Tayyip Erdoğan sonunda işi Lübnan'a asker gönderilmesini istemeyenleri (sizi - bizi) ihanetle suçlamaya kadar vardırdı. İyi de Lübnan'a asker göndermezsek kime ihanet etmiş oluruz? Sizin - bizim ABD'ye verilmiş sözümüz veya koltuk borcumuz yok ki... CHP Milletvekili İnal Batu'ya soruyoruz. - Erdoğan, Ulusa Sesleniş konuşmasında Barış Gücü'nün Hizbullah'ı silahsızlandırma görevi olmayacaktır, dedi.- BM'nin 1701 sayılı kararı ortada... O kararda atıf yapılan eski 1559 ve 1680 sayılı kararlar ortada... En son da "Angajman Kuralları" açıklandı. Tümü Hizbullah'ın silahsızlandırılmasını, yani çatışma halini öngörüyor. Kaldı ki askerimizi gönderdikten sonra ona ne gibi görevler verileceğine biz değil Barış Gücü komutanı karar verecek. Sen o komutanın vereceği görevleri yapmak zorundasın.- Bir de, risk almadan menfaat sağlanmaz, diye konuştu.- O zaman alacağımız risklerin karşısında sağlayacağımız menfaatlerin ne olduğunu açıklasın. Ha, bunlar kamuoyuna açıklanamayacak gizlilikte şeylerse Meclis'te bir kapalı oturum yapılsın, orada anlatsın.- Lübnan'a asker göndermezsek dünyadaki ağırlığımız ve saygınlığımız ortadan kalkar diyorlar...Türkiye şimdiye kadar 28 defa BM Barış Gücü'ne katıldı... Eğer Barış Gücü'ne katılmakla saygınlık ve söz sahibi olunsaydı Türkiye bugün dünyanın en saygın ve söz sahibi ülkesi olurdu...Melih Aşık/ Milliyet
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.