Filistin'deki Esirler Medya Ofisi: İsrail askerleri, Cibaliya'da 180 Filistinliyi alıkoydu
İsrail askerlerinin, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'ndaki bir okuldan 180 Filistinliyi alıkoyduğu belirtildi.
Anadolu Ajansı
Filistin'deki Esirler Medya Ofisi, İsrail'in, 2 haftadır saldırılarını sürdürdüğü Cibaliya Mülteci Kampı'ndaki gelişmelere ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, söz konusu kampta yerinden edilen Filistinlilerin yaşadığı El-Harsani Okulu'ndan yaklaşık 180 kişinin İsrail askerlerince alıkonduğu belirtildi.
Filistinlilerin, ne zaman alıkonulduğuna ya da durumlarına ilişkin bilgi verilmedi.
Görgü tanıkları ise İsrail ordusunun, Cibaliya'nın farklı bölgelerinde barınma merkezlerini hedef aldığını ve onlarca Filistinliyi alıkoyduğunu dile getirdi.
İsrail ordusu, 12 Mayıs'ta, hala yüzbinlerce Filistinlinin yaşadığı Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya ve çevre bölgelere yoğun hava saldırılarıyla eş zamanlı olarak yeni bir kara saldırısı başlatmış, birçok bölge ve mahallenin boşaltılmasını istemişti.
"UAD'nin kararlarını uygulayacak asıl güç BM Güvenlik Konseyi'dir"
Uluslararası Filistinliler için Adalet Merkezi (ICJP), Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) İsrail'in Refah'a saldırılarına ilişkin kararlarının uygulanmasını sağlayacak asıl gücün Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi olduğunu ancak konseyin yetkilerini kullanmakta başarılı olamadığını bildirdi.
İngiltere merkezli ICJP'den yapılan açıklamada, Güney Afrika'nın UAD'ye yaptığı başvurusu sonucunda ocak ayında İsrail aleyhine bazı tedbir kararları alındığı ancak İsrail'in bunlara uymadığı kaydedildi.
UAD kararlarının yasal olarak bağlayıcılığı bulunduğuna dikkatin çekildiği açıklamada, UAD'nin yalnızca bu kararların uygulanıp uygulanmadığını denetleme yetkisine sahip olduğu belirtildi.
Kararların uygulanmasını sağlayacak asıl gücün BM Güvenlik Konseyi olduğu vurgulanan açıklamada, konseyin ise yetkilerini kullanmakta başarısız olduğunu anlatıldı.
Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen ICJP yöneticilerinden Dania Abul Haj, İsrail'in UAD kararlarını hiçe saydığını gösterdiğini, Batılı liderlerin ise küçümsemek ve reddetmeye kadar her türlü tepkiyi verdiğini kaydetti.
Abul Haj, "Birinci dünya ülkelerinin önünde basit bir seçim var. Ya küresel adalet ve hesap verilebilirlik için geliştirdikleri araçların arkasında dururlar ya da uluslararası toplum tarafından giderek daha fazla dışlanan, müttefiklerini kendisiyle aşağı çekme niyetinde olan İsrail'in yanında dururlar." diye konuştu.
Gözlerin Güvenlik Konseyi üyesi ABD, İngiltere ve Fransa'da olduğunu ifade eden Abul Haj, üç ülkenin UAD kararı kapsamındaki adımlarının sadece divanın değil tüm uluslararası düzenin geleceğini şekillendireceğini öne sürdü.
Uluslararası Adalet Divanı, yeni tedbir kararlarında, İsrail'in Refah'a yönelik saldırılarını derhal durdurmasına, insani yardımları engellememesine ve İsrail'in suçlarını araştıracak BM görevlilerinin Gazze'ye girişine izin vermesine hükmetmişti.