Batı beslemesi terör örgütünün Türkiye Cumhuriyeti Devletine dayatma yaptığı, şartlar dikte ettiği bir süreçten geçiyoruz. Tarih bugünleri utanç günleri olarak yazacaktır, bundan emin olabilirsiniz! Asırlarca 7 düvele meydan okumuş, sadece kendisinin değil tüm İslam âleminin onurunu, izzetini korumuş bu yüce millet ne hazindir ki bir avuç eşkıyanın ağzına bakar hale getirildi. Devletin terör karşısında diz çöktürülmesinin zafer olarak yutturulduğu talihsiz bir süreç bu. Kandil'de terörist Karayılan'ın yaptığı şovu hep birlikte izledik. Bu şova ne yazık ki devletin Anadolu Ajansı da alet oldu.
***
Karayılan büyük bir şovla kara şartlarını açıkladı. Bu şartları şöyle sıralayabiliriz.
1- Apo serbest bırakılmadan silah bırakılmayacak.
2- PKK gerektiğinde yeniden saldırmak üzere silahlı olarak çekilecek. Kandil ana merkez olacak.
3- Türkiye yeni anayasa ile başkanlık sistemine geçecek. Bu kapsamda federatif sistem hayata geçirilerek Doğu ve Güneydoğu'ya özerklik verilecek.
4- Türk Silahlı Kuvvetleri bölgeden tamamen çekilecek.
Olayın özeti bu, gerisi teferruat.
***
Şimdi yukarıdaki tabloya Türk halkının evet demesi gerekiyor. Bunun için yoğun bir ikna faaliyeti gerekli. Sözde akiller bu görevi üstlendi. İl il gezip barış maskesiyle gizlenen bölünme sürecini ballandıra ballandıra anlatıyorlar. Gerçi halkın içine çıkamıyorlar. Zira gayrı meşru işlerine yoğun tepki var.
***
Bir yandan akiller bir yandan Başbakan Erdoğan ikna faaliyeti yürütüyor. Sayın Erdoğan hafta sonu katıldığı MÜSİAD genelkurulunda işin içine dini de sokarak Hacerü'l-Esved örneği verdi. Peygamber efendimiz Hz. Muhammed'in (s.a.a.) Hacerü'l-Esved'in bugünkü yerine yerleştirilmesi sırasında sergilediği örnek tutumu hatırlatan Erdoğan şöyle konuştu; "Hırkasını yere serip Hacerü'l-Esved'i onun üzerine koymuş ve oradaki farklı kabile liderleri hırkanın ucundan tutarak hep birlikte kaldırmışlar, Peygamberimiz de yerine yerleştirmiş. Ben de diyorum ki bu ülkede iç barışı sağlamak için gelin o iç barış taşını altındaki o millet örtüsü ile hep birlikte kaldıralım ve yerine yerleştirelim."
***
Erdoğan'ın sözleri böyle. Böylesine mukaddes bir olayı terörle müzakere gibi Türkiye'yi bölünmeye götürecek süreçle bağdaştırmak benim anlayışıma göre din istismarının dik âlâsıdır. Sen hem peygamber efendimizin Dinlerarası Diyalog, Medeniyetler İttifakı gibi safsatalarla devre dışı bırakılmak istenmesine göz yum hem de böyle kritik bir süreçte onu kullan. Üstelik de sonunda bölünme olan bir süreç için.
Yazık, hem de çok yazık!
***
Şimdi Peygamber Efendimizin hayatından bir örnek de ben vermek istiyorum. Fesat ocağı Dâru'n-Nedve'de toplanan Mekkeli müşrikler Peygamber Efendimizi öldürmeye karar verirler. Sinsi planlarını nasıl gerçekleştireceklerini uzun uzun konuştuktan sonra Ebû Cehil'in şu teklifini kabul ettiler; "Her kabîleden birer silahlı genç bulalım. Gençlerin hepsi O'na bir anda saldırsınlar. Hep birlikte vurup öldürsünler. Böylece O'ndan kurtulalım, rahata kavuşalım! Delikanlılar bu şekilde yapınca, O'nun kanı bütün kabîlelere dağılmış olur! Abdi Menafoğulları ise, bütün kabîlelerle savaşmaya güç yetiremezler, diyet almaya râzı olurlar. Biz de, Abdi Menafoğulları'na O'nun diyetini öderiz!"
***
Plan böyleydi ama başaramadılar.
Yüce Allah'ın yardımı peygamberine ulaştı ve müşrikler hüsrana uğradı. Allah-ü Teâlâ Hazretleri konuyla ilgili olarak Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyuruyor; "Hani kafirler seni tutuklamak veya öldürmek, ya da (Mekke'den) çıkarmak için tuzak kuruyorlardı. Onlar tuzak kuruyorlar. Allah da tuzak kuruyordu. Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır." (Enfal, 30).
***
Şimdi bir Sayın Erdoğan'ın Hacerü'l-Esved örneğine, bir terörle müzakere sürecine bir de Mekkeli müşriklerin hain planına bakın. Sizce terörle müzakere sürecinde yaşananlar hangi örneğe benziyor?
Saygılar...
***
Karayılan büyük bir şovla kara şartlarını açıkladı. Bu şartları şöyle sıralayabiliriz.
1- Apo serbest bırakılmadan silah bırakılmayacak.
2- PKK gerektiğinde yeniden saldırmak üzere silahlı olarak çekilecek. Kandil ana merkez olacak.
3- Türkiye yeni anayasa ile başkanlık sistemine geçecek. Bu kapsamda federatif sistem hayata geçirilerek Doğu ve Güneydoğu'ya özerklik verilecek.
4- Türk Silahlı Kuvvetleri bölgeden tamamen çekilecek.
Olayın özeti bu, gerisi teferruat.
***
Şimdi yukarıdaki tabloya Türk halkının evet demesi gerekiyor. Bunun için yoğun bir ikna faaliyeti gerekli. Sözde akiller bu görevi üstlendi. İl il gezip barış maskesiyle gizlenen bölünme sürecini ballandıra ballandıra anlatıyorlar. Gerçi halkın içine çıkamıyorlar. Zira gayrı meşru işlerine yoğun tepki var.
***
Bir yandan akiller bir yandan Başbakan Erdoğan ikna faaliyeti yürütüyor. Sayın Erdoğan hafta sonu katıldığı MÜSİAD genelkurulunda işin içine dini de sokarak Hacerü'l-Esved örneği verdi. Peygamber efendimiz Hz. Muhammed'in (s.a.a.) Hacerü'l-Esved'in bugünkü yerine yerleştirilmesi sırasında sergilediği örnek tutumu hatırlatan Erdoğan şöyle konuştu; "Hırkasını yere serip Hacerü'l-Esved'i onun üzerine koymuş ve oradaki farklı kabile liderleri hırkanın ucundan tutarak hep birlikte kaldırmışlar, Peygamberimiz de yerine yerleştirmiş. Ben de diyorum ki bu ülkede iç barışı sağlamak için gelin o iç barış taşını altındaki o millet örtüsü ile hep birlikte kaldıralım ve yerine yerleştirelim."
***
Erdoğan'ın sözleri böyle. Böylesine mukaddes bir olayı terörle müzakere gibi Türkiye'yi bölünmeye götürecek süreçle bağdaştırmak benim anlayışıma göre din istismarının dik âlâsıdır. Sen hem peygamber efendimizin Dinlerarası Diyalog, Medeniyetler İttifakı gibi safsatalarla devre dışı bırakılmak istenmesine göz yum hem de böyle kritik bir süreçte onu kullan. Üstelik de sonunda bölünme olan bir süreç için.
Yazık, hem de çok yazık!
***
Şimdi Peygamber Efendimizin hayatından bir örnek de ben vermek istiyorum. Fesat ocağı Dâru'n-Nedve'de toplanan Mekkeli müşrikler Peygamber Efendimizi öldürmeye karar verirler. Sinsi planlarını nasıl gerçekleştireceklerini uzun uzun konuştuktan sonra Ebû Cehil'in şu teklifini kabul ettiler; "Her kabîleden birer silahlı genç bulalım. Gençlerin hepsi O'na bir anda saldırsınlar. Hep birlikte vurup öldürsünler. Böylece O'ndan kurtulalım, rahata kavuşalım! Delikanlılar bu şekilde yapınca, O'nun kanı bütün kabîlelere dağılmış olur! Abdi Menafoğulları ise, bütün kabîlelerle savaşmaya güç yetiremezler, diyet almaya râzı olurlar. Biz de, Abdi Menafoğulları'na O'nun diyetini öderiz!"
***
Plan böyleydi ama başaramadılar.
Yüce Allah'ın yardımı peygamberine ulaştı ve müşrikler hüsrana uğradı. Allah-ü Teâlâ Hazretleri konuyla ilgili olarak Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyuruyor; "Hani kafirler seni tutuklamak veya öldürmek, ya da (Mekke'den) çıkarmak için tuzak kuruyorlardı. Onlar tuzak kuruyorlar. Allah da tuzak kuruyordu. Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır." (Enfal, 30).
***
Şimdi bir Sayın Erdoğan'ın Hacerü'l-Esved örneğine, bir terörle müzakere sürecine bir de Mekkeli müşriklerin hain planına bakın. Sizce terörle müzakere sürecinde yaşananlar hangi örneğe benziyor?
Saygılar...
Bayram Çoşgun / diğer yazıları
- Ne günlere kaldık! / 06.01.2025
- BOP ve Türkiye / 01.01.2025
- Suriye’de mezhep çatışması çıkarmak istiyorlar / 28.12.2024
- Türk milletine zafer yutturmacası! / 20.12.2024
- BOP işliyor Müslümanlar seviniyor! / 14.12.2024
- BOP’un ateşi yeniden harlandı / 07.12.2024
- Bahçeli’nin aniden depreşen Öcalan sevdası / 30.11.2024
- Din adına haçlı taşeronluğu yapmak! / 23.11.2024
- Rest çekerken verilen tavizlerin söylenmesi / 26.09.2022
- ABD ve AB açlıktan kırılıyor! / 23.09.2022
- BOP ve Türkiye / 01.01.2025
- Suriye’de mezhep çatışması çıkarmak istiyorlar / 28.12.2024
- Türk milletine zafer yutturmacası! / 20.12.2024
- BOP işliyor Müslümanlar seviniyor! / 14.12.2024
- BOP’un ateşi yeniden harlandı / 07.12.2024
- Bahçeli’nin aniden depreşen Öcalan sevdası / 30.11.2024
- Din adına haçlı taşeronluğu yapmak! / 23.11.2024
- Rest çekerken verilen tavizlerin söylenmesi / 26.09.2022
- ABD ve AB açlıktan kırılıyor! / 23.09.2022