Şakir Bedrosyan adlı Mısır'da yaşayan Ermeni'nin sözde tapu ve haritalarla Adana'daki Atatürk Çiftliği'nde inceleme yaptığı ortaya çıktı
Ermeni ajanların, Atatürk'e ait Seyhan Nehri'nin Tarsus kıyısında yer alan Piloğlu Çiftliği'ne özel ilgi gösterdikleri ortaya çıktı. Araştırmacı-Yazar Cezmi Yurtsever'in Atatürk'ün 1926 yılında Yaramış köyüne gelişi ve çiftlik kurma çalışmalarının tanığı durumundaki Rahmi Akşahin'den aldığı bilgiye göre, Şakir Bedrosyan adındaki Mısır'da yaşayan bir Ermeninin 1989'da ellindeki sözde tapu ve haritalar ile çiftlik üzerinde bir ay süreyle inceleme yaptığı ortaya çıktı.
Aynı köyden Azmi Bozkurt ve diğer sakinler de, Ermenilerin Atatürk'e ait arazilerde keşif çalışması yaptıkları olayını doğruladı.
Neden Atatürk'e ait arazileri inceliyorlar?
Kurtuluş Savaşı'ndan sonra Çukurova'dan ayrılan Ermeniler, geride bıraktıkları taşınmaz mallarına "ulaşma" amacıyla Beyrut ve Paris'te 1970'li yıllardan itibaren teşkilatlar kurdular. Önde gelen Ermeni aileleri ellerindeki sözde tapuların güncel durumlarını araştırtmak için 'gizli ajanlar' kiraladılar. Bu hususta elde edilen sözde belgelerin sistemli olarak arşivlenmesi de dikkat çekiyor.
Özellikle Ermeni lobisinin güçlü ismi Ermeni Devrimci Federasyonu (veya Taşnaklar) Atatürk'ü Ermeni soykırımından sorumlu tutarak, bu yönde proje geliştirdi. Buna ilaveten Atatürk hakkında ayrıntılı bilgi toplamaya başladılar. 1989 yılında Atatürk'ün Çukurova'daki Piloğlu çiftliği arazisinde tapu keşif araştırması yapanlar, kendi ifadelerine göre; "zorla el değiştirilen toprakları sahiplenme, toprak ve tazminat isteklerine haklılık kazandırmayı" hedefliyorlar.
Ermenilerin "Etnik Miras Hakları" Birleşmiş Milletlerin gündeminde...
Rum lobisi ile eşgüdüm içinde çalışan Ermeni lobisi, 1915-22 yılları arasında Anadolu'dan ayrılan Ermenilerin sözde etnik miras haklarının yeniden iadesi veya korunması için Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndan karar çıkartmak için harekete geçtiler. Türkiye'nin de imzalamasını hedef alan böyle bir karar metni için uluslararaıs destek arayışına girdiler. Ancak Başbakanlığa yakın diplomatik kaynaklardan aldığımız bilgilere göre, Türkiye böyle bir anlaşmayı imzalamaya yanaşmadı. Fransa'nın Ermeni soykırımından Türkiye'yi sorumlu tutması ve bu yönde parlamentosundan yasa çıkarmasının ardından şimdide Birleşmiş Milletler'den "Etnik mirasın korunması" adı altında Türkiye'nin soykırım suçlusu ilan edilmeye çalışılması ve toprak tazminatı ödemeye zorlanması dikkat çekiyor.
Ermeni ajanların, Atatürk'e ait Seyhan Nehri'nin Tarsus kıyısında yer alan Piloğlu Çiftliği'ne özel ilgi gösterdikleri ortaya çıktı. Araştırmacı-Yazar Cezmi Yurtsever'in Atatürk'ün 1926 yılında Yaramış köyüne gelişi ve çiftlik kurma çalışmalarının tanığı durumundaki Rahmi Akşahin'den aldığı bilgiye göre, Şakir Bedrosyan adındaki Mısır'da yaşayan bir Ermeninin 1989'da ellindeki sözde tapu ve haritalar ile çiftlik üzerinde bir ay süreyle inceleme yaptığı ortaya çıktı.
Aynı köyden Azmi Bozkurt ve diğer sakinler de, Ermenilerin Atatürk'e ait arazilerde keşif çalışması yaptıkları olayını doğruladı.
Neden Atatürk'e ait arazileri inceliyorlar?
Kurtuluş Savaşı'ndan sonra Çukurova'dan ayrılan Ermeniler, geride bıraktıkları taşınmaz mallarına "ulaşma" amacıyla Beyrut ve Paris'te 1970'li yıllardan itibaren teşkilatlar kurdular. Önde gelen Ermeni aileleri ellerindeki sözde tapuların güncel durumlarını araştırtmak için 'gizli ajanlar' kiraladılar. Bu hususta elde edilen sözde belgelerin sistemli olarak arşivlenmesi de dikkat çekiyor.
Özellikle Ermeni lobisinin güçlü ismi Ermeni Devrimci Federasyonu (veya Taşnaklar) Atatürk'ü Ermeni soykırımından sorumlu tutarak, bu yönde proje geliştirdi. Buna ilaveten Atatürk hakkında ayrıntılı bilgi toplamaya başladılar. 1989 yılında Atatürk'ün Çukurova'daki Piloğlu çiftliği arazisinde tapu keşif araştırması yapanlar, kendi ifadelerine göre; "zorla el değiştirilen toprakları sahiplenme, toprak ve tazminat isteklerine haklılık kazandırmayı" hedefliyorlar.
Ermenilerin "Etnik Miras Hakları" Birleşmiş Milletlerin gündeminde...
Rum lobisi ile eşgüdüm içinde çalışan Ermeni lobisi, 1915-22 yılları arasında Anadolu'dan ayrılan Ermenilerin sözde etnik miras haklarının yeniden iadesi veya korunması için Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndan karar çıkartmak için harekete geçtiler. Türkiye'nin de imzalamasını hedef alan böyle bir karar metni için uluslararaıs destek arayışına girdiler. Ancak Başbakanlığa yakın diplomatik kaynaklardan aldığımız bilgilere göre, Türkiye böyle bir anlaşmayı imzalamaya yanaşmadı. Fransa'nın Ermeni soykırımından Türkiye'yi sorumlu tutması ve bu yönde parlamentosundan yasa çıkarmasının ardından şimdide Birleşmiş Milletler'den "Etnik mirasın korunması" adı altında Türkiye'nin soykırım suçlusu ilan edilmeye çalışılması ve toprak tazminatı ödemeye zorlanması dikkat çekiyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.