Dünya yeni ekonominin temelleriyle tanışmaktadır. Bu ekonomi "Haydar Baş Ekonomisi"dir. Evet, yanlış duymadınız, yanlış okumadınız. Bu terim, Azerbaycan Üniversitesi İktisadi Teori Bölüm Başkanı Prof. Dr. Dünyamalı Veliyev'in ifadesidir.Prof. Dr. Dünyamalı Veliyev'den dinleyelim: "Bildiğiniz gibi biz Bakü'de "Milli Ekonomi Modelini" ders olarak okutmaya başladık. Ben Bakü'de vermiş olduğum iktisat derslerinde öğrencilerime şöyle bir tespitte bulunuyorum. Şimdiye kadar iki tane ekonomi tanıdınız ve ders olarak okudunuz. Bunlar sosyalizm ve kapitalizmdir. Şimdi sizlere bir başka ekonomiden, Haydar Baş Ekonomisinden, bahsedeceğim. Aslında size gerçek ekonominin, diğerleri ile kıyasını yapacağım:Sosyalizm; uyku getiren ekonomi,Kapitalizm; kavga getiren ekonomi,Haydar Baş Ekonomisi; huzur ve refah getiren ekonomidir."***Dünya uzun zamandır kapitalist ekonomilerle yönetildiğinden, insanlığa getirdikleri meydandadır. Kan, zulüm, işkence; açlık, yokluk, sefalet; işgal ve sömürgecilik... Esas olarak kapitalizmin temelini teşkil eden, tanımlamasından itibaren yanlışlık devam etmektedir. Bu yönden, Sayın Veliyev'in tespiti çok doğrudur.İktisada yıllar önce getirilen yanlış tarif, beraberinde yanlış tedaviyi getirmekle kalmamış, insanlığın başına bela olacak, işgal ve sömürgeciliğin mantığını da aşılamıştır. "İnsanın ihtiyaçları sınırsızdır. Kaynaklar sınırlıdır." diye yapılan yanlış tespit, insan psikolojisinde var olan benlik duygusunu harekete geçirmiş. "Ben" merkezli düşünen insanın, sınırlı kaynakların biteceği korkusuyla türlü çeşitli yollara başvurmasına sebebiyet vermiştir. Bu davranış da dünyada kavga mantığının temelini teşkil etmiştir.Sayın Veliyev, "Haydar Baş Ekonomisi" tespitini kullanmakla da aslında hakkı sahibine teslim etmiştir. Çünkü Milli Ekonomi Modelinin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş Ekonomiye yepyeni bir bakış ve çözüm getirmiştir. Modelin her satırı ve kuralı kendilerinin şahsına münhasır olduğundan ve yine Bakü Devlet Üniversitesinden Prof. Dr. Ahmet Kaşemoğlu'nun insanlık, "Ne edek, nasıl edek, nere gidek", dediği bir zamanda onların imdadına yetişmiştir.İnsanlık çaresiz bir beklenti içerisine girdiği bir anda, Prof. Dr. Haydar Baş,"Durun, kargaşaya, haksızlığa, telaşa gerek yok. Dünyadaki kaynaklar sınırsızdır, ihtiyaçlarınız sınırlıdır. Dünyadaki kaynaklar herkese yeter bir haldedir. Boşuna bir birinize zulüm etmeyin! Ben bunun yolunu size öğreteceğim, bu bilgi ve donanım bende vardır." Diyerek insanlığa seslenmiş ve kavgaya son, mutluluğa merhaba demenin yolunu göstermiştir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Gençlerde evlenecek para mı var ki evlensinler / 25.04.2025
- Hüseyin Baş soruyor “Türkiye’de yargı bağımsız mı?” / 24.04.2025
- Ulusal egemenliğimizi korumalıyız / 23.04.2025
- Mü’min yalancı olmaz / 22.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -2- / 21.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -1- / 20.04.2025
- Dava adamıydı Haydar Hocamız / 19.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Hüseyin Baş soruyor “Türkiye’de yargı bağımsız mı?” / 24.04.2025
- Ulusal egemenliğimizi korumalıyız / 23.04.2025
- Mü’min yalancı olmaz / 22.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -2- / 21.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -1- / 20.04.2025
- Dava adamıydı Haydar Hocamız / 19.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025