"Hep tiki taka oynattım"
Tecrübeli teknik adam Yılmaz Vural çalıştığı takımlarda hep tiki-taka oynatmaya çalıştığını söyledi.
27.03.2016 00:00:00
Yılmaz Vural, "tiki-taka" tarzını oynamak için özel oyunculara ihtiyaç olmadığını aktararak, "Bu tamamen bir eğitilme olayıdır. Çok alt seviyede takımlarla üst seviyede ekiplere karşı başarılı oldum. İstanbul'a geldik, büyük takımları yendik. Hep bu anlayışla oynattım. Cesaretli olunması gerek." şeklinde konuştu.
"Tiki-taka" oyun tarzını teknik direktör Yılmaz Vural, bu sistemin, Barcelona Kulübünün stadının kapasitesini 105 bine yükseltmesine neden olduğunu söyledi. Bu tarzı Barcelona'dan başka oynayan takımın olmadığını ifade eden Vural, "Top ayağa oynanmalı. Topun yukarı kaldırılması futbolda önemli sıkıntılar getirir. Yukarı kalkan top, bir kere oyun temposunu bozar. Top aşağıya indirilirken zaman kaybı var. Topu aşağıya indireceğiniz zaman 3 saniye kaybetseniz, bunun futboldaki koşu karşılığı 20 metredir. Bu topu indirene kadar rakip 20 metreden gelip oyununuzu güçleştirir. Ayağa oynamalısınız ki, tempo bozulmasın. Literatürden 'stop' kelimesi kalktı. Hep alıp götürme var." ifadelerini kullandı.
Barcelona'nın ayağa oynamayı iyi uyguladığını anlatan Vural, şu değerlendirmeyi yaptı: "Futbolda isminden anlaşılacağı üzere topun ayağa oynanması gerekir. Barcelona bunu gayet iyi uyguluyor. Her zaman hücumda bile rakip kadar sayısı oluyor. Savunma yapacağım, rakip benden az olacak, bana gol atacak, böyle bir şey yok. Ben atak yaptığımda neden benim sayım rakip kadar değil veya en azından ondan bir fazla olamıyor? Olamaz çünkü çok geri çekilip hızlı atak yaparsanız, uzun vurulan topun herkes gerisinde kalıyor, mecbursunuz iki üç adamla hücuma. Bu oyun tarzı, doğru bir oyun tarzıdır. Bu oyun tarzını bütün dünyanın uygulaması lazım. Adamlar şimdi 105 bin kişilik stat yapıyor. 80 bin kişi stada sığmıyor, bu oyun tarzı 105 bin kişilik stat yapmak zorunda bırakıyor."
Rasim Kara: "Bir maçta 3-4 sistemle oynadım"
TFF Bölgeler Sorumlusu Rasim Kara, teknik adamlık kariyerinde sistemlere fazla bağlı kalmadığını, rakibi şaşırtmaya yönelik oyun planları hazırladığını ifade ediyor. Oyun sistemleriyle ilgili sorusunu cevaplayan Kara, Beşiktaş'ı çalıştırdığı dönemde bir sistemi ortaya koyacak kaliteli oyunculardan kurulu bir kadroya sahip olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Sistemler sahaya çıkarken önemli ama ben sistemlere çok bağlı kalmadım. Rakibi analiz ediyorsun, ona göre önlem alıyorsun. Tabii ki, rakibin zayıf ve kendi güçlü yönlerine göre bir taktik sistem ortaya koyuyorsun. Hiçbir maçı bir sistemle başlayıp, bir sistemle bitirmedim. Diğer takımlarda çalıştığım zaman da öyle. Bütün maçlar bir strateji. Senin oyun sistemin belliyse benim ki de belliyse sen bana göre bir oyun planı hazırlıyorsun ancak benim bazı durumlarda seni aldatmam gerekiyor. Bilmediğin bir şey yaparsam, sen çözüm buluncaya kadar ben gol atabilirim. Ben maça iki santrforla başlardım, 15 dakika sonra çift açıklı kurguya dönerdim, santrforsuz oynardım. Yani rakip savunmanın ve hocanın kafasını karıştırmaktan yanaydım. Çok da başarılı olduk." Maçlarda sistemler üzerinde değişiklik yapmaktan yana olduğunu vurgulayan Kara, "Top rakipteyken sen gerekeni yapmıyorsan, top sendeyken bütün prensipleri yerine getirmiyorsan, istediğin sistemle oyna gol atamazsın. O yüzden savunma ve hücum prensiplerini uygulayarak sistemde değişiklikler yapmaktan yanayım. Bir maçta 3-4 sistemle de oynadım" şeklinde görüş bildirdi.
Arda Turan: "Tiki-taka'yı oynamak kolay değil"
Barcelona'da forma giyen milli futbolcu Arda Turan, İspanya'da yaptığı açıklamada, "tiki-taka" tarzını sahaya yansıtmanın kolay olmadığını belirtmişti. Arda Turan, beIN Sports'a verdiği röportajda, bu oyun planına alışmak için elinden geleni yaptığını anlatarak, "Tiki-taka'yı oynamak kolay değil. Dışarıdan satranç gibi kolay bir oyuna benziyor ama uygulaması hiç de kolay olmayan bir sistem. Sahada herkesin pozisyonu, görevleri var ve herkes bu görevleri yerine getirmeye çalışıyor." ifadelerini kullanmıştı.
"Tiki-taka" oyun tarzını teknik direktör Yılmaz Vural, bu sistemin, Barcelona Kulübünün stadının kapasitesini 105 bine yükseltmesine neden olduğunu söyledi. Bu tarzı Barcelona'dan başka oynayan takımın olmadığını ifade eden Vural, "Top ayağa oynanmalı. Topun yukarı kaldırılması futbolda önemli sıkıntılar getirir. Yukarı kalkan top, bir kere oyun temposunu bozar. Top aşağıya indirilirken zaman kaybı var. Topu aşağıya indireceğiniz zaman 3 saniye kaybetseniz, bunun futboldaki koşu karşılığı 20 metredir. Bu topu indirene kadar rakip 20 metreden gelip oyununuzu güçleştirir. Ayağa oynamalısınız ki, tempo bozulmasın. Literatürden 'stop' kelimesi kalktı. Hep alıp götürme var." ifadelerini kullandı.
Barcelona'nın ayağa oynamayı iyi uyguladığını anlatan Vural, şu değerlendirmeyi yaptı: "Futbolda isminden anlaşılacağı üzere topun ayağa oynanması gerekir. Barcelona bunu gayet iyi uyguluyor. Her zaman hücumda bile rakip kadar sayısı oluyor. Savunma yapacağım, rakip benden az olacak, bana gol atacak, böyle bir şey yok. Ben atak yaptığımda neden benim sayım rakip kadar değil veya en azından ondan bir fazla olamıyor? Olamaz çünkü çok geri çekilip hızlı atak yaparsanız, uzun vurulan topun herkes gerisinde kalıyor, mecbursunuz iki üç adamla hücuma. Bu oyun tarzı, doğru bir oyun tarzıdır. Bu oyun tarzını bütün dünyanın uygulaması lazım. Adamlar şimdi 105 bin kişilik stat yapıyor. 80 bin kişi stada sığmıyor, bu oyun tarzı 105 bin kişilik stat yapmak zorunda bırakıyor."
Rasim Kara: "Bir maçta 3-4 sistemle oynadım"
TFF Bölgeler Sorumlusu Rasim Kara, teknik adamlık kariyerinde sistemlere fazla bağlı kalmadığını, rakibi şaşırtmaya yönelik oyun planları hazırladığını ifade ediyor. Oyun sistemleriyle ilgili sorusunu cevaplayan Kara, Beşiktaş'ı çalıştırdığı dönemde bir sistemi ortaya koyacak kaliteli oyunculardan kurulu bir kadroya sahip olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Sistemler sahaya çıkarken önemli ama ben sistemlere çok bağlı kalmadım. Rakibi analiz ediyorsun, ona göre önlem alıyorsun. Tabii ki, rakibin zayıf ve kendi güçlü yönlerine göre bir taktik sistem ortaya koyuyorsun. Hiçbir maçı bir sistemle başlayıp, bir sistemle bitirmedim. Diğer takımlarda çalıştığım zaman da öyle. Bütün maçlar bir strateji. Senin oyun sistemin belliyse benim ki de belliyse sen bana göre bir oyun planı hazırlıyorsun ancak benim bazı durumlarda seni aldatmam gerekiyor. Bilmediğin bir şey yaparsam, sen çözüm buluncaya kadar ben gol atabilirim. Ben maça iki santrforla başlardım, 15 dakika sonra çift açıklı kurguya dönerdim, santrforsuz oynardım. Yani rakip savunmanın ve hocanın kafasını karıştırmaktan yanaydım. Çok da başarılı olduk." Maçlarda sistemler üzerinde değişiklik yapmaktan yana olduğunu vurgulayan Kara, "Top rakipteyken sen gerekeni yapmıyorsan, top sendeyken bütün prensipleri yerine getirmiyorsan, istediğin sistemle oyna gol atamazsın. O yüzden savunma ve hücum prensiplerini uygulayarak sistemde değişiklikler yapmaktan yanayım. Bir maçta 3-4 sistemle de oynadım" şeklinde görüş bildirdi.
Arda Turan: "Tiki-taka'yı oynamak kolay değil"
Barcelona'da forma giyen milli futbolcu Arda Turan, İspanya'da yaptığı açıklamada, "tiki-taka" tarzını sahaya yansıtmanın kolay olmadığını belirtmişti. Arda Turan, beIN Sports'a verdiği röportajda, bu oyun planına alışmak için elinden geleni yaptığını anlatarak, "Tiki-taka'yı oynamak kolay değil. Dışarıdan satranç gibi kolay bir oyuna benziyor ama uygulaması hiç de kolay olmayan bir sistem. Sahada herkesin pozisyonu, görevleri var ve herkes bu görevleri yerine getirmeye çalışıyor." ifadelerini kullanmıştı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.