Salı akşamı Şeb-i Arus yani Hz. Mevlana'nın Düğün Gecesi? Aşıkın Maşuk'una kavuştuğu gece? Büyük Allah dostu Hz. Mevlana'nın çağını aşan görüşleri, sözleri, başka milletler, kuruluşlar, çeşitli akımlar tarafından sahiplenilmiştir.Bu sahipleniş günümüzde, maalesef onların İslam'ı tanımasına vesile olmanın dışında, kendi bâtıllarına Hz. Mevlana'yı bahane gösterme şeklinde zuhur etmiştir.Hz. Mevlana, önce babası Bahaedddin Veled Hazretlerinden, sonra babasının halifelerinden Seyyid Burhaneddin Hazretlerinden nefis terbiyesi almıştır. Şems ile tamamladığı büyük bir tasavvuf terbiyesi ve seyr-ü sülûk sonrasında Allah'a ulaşmış büyük bir kâmil insandır.Allah'a vuslata erişen mânâ eri Hz. Mevlana, Hz. Peygamber (s.a.a.) için şöyle buyurmuştur:"Sağ olduğum müddetçe, Kur'an'ın kölesi, bendesiyim Ben Muhammed Muhatar'ın yolunun tozuyumBenim sözümden bundan başkasını bir kimse naklederse Ben ondan da bîzârım, onun sözünden de." (Hz. Mevlana'nın Rubaileri). Hz. Mevlana, Peygamber'in (s.a.a.) sünneti ve İmam Ali'nin (a.s.) velayeti üzere irşad yolunda devam etmiş; uluhiyet ve tevhid inancı ile İslam'ı yaşamıştır. Nefis tezkiyesi, istikamet, teslimiyet ve zikir ile vuslata nail olmuştur. Mevlana'nın müsamahakâr görüşleri, "kim olursan gel, yine gel" şeklindeki herkesi İslam'a davet eden sözleri, "diyalogcu" çevrelerce saptırılmış ve onun hümanist, mistik veya evrimci olduğu gündem edilmiştir. Tamamı felsefî olan bu akımların çıkış noktası akıldır. Tevhid inancı üzerine yaşayan Hz. Mevlana ise, aklı, "çamura saplanmış bir merkep" olarak anlatmaktadır. "İnsana ibadet dini" olarak ifade edilen hümanist görüşte, her şey insan içindir. Oysa Hz. Mevlana'nın hayatını yaşadığı İslam dininde her şey Allah'a kulluk gayesi için hayata geçirilir. Hâkim unsur, Hakkın varlığı ve gönüllerde hâkim kılınmasıdır. Keza, Mistisizm Eflatun'un İdealizm'inden etkilenen felsefî bir akımdır ve Darwinizm biyolojik bir nazariye ve yine felsefedir. Akıl ve vahiy çatışmasında aklı üstün görenlerin uydurmasıdır, Hz. Mevlana'yı bu akımlarla bir göstermek. Bu hakikatleri, Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in "Hz. Mevlana" isimli eserinde detayları ile görebiliriz. Sayın Baş, "Dinî ve Millî Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler" kitabında İngilizlerin ortaya attığı Vahhabiliği ve Ortadoğu'daki etkilerini kaleme almıştı. Son dönemde, Nakişilik olarak Hindistan'da merkez tutan ve İslam alemine yayılan İngiliz mezhebini, büyük İngiliz oyununu ortaya çıkardı. Hz. Mevlana'nın kim olduğunu ve üzerinden yapılmak istenen oryantalist çalışmaların gerçek yüzünü de O'nun eserinden öğreniyoruz. Yine Abdullah bin Sebe gibi hayalî bir kahramanla, Ehl-i Beyt'i ve Şiiliği karalamak isteyenlerin maskesini de, Türkiye'de Sayın Baş düşürdü. Ne diyelim, Cenab-ı Hak İslam üzerinde yüzyıllardır süregelen fitneleri görmeyi ve anlatmayı Sayın Baş'a nasip etmiş.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018