Nerde kaldı mor sümbüllü bağlarımız, niçin ve nasıl boşaldı koyun ve sığır sürüleri ile dolu dağlarımız ve yaylalarımız?
Hangi el, kimin uğursuz eli dokundu da, sam yeli dokunmuş gibi tarımımız böylesine tarumar oldu, hayvancılığımız eridi, yandı, bitti, kül oldu?
Gerçekten de tarumar olan, bilinçli olarak tarumar edilen bir tarımımız var.
Yıldan yıla eriyen, suyu çekilen bir hayvancılığımız var.
Market ve kasaplardaki et reyonlarını, fiyat etiketlerini okumaya insan korkuyor.
Pazara gidiyorsunuz sebze-meyve fiyatları bakanları ürkütüyor.
Benzin istasyonlarındaki günlük değişen fiyatlar zaten insanımızı bıktırmış durumda.
Şimdi gerçekten merak ediyoruz, yıllardır, toz-pembe tablolar çizen yandaş gazeteler ve televizyonlar bu duruma ne diyorlar?
Her şey ayan-beyan ortada iken, yıllarca yazdıkları ve söyledikleri yalanlar, hayatın gerçekleri tarafından, insanımızın önüne dayatılan fahiş fiyatlar tarafından bütün çıplaklığı ile orta yere dökülmüşken, hala utanmadan ve sıkılmadan savunmaya devam mı ediyorlar?
Milletimizin karşı karşıya kaldığı bu korkunç vaziyet, akşamdan sabaha oluşmadığına göre, geride kalan yılların birikimi yanlışların sonucu olduğuna göre, söz konusu yandaş medyanın katmerli yalanları ortalığa saçılmış olmuyor mu?
Gerçekten merak ediyoruz, bu malum ve meşhur televizyoncular, malum ve meşhur gazeteciler, markete, pazara gittiklerinde, fiyatları gördüklerinde, yıllardır söyledikleri yalanlardan ötürü bir hicap duyuyorlar mı, acaba yüzlerinde bir kızarma oluyor mu?
Halkın içine çıktıklarında, camiye, cumaya gittiklerinde, yıllardan beridir kendilerine yalan söyledikleri millet ile yüz yüze geldiklerinde acaba onların yüzlerine rahatça bakabiliyorlar mı?
Yoksa hala, pişkin bir şekilde söylemeye ve yazmaya alıştıkları kuyruklu yalanlarını sürdürerek, 'bu pahalılık, bu enflasyon dünyanın derdi, her tarafta ayı sıkıntılar var' diyerek, milleti kandırmaya devam mı ediyorlar.
Bizdeki aylık enflasyonun, sözünü ettikleri ülkelerde yıllık enflasyondan daha fazla olduğunu, milletin bilmediğini, öğrenemeyeceğini mi zannediyorlar?
Gerçekten merak ediyoruz, köyün üst başında yalanı söyleyip alt başına inince de inanma ve bunu kesin bilgiymiş gibi millete pazarlama hali daha ne kadar devam edecek?
Vahşi hayvanlara terk edilmiş dağlar ve yaylalar sizin yalanlarınızı haykırıyor.
Tarıma elverişli olduğu halde bomboş kalan uçsuz bucaksız araziler sizin yıllardır söylediğiniz yalanlarınızı haykırıyor.
Pazara gidip boş dönen, markete yönelip içeri girmekten korkan kitlelerin feryadı sizlerin boca edilmiş yalanlarınız haykırıyor.
Gerçekten merak ediyoruz, bir mahcubiyet, bir yüz kızarma vaziyeti oluşuyor mu sizlerde?
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025