Trabzon'da bir papaz cinayeti ve ardından da iftira kampanyası?Önce, iftiralarıyla meşhur olan bir gazetede çirkinliği ve komikliği içinde barındıran habercilik mantığından nasibini almamış ucube ve sallama bir haber(!), ardından da mal bulmuş mağribi gibi bu iftiraya dayanan bazı gazete(?) ve internet sitelerinde çıkan benzer karalamalar. İftiralarıyla meşhur bir gazete. Hatta kamuoyunun hafızasına kazınan meşhur bir olaya da imza atmıştı bu malum gazete. Yüzde 99 Müslüman olan bir ülkede her fırsatta dine saldırmayı kendisine vazife bilmiş olan bu malum gazetede "İmam keçi çaldı" diye bir başlık vardı. Gaye imamlık müessesini halkın nezdinde aşağılamak ve dini duyguları zafiyete uğratmaktı. Kısa bir zaman sonra gerçek ortaya çıkınca gazete namına bir nam daha eklemiş oldu. Çünkü gerçek keçiyi çalan imam değil, keçisi çalınan imamdı, yani mağdur olan imamdı.Ama malum gazete "Çamur at, tutmasa da izi kalır" mantığına sahip olduğu için zaman zaman gol yese de bu iftira ve karalamalara devam etti. Nasıl olsa, aldığı tazminat cezalarını ödeyebilecek yerli ve yabancı kaynaklar mevcuttu.Malum gazete ve onun kuyrukları -kuyruklu yalancıları da diyebiliriz- papaz cinayetini döndürdü, dolaştırdı, Türkiye'nin tanınmış ve değerli bilim adamlarından olan aynı zamanda BTP'nin Genel Başkanı olan Prof. Dr. Haydar Baş'la ilişkilendirmeye çalıştı.Neymiş efendim, malum gazetenin tetikçiliğini yapan yazar, Ankara'dan operasyonu yürüten üst düzey bir yetkiliyle telefonda görüştüğünü ve bu şahsın, katil zanlısının Haydar Baş ideolojisiyle yetiştiğini, Sedat Peker, Çakıcı veya Ağca gibi kendince kahraman olmak istediğini ifade etmiş.Önce malum yazara şu soruyu sormak lazım, bu yetkili papaz cinayetinin operasyonunu mu yürütüyor, yoksa iftira kampanyasının operasyonunu mu?Diğer bir husus ise malum yazarın Prof. Dr. Haydar Baş Bey'i hiç tanımadığı ortada. Sayın Baş'ı gerek konuşmalarından, gerekse yakından tanıyanlar şu gerçeği çok iyi bilir ki, onun tavsiyelerini takip edenler, bir Müslüman'ın bir karıncayı dahi incitmeyeceğini çok iyi bilirler. Sayın Baş, terörist eylemlere, haksız yere insanların zarar görmelerine son derece karşıdır. Zaten bu gerçeği problemlere çözüm sunmasından da anlayabilirsiniz. Milli Ekonomi Modeli ve Sosyal devlet anlayışıyla sadece Türkiye'nin, sadece Türki Cumhuriyetlerin, sadece İslam ülkelerinin değil, mazlum durumda olan bütün dünya insanlarının sıkıntılarına çare ortaya koyduğunu görmekteyiz.Malum yazar, eleştirdiği kendi ifadesiyle "Haydar Baş ideolojisi"ni bakın nasıl aktarıyor: "Haydar Baş, hem Kuva-yı Milliye ruhunun canlandırılmasını hem de Türk-İslam sentezini savunuyor. "Ne AB, Ne ABD, Tek Çözüm Bağımsız Türkiye" sloganını kullanıyor."Şimdi malum yazar ve onun kuyruklarına şunu sormak lazım: "Siz Kuvayı Milliye ruhundan ve bağımsız Türkiye olmaktan rahatsız olduğunuza göre sizin ideolojiniz nedir?"Sayın Baş'ı suçladığınız bu görüşlerin aynı zamanda Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'e de ait olduğunu bilmiyor musunuz?Eleştirdiğiniz noktalar Cumhuriyetimizin temel ilkeleri, Kuvayı Milliye ruhu ise Türk Silahlı Kuvvetlerinin temelini oluşturan gerçek.Demek ki malum yazarın asıl problemi Sayın Baş'la değil, bağımsız Türkiye Cumhuriyeti ile, onun kurucusuyla, hatta TSK ile.Şimdi gelelim papaz cinayetinin aslına.Emniyet kayıtlarına göre, Papaz Santoro'yu öldürdüğü iddiasıyla gözaltına alınan O.A ilk ifadesinde, ayinlere katılma karşılığında papazın kendisine her ayin için 100 dolar verdiğini belirterek, "Cumartesi günü 5 arkadaşla gittik ve 500 dolar istedik. Papaz bunu kabul edemeyeceğini, sadece 100 dolar vereceğini söyledi. Para konusu nedeniyle tartıştık. Hepimize para veremeyeceğini söyledi. Ertesi gün de cinayet olayı yaşandı" dediği öğrenildi. Görünen o ki, cinayet "Dinlerarası Diyalog" faaliyetlerinin bir ürünü.Katili asıl azmettirenler diyalogcuların kendileri.Zanlının annesi Nemciye A., AKP Trabzon Kadın Kolları Yönetim Kurulu Üyesi olmasına ve yetiştiği köyde birinci parti AKP, ikinci parti de DYP olmasına iftira ve karalamaların BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'a yöneltilmesi akla başka soruları da getirmektedir.Olayın aslı ise şudur:Dünya üzerinde global hesapları olan birileri, Türk milletinin dini ve milli değerlerine sahip olmasından her zaman korkmuştur. Kuvayı Milliye ruhuyla birlik ve beraberliğini muhafaza eden bir Türk milleti, birilerinin Ortadoğu'yu, Afganistan'ı, İran'ı, Türki Cumhuriyetleri ve sonrasında Anadolu'yu işgal etmesine müsaade etmez. İnsanların zalimce öldürülmesine asla müsaade etmez. Güçlü ve Bağımsız bir Türkiye birilerinin her zaman korkulu rüyası olmuştur. Bu sebeple Türkiye'de birlik ve beraberliği tesis etmek isteyen, milli projeler ve çözümler ortaya koyan Türk liderlerini sürekli karalamaya çalışmışlardır.Birinci Kuvayı Milliye lideri Atatürk'e "Asilerin Başı" diyenler, İkinci Kuvayı Milliye lideri Prof. Dr. Haydar Baş Bey'e iftira atmaları normaldir.Ama bir gerçek var ki, bu tür ucuz kampanyalarla Türk milletini ve liderini yıpratmaları asla mümkün olmayacaktır.Ne yaparlarsa yapsınlar, Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) ve lideri Prof. Dr. Haydar bu aziz milletin gönlünde her geçen gün taht kurmaktadır.Zaman, kimin doğru, kimin iftiracı olduğunu her zaman göstermiştir, bundan sonra da gösterecektir.Esasen güneşin balçıkla sıvanmayacağını kendileri de çok iyi bilmektedir.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Buğday üreticisiyle resmen dalga geçiliyor! / 08.06.2024
- Hem AB, hem BRICS olabilir mi? / 07.06.2024
- AB sürecinde sorun bekletende değil, bekleyende! / 01.06.2024
- ABD’nin BM’de veto hakkı iptal edilmelidir / 31.05.2024
- Hükümetin ‘yeni anayasa’dan maksadı nedir? / 29.05.2024
- Açlık sınırı ‘ulaşılamayan’ hedef oldu / 28.05.2024
- Şimşek’in programı vatandaşa zarar! / 25.05.2024
- Dünya savaşa sürükleniyor Türkiye ne yapmalı? / 24.05.2024
- Reisi’nin ölümü ve dünyayı bekleyen tehlike / 22.05.2024
- Yapay zeka ve Vatandaşlık Maaşı / 21.05.2024
- Hem AB, hem BRICS olabilir mi? / 07.06.2024
- AB sürecinde sorun bekletende değil, bekleyende! / 01.06.2024
- ABD’nin BM’de veto hakkı iptal edilmelidir / 31.05.2024
- Hükümetin ‘yeni anayasa’dan maksadı nedir? / 29.05.2024
- Açlık sınırı ‘ulaşılamayan’ hedef oldu / 28.05.2024
- Şimşek’in programı vatandaşa zarar! / 25.05.2024
- Dünya savaşa sürükleniyor Türkiye ne yapmalı? / 24.05.2024
- Reisi’nin ölümü ve dünyayı bekleyen tehlike / 22.05.2024
- Yapay zeka ve Vatandaşlık Maaşı / 21.05.2024