmiştir. Kentler, tarım arazileri, kamu arazileri, madenler, enerji ve tüm alanlar rantlara göre şekillendirilmiş ve plansızlık egemen kılınmıştır. Aynı zamanda çalışma yaşamının büyük kısmı işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin dışında tutulmakta, insanca barınma hakkı ve deprem gerçeğinin gerektirdiği yapı denetimi, enerji, tarım, orman, su kaynakları ve kentlerin yönetimi gibi alanlarda mühendislik-mimarlık-şehir plancılığının mesleki denetim ve bilimsel-teknik kriterleri devre dışı bırakılmakta, KHK'lerle, yasa ve yönetmeliklerde yapılan düzenlemelerle bilimsel-teknik mesleki gereklilikler tasfiye edilmektedir. Bu nedenle iş cinayetlerinden yapı denetimsizliğine, depremlerin toplumsal yıkımlara dönüşmesine dek bir dizi acı olay artık kanıksanır hale gelmektedir." HABER MERKEZİ
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.