Hz. Ali’ye sorulan bazı sorular ve cevapları -1
Yahudilerden birisi Hz. Ali’ye gelerek Allah hakkında şu üç soruyu sordu: “Allah’ın nesi yoktur? O’nun elinde olmayan şey nedir? O’nun bilmediği şey nedir?
28.05.2023 17:10:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi





1- Yahudilerden birisi Hz. Ali'ye gelerek Allah hakkında şu üç soruyu sordu: "Allah'ın nesi yoktur? O'nun elinde olmayan şey nedir? O'nun bilmediği şey nedir?"
Hz. Ali cevap verdi: "Allah'ın ortağı yoktur. Allah'ın elinde olmayan şey zulümdür. Allah'ın bilmediği şey de, siz Yahudilerin deyişiyle oğlu olmasıdır. Çünkü Allah'ın oğlu yoktur. Ama siz Yahudiler var diyorsunuz, O bundan bihaberdir."
2- Hz. Ali'den sordular, "Babası, kıblesi ve akrabası olmayan nedir?"
Hz. Ali dedi ki, "Babası olmayan İsa'dır, akrabası olmayan Adem'dir, kıblesi olmayan ise Allah'ın Evi'dir."
Tekrar sordular, "Hiçbir rahme düşmediği ve hiçbir fizikten çıkmadığı halde var olan üç şey nedir?"
Hz. Ali cevap verdi, "Musa'nın Asası, Sâlih'in devesi ve İbrahim'in koçu."
Tekrar sordular, "Hangi mezarlık sahibini diriltip hayata döndürdü ve kimdi o?"
Hz. Ali cevap verdi: "Yunus balığıdır. Ve karnındaki Hz. Yunus'tur o."
3- Yüz kişilik bir Hristiyan grubu Hz. Ali'ye geliyor ve diyorlar ki, "Allah'ın yönü nedir?"
Hz. Ali bu soruya cevaben hemen bir ateş yaktırıyor ve soruyor, "Bu ateşin yönü nedir?"
Hıristiyanlar, "Ateşin yönü olmaz, her yöne yönelebilir" diyorlar bunun üzerin Hz. Ali şöyle diyor, "Allah'ın da yönü olmaz, her yön O'nundur. Ama bilesiniz ki o, ateşe de benzemez. Çünkü ateş, O'nun yarattığı bir şeydir."
4- Bir gün Hz. Ali harabe bir duvarın yanından geçerken, duvardan uzak yürüdü, yanındakiler sordular. "Allah'ın kazasından mı kaçıyorsun?"
Hz. Ali buyurdu ki, "Allah'ın kazasından Allah'ın kaderine yöneldim."
5- Adamın biri Hz. Ali'ye sordu: "Allah'ı nasıl tanıdın?"
Hz. Ali şöyle cevap verdi:
"Kazanın benim kararıma aykırı oluşuyla, kendi şahsi düşüncelerimin gerçekleşmemesiyle, benimle emellerim ve maksudum arasında engel bulunmasıyla. Böylece, anladım ki, tedbir eden Ben değilim, Benden başka biri var."
Adam tekrar sordu, "Bu durumda O'na niçin şükrediyorsun?"
Hz. Ali buyurdu ki, "Müşkülatımı hallettiği için."
Adam tekrar sordu, "Niçin O'nun huzuruna çıkmayı bu kadar seviyorsun?"
Hz. Ali şu veciz cevabı verdi: "Beni en iyi dine hidayet etti de O'ndan, bu O'nun Bana büyük bir lütfudur. O'nu nasıl unutabilirim, bunun için de daima O'nun huzurunda olmayı arzu etmekteyim."
Hz. Ali cevap verdi: "Allah'ın ortağı yoktur. Allah'ın elinde olmayan şey zulümdür. Allah'ın bilmediği şey de, siz Yahudilerin deyişiyle oğlu olmasıdır. Çünkü Allah'ın oğlu yoktur. Ama siz Yahudiler var diyorsunuz, O bundan bihaberdir."
2- Hz. Ali'den sordular, "Babası, kıblesi ve akrabası olmayan nedir?"
Hz. Ali dedi ki, "Babası olmayan İsa'dır, akrabası olmayan Adem'dir, kıblesi olmayan ise Allah'ın Evi'dir."
Tekrar sordular, "Hiçbir rahme düşmediği ve hiçbir fizikten çıkmadığı halde var olan üç şey nedir?"
Hz. Ali cevap verdi, "Musa'nın Asası, Sâlih'in devesi ve İbrahim'in koçu."
Tekrar sordular, "Hangi mezarlık sahibini diriltip hayata döndürdü ve kimdi o?"
Hz. Ali cevap verdi: "Yunus balığıdır. Ve karnındaki Hz. Yunus'tur o."
3- Yüz kişilik bir Hristiyan grubu Hz. Ali'ye geliyor ve diyorlar ki, "Allah'ın yönü nedir?"
Hz. Ali bu soruya cevaben hemen bir ateş yaktırıyor ve soruyor, "Bu ateşin yönü nedir?"
Hıristiyanlar, "Ateşin yönü olmaz, her yöne yönelebilir" diyorlar bunun üzerin Hz. Ali şöyle diyor, "Allah'ın da yönü olmaz, her yön O'nundur. Ama bilesiniz ki o, ateşe de benzemez. Çünkü ateş, O'nun yarattığı bir şeydir."
4- Bir gün Hz. Ali harabe bir duvarın yanından geçerken, duvardan uzak yürüdü, yanındakiler sordular. "Allah'ın kazasından mı kaçıyorsun?"
Hz. Ali buyurdu ki, "Allah'ın kazasından Allah'ın kaderine yöneldim."
5- Adamın biri Hz. Ali'ye sordu: "Allah'ı nasıl tanıdın?"
Hz. Ali şöyle cevap verdi:
"Kazanın benim kararıma aykırı oluşuyla, kendi şahsi düşüncelerimin gerçekleşmemesiyle, benimle emellerim ve maksudum arasında engel bulunmasıyla. Böylece, anladım ki, tedbir eden Ben değilim, Benden başka biri var."
Adam tekrar sordu, "Bu durumda O'na niçin şükrediyorsun?"
Hz. Ali buyurdu ki, "Müşkülatımı hallettiği için."
Adam tekrar sordu, "Niçin O'nun huzuruna çıkmayı bu kadar seviyorsun?"
Hz. Ali şu veciz cevabı verdi: "Beni en iyi dine hidayet etti de O'ndan, bu O'nun Bana büyük bir lütfudur. O'nu nasıl unutabilirim, bunun için de daima O'nun huzurunda olmayı arzu etmekteyim."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.