Türkiye'nin bu tür enerjinin elde edilmesinde en iyi kaynak olarak kullanabileceği ağaçları ile bitkileri belirlendi. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ergin Duygu, bütün ülkelerin yenilenebilir enerji kaynaklarına yöneldiğini, bu çerçevede bitkisel kaynaklı enerji elde etmenin öne çıktığını belirtti. Finlandiya'nın toplam elektrik tüketiminin yüzde 24, İsveç'in yüzde 18'ini biyokütle (bitkisel kaynaklı) enerjisi santrallarından elde ettiğini belirten Doç. Duygu, İngiltere'nin biyogazdan büyük miktarlarda enerji ürettiği kaydetti.
İşte alternatif enerji kaynakları
Finlandiya'nın dünyanın en büyük biyokütle enerji santralına sahip olduğunu, ABD, Avusturya, Belçika'da da enerji elde edildiğini, Hollanda'da şeker pancarı ve buğdaydan elde edilen yakıtla otobüs filolarının çalıştırıldığını, Fransa'nın biyodizel üretim tesislerini desteklediğini anlatan Doç. Dr. Duygu, Avrupa Birliği'nin de üye ülkeler için yıllık toplam enerji ihtiyacının yüzde 8-12 oranında biyokütle enerjisinden karşılama zorunluluğu getirdiğini vurguladı.
Bitkisel kaynaklı enerji için çabuk büyüyen ve sert odunlu bitki ve otların yetiştirilmesi gerektiğini, bu bitkilerin doğrudan yakılmasıyla ısı enerjisi, gaz ve sıvı şekle dönüştürülmesiyle elektrik enerjisi üretilebildiğini belirten Doç. Dr. Duygu, bitkisel enerji için başta söğüt, yalancı akasya ve kavak ile hızlı büyüyen bitkilerin tercih edildiğini ifade etti.
Hedef: Bitkisel enerji santralı kurmak
Doç. Dr. Duygu, Türkiye'nin de bu enerji kaynağına yeni dönemde ilgi duymaya başladığını ve Orman Bakanlığı'nın bu konuya ilişkin Kasım ayında ilk kez bir çalıştay düzenleyeceğini, bu çalıştayı TÜBİTAK'ın bünyesindeki Temiz Enerji Vakfı'nın da desteklediğini bildirdi. Çalıştayda Türkiye'nin biyokütle enerjisi için potansiyeli ve bu alanda yapılması gereken çalışmaların ele alınacağını belirten Doç. Dr. Duygu, çalıştayın ardından bir projenin başlatılacağını ifade etti. Projede, belirlenecek pilot bölgede kalori değeri yüksek ağaç veotların ekileceğini belirten Doç. Dr. Duygu, daha sonra bitkisel enerji santralı kurularak bitkilerden enerji elde edilmesinin hedeflendiğini kaydetti.
Doç. Dr. Duygu, proje öncesinde bazı üniversitelerden araştırmacılarla birlikte Türkiye'ye özgü en iyi enerji kaynağı olabilecek bitki türlerini saptadıklarını belirtti.
Ağaçlar ve otlar...
Yaklaşık 30 tür otun biyokütle enerjisi için eni iyi kaynak olaraksaptandığını ifade eden Doç. Dr. Duygu, bu otların kirpibaşı, asa otu, peygamber çiçeği, 5 ayrı çeşidi bulunan sığır kuyruğu, misk adaçayı, habeş adaçayı, fırça otu, eşek dikeni, deve dikeni, yasemin, büyük tokuz otu, adi kartopu, hanımeli, mahmuz çiçeği, morina, sırça otu, yaban keteni, domuz dikeni, adi kurtbağrı, akçakesme, tatula, banotu, tüylü sıraca otu, nevruz otu, alevdodak ve yabani defne olduğunu bildirdi.
İşte alternatif enerji kaynakları
Finlandiya'nın dünyanın en büyük biyokütle enerji santralına sahip olduğunu, ABD, Avusturya, Belçika'da da enerji elde edildiğini, Hollanda'da şeker pancarı ve buğdaydan elde edilen yakıtla otobüs filolarının çalıştırıldığını, Fransa'nın biyodizel üretim tesislerini desteklediğini anlatan Doç. Dr. Duygu, Avrupa Birliği'nin de üye ülkeler için yıllık toplam enerji ihtiyacının yüzde 8-12 oranında biyokütle enerjisinden karşılama zorunluluğu getirdiğini vurguladı.
Bitkisel kaynaklı enerji için çabuk büyüyen ve sert odunlu bitki ve otların yetiştirilmesi gerektiğini, bu bitkilerin doğrudan yakılmasıyla ısı enerjisi, gaz ve sıvı şekle dönüştürülmesiyle elektrik enerjisi üretilebildiğini belirten Doç. Dr. Duygu, bitkisel enerji için başta söğüt, yalancı akasya ve kavak ile hızlı büyüyen bitkilerin tercih edildiğini ifade etti.
Hedef: Bitkisel enerji santralı kurmak
Doç. Dr. Duygu, Türkiye'nin de bu enerji kaynağına yeni dönemde ilgi duymaya başladığını ve Orman Bakanlığı'nın bu konuya ilişkin Kasım ayında ilk kez bir çalıştay düzenleyeceğini, bu çalıştayı TÜBİTAK'ın bünyesindeki Temiz Enerji Vakfı'nın da desteklediğini bildirdi. Çalıştayda Türkiye'nin biyokütle enerjisi için potansiyeli ve bu alanda yapılması gereken çalışmaların ele alınacağını belirten Doç. Dr. Duygu, çalıştayın ardından bir projenin başlatılacağını ifade etti. Projede, belirlenecek pilot bölgede kalori değeri yüksek ağaç veotların ekileceğini belirten Doç. Dr. Duygu, daha sonra bitkisel enerji santralı kurularak bitkilerden enerji elde edilmesinin hedeflendiğini kaydetti.
Doç. Dr. Duygu, proje öncesinde bazı üniversitelerden araştırmacılarla birlikte Türkiye'ye özgü en iyi enerji kaynağı olabilecek bitki türlerini saptadıklarını belirtti.
Ağaçlar ve otlar...
Yaklaşık 30 tür otun biyokütle enerjisi için eni iyi kaynak olaraksaptandığını ifade eden Doç. Dr. Duygu, bu otların kirpibaşı, asa otu, peygamber çiçeği, 5 ayrı çeşidi bulunan sığır kuyruğu, misk adaçayı, habeş adaçayı, fırça otu, eşek dikeni, deve dikeni, yasemin, büyük tokuz otu, adi kartopu, hanımeli, mahmuz çiçeği, morina, sırça otu, yaban keteni, domuz dikeni, adi kurtbağrı, akçakesme, tatula, banotu, tüylü sıraca otu, nevruz otu, alevdodak ve yabani defne olduğunu bildirdi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.