logo
24 ARALIK 2025


Gerçek hayat ahiret hayatıdır

27.11.2002 00:00:00
Sevgili Peygamberimizin, "Ya Rab! Hayat, ancak ahiret hayatıdır" diye beyan buyurmakla ortaya koyduğu gerçeğin çok iyi kavranması, doğru olarak anlaşılması ve yaşanması şarttır. Esas olan ahirettir. Dünya, ahiret için bir araç, fani ve basit bir hayattan ibarettir. Dünyanın ahirete denk bir şekilde kabul edilmesi hiçbir zaman makul ve de doğru olamaz. O halde ahiretin yanında dünya hayatı nedir, ne kadar bir kıymet taşır? Kur'an ve Sünnet'in beyanı ile Resulullah'ın tatbikatı nasıl olmuştur?

Elbette, doğru yaklaşım bu vadide aranmalıdır. Hatta o kadar ki, bazen inananların dünya dünya diyerek diğer ehl-i dünyaya benzedikleri görülüyor. Bu, ciddi bir tehlikedir, bu halden sakınmak şarttır.

İnanmayanlara göre, hayat dünyadan ibaret olduğuna göre, onların yaşama sevinci ve gayesi sadece dünya zevk ve lezzetleri olacaktır. O zevklere ulaşmak için her yol geçerli sayılır. Hz. Adem'den beri inkarcı zihniyet hep böyle yaşadı, kendine engel gördüğü her şeyi ortadan kaldırmaya kalktı. İşte ilk örnek Kabil, menfaati için kardeşini öldürdü. O günden beridir, inanmayan kesim sadece dünya ve dünyalıklara ulaşmayı hayatın gayesi bilmiş ve o istikamette sistemler kurmuştur. Elbette ahiret inancı olmayanların böyle davranmaları inançlarının gereğinden başka bir şey değildir.

İnananlara gelince; onlar ahirete inanan ve o istikamette gayeler taşıyan insanlar olarak, hem inanmayanlara rağmen dünyalarını yaşayacak ve hem de ahiretlerini tehlikeye atmayacaklardır. Meselenin bu noktası hassas bir nükte taşıyor; ehli dünyaya galip gelecek, onun gaye bildiği hayatın üzerine basarak, ahirete intikal edecektir. Zaten kulluk dediğimiz denemenin esası budur: dünya denizinden su almadan gemimizi yüzdürüp kurtuluş sahiline ulaşmak... Mümin maddeyle uğraşacak ama onu kalbine değil kesesine, cebine koyacak. Maddeyi kazanmayı ya da harcamayı sadece ahiret için amel-i salih olarak icra edecektir. Mümin için dünya kökleri ahirette olan bir ağaçtır. O ağaç meyvesiyle, gölgesiyle hizmet eder. Yolcu ondan yararlanır ve geçer. İnanmayan için dünya bir kuru kazık gibidir. Onun cesameti bir varlık gibi görülür ise de ne meyvesi, ne gölgesi, ne de canlılığı söz konusudur. Zaman onu yutar, tüketir.

Tarih tetkik edildiğinde inananların dünya hayatları, inanmayanlardan daha güçlü, medeniyetleri daha uzun ömürlü olduğu görülür. İnanmayanlar ancak baskı, ceza vb. şeylerle yaşamaya çalışırken Mü'minlerin hürriyet, güzel ahlâk ve terbiye içinde dünyalarını tamamladıkları görülür. Savaşlarda dahi inananlar sayı ve maddi imkanlarının azlığına rağmen daima galip gelmişlerdir. İşte Bedir, işte Hendek, işte Mute, işte Malazgirt, işte Çanakkale... Hepsinde de inananlar sayı ve maddi imkan olarak az oldukları halde galip gelmişlerdir.

Fakat her şeye rağmen Mü'min, dünyayı gerçek bir hayat bilmemeli, onu ancak ahiret için bir vasıtadan ibaret görmelidir. Dünyada rahat yoktur, dünya ahiretin tarlasıdır; yani dünya, ahiret için bir cenin dönemidir, bir hazırlık yeridir. Akl-ı selim olarak düşünürsek dünyanın ahiretle kıyaslanması mümkün değildir. Zira Sevgili Peygamberimiz: "Parmağını denize daldır, bak ki ne kadar su aldı?" diyerek, dünyayı denizden bir parmakla alınan suya benzetiyor; yani, ahiret deniz, dünya ise o denizden parmakla alınan su. Adeta bir hiçten ibaret dünya. Bir sinek kanadı kadar değeri olmayan dünyanın sevilmesi ve gerçek hayat olarak görülmesi doğru olamaz. Hayat, ancak ahiret hayatıdır. Bütün hayat faaliyetleri ahireti kazanmak üzerine bina edilmelidir. Ancak, hatıra şöyle bir soru gelebilir; ehli tasavvuf terk-i dünya diye bir yorum getiriyor, bu nedir; insanı dünya hayatında tembelliğe götürmez mi?

Evet, bu sorunun cevabı, denge açısından değişik bir cepheden önem taşıyor. Terk-i dünya: dünyayı gaye haline getirmeme, veya onu yüklenmek yerine, üstüne basmak olayıdır. Kalbî bir meseledir. "Elin kârda gönlün yarda olmalı" der ehl-i tasavvuf; yani, dünya ile meşgul olurken kalbin Allah'tan başkasına açılmaması. Zaten, kamil insan, dünya denilen vasıtayı kullanma sanatını gerçek bir şekilde öğreten zinsandır.

İşte zekat, sevilen malı vermeyi, oruç, nefse hakim olmayı öğretiyor. O halde dünya bir zorluk yeridir, bir imtihan yeridir.Her kim dünyayı sever, dünyalıklara meylederse o kişi mânen hasta sayılır.

Öz olarak nefs terbiyesi yaparak fani sevgilerden ve sevgililerden geçerek ebediyet alemine hicret gerek...

(İcmal Dergisi'nin Şubat 2001 sayısından alınmıştır.)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Saadettin Saran gözaltına alındı
Uyuşturucu testi pozitif çıkmıştı
11. Yargı Paketi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi
Pakette hangi düzenlemeler yer alıyor?
Türkiye'de bir 'ilk'
ŞOK Marketler’de meyve-sebzede yeni dönem
'Son eşiğe geldik'
Komisyonun çalışma süresi 2 ay uzatıldı
Çalışana az, işverene çok!
Yeni asgari ücretin detayları belli oldu
Özdağ beraat etti
Cumhurbaşkanına hakaret davasında karar
'İşverene maliyeti 39 bin 223 lira'
ATO'dan asgari ücret değerlendirmesi
Kara kutu bulundu
Düşen Libya uçağına dair kritik açıklama
Yüzde 19 zam
1 Ocak'ta yürürlüğe girecek
Uyuşturucu testi pozitif çıktı
Şimdi ne olacak?
Putin, Suriyeli bakanlarla Moskova'da görüştü
Görüşmede siyasi, askeri ve ekonomik konular ele alındı
Libya uçağının düşüşünü vatandaşlar anlattı
"Deprem oluyor sandık"
Libya'da 3 gün milli yas ilan edildi
Libya'dan heyet gelecek
Ankara'da düşen uçağın enkazına ulaşıldı
İçinde Libya Genelkurmay Başkanı da vardı
Beşiktaş, kupaya derbi galibiyetiyle başladı
Fenerbahçe -1- Beşiktaş -2-
Saadettin Saran gözaltına alındı
Uyuşturucu testi pozitif çıkmıştı
11. Yargı Paketi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi
Pakette hangi düzenlemeler yer alıyor?
Türkiye'de bir 'ilk'
ŞOK Marketler’de meyve-sebzede yeni dönem
'Son eşiğe geldik'
Komisyonun çalışma süresi 2 ay uzatıldı
Çalışana az, işverene çok!
Yeni asgari ücretin detayları belli oldu
Özdağ beraat etti
Cumhurbaşkanına hakaret davasında karar
'İşverene maliyeti 39 bin 223 lira'
ATO'dan asgari ücret değerlendirmesi
Kara kutu bulundu
Düşen Libya uçağına dair kritik açıklama
Yüzde 19 zam
1 Ocak'ta yürürlüğe girecek
Uyuşturucu testi pozitif çıktı
Şimdi ne olacak?
Putin, Suriyeli bakanlarla Moskova'da görüştü
Görüşmede siyasi, askeri ve ekonomik konular ele alındı
Libya uçağının düşüşünü vatandaşlar anlattı
"Deprem oluyor sandık"
Libya'da 3 gün milli yas ilan edildi
Libya'dan heyet gelecek
Ankara'da düşen uçağın enkazına ulaşıldı
İçinde Libya Genelkurmay Başkanı da vardı
Beşiktaş, kupaya derbi galibiyetiyle başladı
Fenerbahçe -1- Beşiktaş -2-
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.