Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tiyatro Kulübü yöneticisi Kemal Atangür, kentte açtığı köfteci dükkanında baba mesleği lokantacılığı sürdürürken, aynı zamanda yaklaşık 700 yıldır süregelen Karagöz oyunu ve tiyatro eserlerini de sahneliyor. Atangür, Tokat'ta 5 yıl önce kurdukları "Münir Özkul Oda Tiyatrosu"nda sürekli Karagöz-Hacivat oynattıklarını belirtti. Oda tiyatrosundaki oyunları köfte salonunun ayrılan bölümünde sahnelediklerini anlatan 18 yıllık tiyatrocu Atangür, şunları söyledi:
Köklerimizle bağlarımızı koparmamalıyız
"Biz bu işe 'ekmek arası tiyatro' sloganıyla başladık. Sürekli bir sanat hareketi sağlayarak, kaybolan değerlerimizi yaşatmak istiyoruz. Biz toplum olarak geçmişimize ve kültürümüze sahip çıkamıyoruz. Köklerimizle sürekli bağlarımızı koparma çabası içindeyiz. Bunun izdüşümü olarak kültürel yapımızı, dolayısıyla sanatımızı da başkaları sahipleniyor. Örneğin Yunanistan, bize ait olan Karagöz-Hacivat oyununu kendi geçmişine mal etmeye çalışıyor. Bir başka deyişle yemeyenin malını yiyorlar." Kemal Atangür, sözlerine şunu ekledi:
Kültürümüze sahip çıkma sorumluluğumuz var
"Yüzlerce yıllık birikimle oluşturduğumuz kültürümüze, sahip çıkma sorumluluğumuz var. Aksi takdirde, zaman içinde uğradığımız dejenerasyon sonucunda bu topraklarda var olma amacımızı da unuturuz. Tokat'ta sosyal ve kültürel faaliyetlerin yokluğundan şikayet eden, bilhassa üniversite öğrencileri aslında bir bakıma da kendi tembelliklerini kamufle etmeye çalışıyor. Halbuki, fert olarak bize düşen görev idealler edinip, yılmadan çalışarak ulaşmak olmalıdır" Tiyatrocu ve lokantacı Kemal Atangür, "Hacivat Köftecisi"nde her Cumartesi günü bir oyun sahnelendiğini, Cuma günleri de "Karagöz-Hacivat" oynattıklarını söyledi. Atangür, gelen istek üzerine ilçe ve köyler ile şehir dışında turnelere çıktıklarını da sözlerine ekledi.
Köklerimizle bağlarımızı koparmamalıyız
"Biz bu işe 'ekmek arası tiyatro' sloganıyla başladık. Sürekli bir sanat hareketi sağlayarak, kaybolan değerlerimizi yaşatmak istiyoruz. Biz toplum olarak geçmişimize ve kültürümüze sahip çıkamıyoruz. Köklerimizle sürekli bağlarımızı koparma çabası içindeyiz. Bunun izdüşümü olarak kültürel yapımızı, dolayısıyla sanatımızı da başkaları sahipleniyor. Örneğin Yunanistan, bize ait olan Karagöz-Hacivat oyununu kendi geçmişine mal etmeye çalışıyor. Bir başka deyişle yemeyenin malını yiyorlar." Kemal Atangür, sözlerine şunu ekledi:
Kültürümüze sahip çıkma sorumluluğumuz var
"Yüzlerce yıllık birikimle oluşturduğumuz kültürümüze, sahip çıkma sorumluluğumuz var. Aksi takdirde, zaman içinde uğradığımız dejenerasyon sonucunda bu topraklarda var olma amacımızı da unuturuz. Tokat'ta sosyal ve kültürel faaliyetlerin yokluğundan şikayet eden, bilhassa üniversite öğrencileri aslında bir bakıma da kendi tembelliklerini kamufle etmeye çalışıyor. Halbuki, fert olarak bize düşen görev idealler edinip, yılmadan çalışarak ulaşmak olmalıdır" Tiyatrocu ve lokantacı Kemal Atangür, "Hacivat Köftecisi"nde her Cumartesi günü bir oyun sahnelendiğini, Cuma günleri de "Karagöz-Hacivat" oynattıklarını söyledi. Atangür, gelen istek üzerine ilçe ve köyler ile şehir dışında turnelere çıktıklarını da sözlerine ekledi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.