Gerilim Köşk'te devam edecek
KONDA Araştırma şirketi Genel Müdürü Bekir Ağırdır, Erdoğan'ın Çankaya günlerinde de gerilimi sürdürmekten yana tavır sergileyeceği tahmininde bulunarak, Türkiye'nin kimlik siyasetine sıkıştığını ve siyaset dilinin böyle devam etmesi halinde tehlikenin bü
14.08.2014 00:00:00
Erdoğan'ın ilk turda cumhurbaşkanı seçildiği 10 Ağustos seçimlerinin Türkiye'nin yakın geleceğine etkileri ne olacak? Erdoğan nasıl bir cumhurbaşkanı olacak? Dahası Adalet ve Kalkınma Partisi'nin çok yakında belli olacak yeni lideriyle, Erdoğan sonrası nasıl bir döneme hazırlanıyor? Türkiye bu sorulara yanıt arıyor. KONDA Araştırma Genel Müdürü Bekir Ağırdır son gelişmeleri değerlendirdi. Erdoğan'ın Çankaya günlerinde de gerilimi sürdürmekten yana tavır sergileyeceği tahmininde bulunan Bekir Ağırdır, "Erdoğan belli ki parti ile ilişkisini koparmayacak. Bu anayasaya, hukuka uygun mudur tartışması ayrı ama fiilen koparmayacak görünüyor. 27 Ağustos'ta kurultay kararı gösteriyor ki Abdullah Gül ile bile herhangi bir rol paylaşımına razı değil" dedi. Erdoğan'ın Köşk günlerinden 2015'teki yerel seçimlere aşılması gereken üç önemli başlığı ise "uyumlu başbakan, yüzde 50'leri sağlayacak, sürdürecek başbakan ve batıya karsı inandırıcılık konuları" olarak özetledi. "Erdoğan'ın kriz yönetimine baktığınızda gerilimin içinden kriz yönetmeyi tercih ediyor" diye konuşan Ağırdır, Haziran 2015 seçimlerine kadar AKP'nin "kavgacı siyaseti" Çankaya üzerinden yürütmeye devam edeceğini ifade etti. Türkiye kimlik siyasetine sıkıştıBekir Ağırdır kutuplaşmanın daha da derinleşeceği bir dönem tahmininde bulunuyor: "Umutsuzum çünkü 30 Mart yerel seçimlerinde de gördük, uzun bir süredir Türkiye siyaseti konsolide oldu. Kimlik siyasetine sıkıştı Türkiye. Kimlikler arasında kutuplaşma var." KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır, en az 2019'a kadar Tayyip Erdoğan'ın dümeninde olduğu bir Türkiye öngörüsünü şu tezle destekliyor: "Tayyip Bey gayet mahir bir şekilde Ak Parti yandaşlığı ve karşıtlığı diye yaşadığımız siyasi kutuplaşmayı Tayyip Erdoğan yandaşlığı ve karşıtlığı gibi yeni iki siyasi kimliğe doğru eğriltme ve onu manipüle etme gibi bir maharet gösterdi. Dolayısıyla bu durum kolay bozulmaz. Bunun karşılığı bir adayla bir slogan reklam kampanyasıyla olmaz. Başka bir siyasi ütopyanın ortaya çıkması ve zamanla olur." 'Siyaset bu dilde giderse tehlike büyük'Bekir Ağırdır, "Şiddetin toplumsallaşması bir meselemiz var kimse farkında değil. Kutuplaşma içinden meşruiyet üretiyor herkes kendine. Gezi'de gördüğümüz o palalı belki bir meczup deyip geçebilirsiniz. Ama sonra Tokat'ta, Fethiye'de HDP'lilere saldıranlar, son 15 günde Suriyelilere saldıran insanlar. Şiddet bu topraklarda hep egemenlerin ve devletin tekelinde olmuş bir mesele. Şiddeti hep onlar manipüle etti. Bugün bu kutuplaşma bu şiddeti gündelik hayata indiriyor. Şu anda manevi şiddet ağırlıklı. Giderek de maddi şiddete dönüşme eğilimi gösteriyor ve siyasette bu dilden devam ederse bu çok tehlikeli bir şey" şeklinde konuştu. ANKA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.