'Ekonomik tetikçilerin hedefinde Türkiye var'
"Bir Ekonomik Tetikçi'nin İtirafları" kitabının yazarı John Perkins, "Türkiye gibi gelişen ekonomileri hedef alan ekonomik tetikçilerin olduğu konusunda hiçbir şüphem yok. Bu günlerde, bu tetikçiler sadece ABD için değil, birçok farklı hükümet için çalışıyor" dedi
27.08.2018 00:00:00
Bir zamanlar "küresel ekonomik düzenin baronları için finansal tetikçilik yapan" ve 2004 yılında basılmasıyla tüm dünyada büyük ses getiren "Bir Ekonomik Tetikçi'nin İtirafları" kitabının yazarı ekonomist John Perkins Anadolu Ajansı'na (AA) açıklamalarda bulundu.
Son dönemde Türkiye'nin de içerisinde bulunduğu gelişen ekonomilerdeki gelişmeleri değerlendiren Perkins, "Türkiye gibi gelişen ekonomileri hedef alan ekonomik tetikçilerin olduğu konusunda hiçbir şüphem yok. Bu günlerde, bu tetikçiler sadece ABD için değil, birçok farklı hükümet için çalışıyor" ifadesini kullandı.
Perkins, küresel finans düzenin egemen güçlerin çıkarları doğrultusunda şekillendirildiğinin altını çizerek, "Bir ülkeyi diğer bir ülke rekabete sokarak, çok büyük vergi ve gelir kazanımları elde ediyorlar. Büyük şirketlere fayda sağlayacak çeşitli politikaların oluşturulmasını sağlayarak çıkar sağlıyorlar. Fakat bu tetikçiler operasyon düzenledikleri ülkelerin halkına zarar veriyor" dedi.
'Türkiye IMF'den uzak durmalı'
Perkins, son dönemde ABD yönetiminin Türkiye üzerinde ekonomik baskı oluşturmaya çalışmasına ilişkin olarak ise, "Türkiye'ye IMF'den (Uluslararası Para Fonu) uzak durmasını öneriyorum. Bugün, Katar gibi birçok farklı seçenek mevcut. Türkiye gibi ülkeler, bu teklifleri Çin, ABD ve Körfez ülkelerindeki finans kuruluşlarının birbirleriyle yarışması için avantaj sağlamak amacıyla kullanabilir. Bu şekilde Türkiye'nin daha iyi anlaşmalar yapmak için elinde seçenekleri olur. Türkiye daha fazla dış borçtan kaçınmak için elinden gelen her şeyi yapmalı" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin içerisinde bulunduğu bölgede ekonomik işbirlikleri kurmak ve dış borçlanmasının çeşitlendirmek için çok sayıda alternatifinin olduğuna işaret eden Perkins, "Türkiye gibi ülkeler, kesinlikle Rusya, Çin ve Körfez ülkeleri gibi ülkelerle müzakere etmeli. İlle de ittifak kurmak gerektiğini düşünmüyorum. Fakat Türkiye gibi ülkeler, bu ülkeleri kendi halklarının çıkarına daha fazla hizmet edecek anlaşmaları elde etmek için, avantaj sağlayacak şekilde kullanmalı" diye konuştu.
'Küreselleşme tetikçilere yarıyor'
Başta "Bir Ekonomik Tetikçi'nin İtirafları" kitabı olmak üzere yazdığı kitaplarla ekonomik tetikçilerin ülkelere nasıl operasyon düzenlediğini detaylı bir şekilde yıllardır anlattığını anımsatan Perkins, "Ben kitaplarımda ekonomik tetikçilerin nasıl çalıştığını detaylı bir şekilde anlattım. Gelişmekte olan ekonomilerin borç yüküne karşı güçlü durması gerekiyor. İzlanda, Arjantin ve Ekvador bize ekonomik tetikçilerin nasıl çalıştığına dair örnek sunuyor. Benim tavsiyem şu; gelişen ekonomiler bir araya gelerek kendilerine adaletsiz şekilde, yolsuzlukla verilen borçları ödemeyi reddetmeli" dedi.
Perkins sözlerine şöyle devam etti: "Bugün ekonomik tetikçiler benim zamanımdan daha etkili durumdalar. Ben işi girdiğimde (ekonomik tetikçilik) görece jenerik bir işti. Biz daha fazla kâr etmek istiyorduk, Amerikan şirketlerinin kaynakların kontrolünü ele geçirmesini sağlamaya çalışıyorduk. Bugün halen benim işim gibi işler mevcut. Buna ek olarak, her uluslararası şirketlerin, Walmart'tan Nike'a ve Exxon'a kadar, arada aklınıza gelen her şirketin kendi ekonomik tetikçi versiyonu vardır. Bunlar genelde ülkeye zarar veren fakat kendi çıkarlarına hizmet eden anlaşmalara varılması için çalışırlar. Dahası bugün, Rusya ve Çin dahil olmak üzere birçok diğer ülkeden de ekonomik tetikçi mevcut. Küreselleşme dünyada ekonomik tetikçiler için çok büyük fırsatlar sunuyor" ifadelerini kullandı.
'Trump'ın politikaları son derece tehlikeli'
ABD Başkanı Donald Trump'ın uluslararası ticaret politikalarının küresel ekonominin geleceği için büyük risk teşkil ettiğini vurgulayan Perkins, "Başkan Trump geleneksel uluslararası ilişkileri ve küresel ekonomiyi alt üst etmeye baş koymuş gibi görünüyor. Bildiğiniz üzere Türkiye kendisinin yaptırım ve gümrük vergisi getirdiği tek ülke değil. Trump'ın politikaları ABD için, Türkiye için ve tüm dünya için son derece tehlikeli" dedi.
Perkins, "Peki sonraki adım ne olmalı? Washington'ı mantık alanına geri çekmek için elden gelen her şey yapılmalı. Umuyorum ki bunun sağlanması yolunda Türkiye diğer ülkelere katılacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
Son dönemde Türkiye'nin de içerisinde bulunduğu gelişen ekonomilerdeki gelişmeleri değerlendiren Perkins, "Türkiye gibi gelişen ekonomileri hedef alan ekonomik tetikçilerin olduğu konusunda hiçbir şüphem yok. Bu günlerde, bu tetikçiler sadece ABD için değil, birçok farklı hükümet için çalışıyor" ifadesini kullandı.
Perkins, küresel finans düzenin egemen güçlerin çıkarları doğrultusunda şekillendirildiğinin altını çizerek, "Bir ülkeyi diğer bir ülke rekabete sokarak, çok büyük vergi ve gelir kazanımları elde ediyorlar. Büyük şirketlere fayda sağlayacak çeşitli politikaların oluşturulmasını sağlayarak çıkar sağlıyorlar. Fakat bu tetikçiler operasyon düzenledikleri ülkelerin halkına zarar veriyor" dedi.
'Türkiye IMF'den uzak durmalı'
Perkins, son dönemde ABD yönetiminin Türkiye üzerinde ekonomik baskı oluşturmaya çalışmasına ilişkin olarak ise, "Türkiye'ye IMF'den (Uluslararası Para Fonu) uzak durmasını öneriyorum. Bugün, Katar gibi birçok farklı seçenek mevcut. Türkiye gibi ülkeler, bu teklifleri Çin, ABD ve Körfez ülkelerindeki finans kuruluşlarının birbirleriyle yarışması için avantaj sağlamak amacıyla kullanabilir. Bu şekilde Türkiye'nin daha iyi anlaşmalar yapmak için elinde seçenekleri olur. Türkiye daha fazla dış borçtan kaçınmak için elinden gelen her şeyi yapmalı" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin içerisinde bulunduğu bölgede ekonomik işbirlikleri kurmak ve dış borçlanmasının çeşitlendirmek için çok sayıda alternatifinin olduğuna işaret eden Perkins, "Türkiye gibi ülkeler, kesinlikle Rusya, Çin ve Körfez ülkeleri gibi ülkelerle müzakere etmeli. İlle de ittifak kurmak gerektiğini düşünmüyorum. Fakat Türkiye gibi ülkeler, bu ülkeleri kendi halklarının çıkarına daha fazla hizmet edecek anlaşmaları elde etmek için, avantaj sağlayacak şekilde kullanmalı" diye konuştu.
'Küreselleşme tetikçilere yarıyor'
Başta "Bir Ekonomik Tetikçi'nin İtirafları" kitabı olmak üzere yazdığı kitaplarla ekonomik tetikçilerin ülkelere nasıl operasyon düzenlediğini detaylı bir şekilde yıllardır anlattığını anımsatan Perkins, "Ben kitaplarımda ekonomik tetikçilerin nasıl çalıştığını detaylı bir şekilde anlattım. Gelişmekte olan ekonomilerin borç yüküne karşı güçlü durması gerekiyor. İzlanda, Arjantin ve Ekvador bize ekonomik tetikçilerin nasıl çalıştığına dair örnek sunuyor. Benim tavsiyem şu; gelişen ekonomiler bir araya gelerek kendilerine adaletsiz şekilde, yolsuzlukla verilen borçları ödemeyi reddetmeli" dedi.
Perkins sözlerine şöyle devam etti: "Bugün ekonomik tetikçiler benim zamanımdan daha etkili durumdalar. Ben işi girdiğimde (ekonomik tetikçilik) görece jenerik bir işti. Biz daha fazla kâr etmek istiyorduk, Amerikan şirketlerinin kaynakların kontrolünü ele geçirmesini sağlamaya çalışıyorduk. Bugün halen benim işim gibi işler mevcut. Buna ek olarak, her uluslararası şirketlerin, Walmart'tan Nike'a ve Exxon'a kadar, arada aklınıza gelen her şirketin kendi ekonomik tetikçi versiyonu vardır. Bunlar genelde ülkeye zarar veren fakat kendi çıkarlarına hizmet eden anlaşmalara varılması için çalışırlar. Dahası bugün, Rusya ve Çin dahil olmak üzere birçok diğer ülkeden de ekonomik tetikçi mevcut. Küreselleşme dünyada ekonomik tetikçiler için çok büyük fırsatlar sunuyor" ifadelerini kullandı.
'Trump'ın politikaları son derece tehlikeli'
ABD Başkanı Donald Trump'ın uluslararası ticaret politikalarının küresel ekonominin geleceği için büyük risk teşkil ettiğini vurgulayan Perkins, "Başkan Trump geleneksel uluslararası ilişkileri ve küresel ekonomiyi alt üst etmeye baş koymuş gibi görünüyor. Bildiğiniz üzere Türkiye kendisinin yaptırım ve gümrük vergisi getirdiği tek ülke değil. Trump'ın politikaları ABD için, Türkiye için ve tüm dünya için son derece tehlikeli" dedi.
Perkins, "Peki sonraki adım ne olmalı? Washington'ı mantık alanına geri çekmek için elden gelen her şey yapılmalı. Umuyorum ki bunun sağlanması yolunda Türkiye diğer ülkelere katılacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.