Gelişmeler endişe verici

BTP Genel Başkan Yardımcısı Gedik, Türkiye'de yaşanan iç ve dış gelişmelerin millet tarafından endişe ile izlediğini vurguladı. Gedik, hesap sorma günü geldiğinde vatandaşımızın bütün yaşananların hesabını sandıkta soracağını söyledi.

-AKP'nin politikaları iflas etti

BTP Genel Başkan Yardımcısı Ali Gedik, son yıllarda ve bilhassa AKP iktidarında meydana gelen gelişmelerin ülkemiz ve milletimiz adına çok ciddi endişeler içerdiğini belirterek, "ABD'ye bağımlı dış politikalarla içinde bulunduğumuz coğrafyayı ardından da ülkemizi hangi tehdit ve tehlikelerin beklediği ortadadır. IMF ile yürütülen ekonomik hayat tam bir çıkmaza girmiş, iflaslar sosyal hayatı çoktan tehdit etmeye başlamıştır" diye konuştu. -Körpe zihinler bulandırılıyor

"Bir AB hayali almış başını gidiyor" diyen Ali Gedik, vatan topraklarının yabancılara satılması, yerli şirketlerin ve özelleştirme bahaneleri ile kamu kuruluşlarının yok fiyatına çok uluslu şirketlere verilmesinin sadece bugünü değil ülkemizin geleceğini de ipotek altına aldığına işaret etti.

Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ali Gedik, son yıllarda ve bilhassa AKP iktidarında meydana gelen gelişmelerin ülkemiz ve milletimiz adına çok ciddi endişeler içerdiğini belirterek, "ABD'ye bağımlı dış politikalarla içinde bulunduğumuz coğrafyayı ardından da ülkemizi hangi tehdit ve tehlikelerin beklediği ortadadır.

IMF ile yürütülen ekonomik hayat tam bir çıkmaza girmiş, iflaslar sosyal hayatı çoktan tehdit etmeye başlamıştır" diye konuştu.

Körpe zihinler

bulandırılıyor

"Bir AB hayali almış başını gidiyor" diyen Ali Gedik, Vatan topraklarının yabancılara satılması yerli şirketlerin ve özelleştirme bahaneleri ile kamu kuruluşlarının yok fiyatına çok uluslu şirketlere verilmesinin sadece bugünü değil ülkemizin geleceğini de ipotek altına aldığına işaret ederek şöyle konuştu:

"Yine AB uğruna atılan imzalar, verilen sözler bir taraftan Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bağımsızlığını tehdit ederken bir taraftan da Kıbrıs dahil vatanın bölünüp parçalanmasına kadar gitmektedir.

Bir türlü sahip çıkamadığımız dini, milli ve tarihi bütünlüğümüz ve değerlerimiz misyonerlerin ve Dinlerarası Diyalogcuların dünyayı Hıristiyanlaştırma emellerine adeta terkedilmiştir.

Okul kitaplarına kadar uzanan bu eller körpe ve masum zihinleri şimdiden bir taraftan bulandırmaya, bir taraftan da işgal etmeye başlamışlardır.

Sokaklarda, caddelerde, parklarda ve okul kapılarında İnciller bedava dağıtılmaktadır."

Millet hesap

sormaya başladı

Gedik şöyle devam etti: "Devletine, vatanına, milli ve manevi tarihi değerlerine bağlı aziz milletimiz bu gelişmeleri yakînen ve endişe ile takip etmektedir. Halk "çocuklarımıza dinimizi, milli hasletlerimizi, devlete bağlılığı, vatan sevgisini, bağımsızlık ruhunu ve şuurunu veremiyorlar, hiç değilse Hıristiyan yapmasınlar" diye tepkisini artık gizlemiyor.

Artık vatandaş "Afganistan'ı, Irak'ı ABD askerleri Türkiye'yi de misyonerler işgal etti" diyerek tehlikenin boyutlarını gördüğünü ilgililere ve sorumlulara haber vermektedir.

Bir çok vatandaşımız "işsizlik, yoksulluk, fakirlik neyse de... bu toprak satımları, bu misyonerlik faaliyetleri, bu İncil dağıtmalar da nereden çıktı" diye hesap sormaya başlamıştır.

Dikkat edilirse Türkiye 4 koldan tam manasıyla bir kuşatma altındadır. Sayın Başbakan'ın, misyonerlerin, çok ulus şirketlerin, Avrupalı Parlamenterlerin gazetecilerin ülkeyi yol geçen hanına çevirmelerine, her türlü siyasi ve hukuki zemini hazırladıktan sonra "Diyarbakır'a gidenler niçin Erzurum'a gitmiyorlar" demesi ne kadar ciddi olabilir.

Eğer ülkemiz bir hayal uğruna batılıların ayaklarının altına böylesine paspas yapılmasaydı Diyarbakır'a gidenler acaba ülkeye girmeye cesaret edebilirler miydi?

Bu aziz millet bunların hiç birini hak etmemektedir. Ve bu aziz millet iç ve dış gelişmeleri çok iyi izlemekte ve sandık önüne geldiğinde bütün bunların hesabını sormayı sabırsızlıkla beklemektedir."