Yaklaşık bir ay evvel Azerbaycan'dan Trabzon'a dostlarla gitmiştik. Trabzon'da çok kıymetli üstadımız Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızı da ziyaret ettik. Huzurunda bulunmaktan gurur duyduğumuz o güzel insanla aynı havayı teneffüs etmek ne büyük bir şeref. Bize bu şerefi nasip eden Allah'a ne kadar şükretsek azdır.
Üstadımız ile sabah namazını eda ettik ve namaz sonrası değerli sohbetini dinlerken gönül dünyamdan milletini bu kadar seven bir Hak aşığı zor bulunur diye geçti. O mübarek ellerini öpüp ve çorbamızı içtikten sonra Şehitlik tepesine vardık. Seyyid Hacı Mustafa Hayri Baba Hazretlerinin türbesini ziyaret ettik. O türbede Hayri babanın bağrında yatan Celal Mısır hocamızı, Baki Bektaş hocamızı, Ali Gedik hocamızı, Mustafa Babür, Lütfullah Dereci, H. Engin Çamurdan, Ali Tay, Mustafa Kocaman, İsmail Terzi ve diğer adını sayamadığımız abilerimizi ve babam İsmet Demir'i de ziyaret ettik.
Sabah namazı sonrası türbeden gelen kuş sesleri sanki cennette geziyormuş havasını hissetiriyordu orayı ziyaret eden kafileye. Bursa'dan gelen İrfan Aydın kardeşimiz bizi Çaykara Uzungöl'e davet etti. Çaykara'yı görünce aklıma rahmetli Erkan Ocaklı'nın 'e çaykara, çaykara dört dağın arasında' türküsü geldi. Çaykara gerçekten dört dağın arasında kurulu bir ilçe insanı Mihriban, güler yüzlü ve misafirperver. Çaykara'da Yavuz Yüce kardeşimizle buluştuk ve birlikte Uzungöl'e vardık. Allah'ım bu ne güzellik, bize bu ülkeyi sanki cennetten bir parça vermiş. Uzungöl dağların arasında çok güzel bir göl, etrafı yemyeşil. Uzungöl'de İslam'ın simgesi camimiz de var ama nedense yıllardır tamiri hiç bitmiyor.
İrfan kardeşimizin köyü olan Kabataş'ta bizi komşusu Kibar Yıldırım ve Pembe Yıldırım ailesi bizi misafir ettiler. Sofrada ne yoktu ki, bize müthiş bir izzet-i ikramda bulundurlar. Türk milletinin ve Trabzon'un misafirperverliğini, insanlığını, mütevazılığini bizimle beraber gelen kardeşlerimize layıkı ile gösterdiler. İrfan Aydın kardeşimin şahsında o değerli insanlara teşekkür ederim.
Çok güzel geçen Çaykara Uzungöl seferimizden sonra Trabzon'a döndük. Cuma namazını değerli Üstadımızla beraber eda ettik. Değerli ilim adamları olan Müslüm Karabacak hocayı, hattat Recep Şahin hocayı, Haydar Bektaş hocayı ve birçok değerli dostumuzla da hasbihal ettik.
Yanımızdaki arkadaşlarla Boztepe'ye çıkarak Ahi Evran Dedeyi ziyaret ettik. Boztepe'den sahile bakarak manzarayı seyrettikten sonra Trabzon'a indik. İsmail Hakkı Ergan ağabeyimiz Azerbaycanlı kardeşlerimize ikramda bulundu. Yücel Keskin ile İhsan Öztürk kardeşlerim sağolsunlar ne zaman Bakü'den Trabzon'a gelsek bizi hiç yalnız bırakmazlar her daim misafirperverliklerini gösterirler.
Prof. Dr. Hadar Baş Hocamızın yanında olan onun edebiyle edeplenen bu güzel insanlar alçak gönüllü ve gönül ehli insanlardır. Biz bunu her gelişimizde yaşıyoruz ve görüyoruz. Allah hepsinden razı olsun. Üstadımızın ne zaman yanına varsak, izzet-i ikramdan hem maddeten hem manen doya doya istifade ediyoruz. Üstad olduğu yere bereketlendiren çok kıymetli bir insandır.
Cuma gecesi İhsan Öztürk kardeşimiz bizi evinde misafir etti. Allah ne verdiyse masayı donatmış, yengemiz çok leziz yemekler yapmış biz geliyoruz diye hazırlık yapmışlar, haklarını ödeyemeyiz, Rabbim onlardan razı olsun.
Her seferimiz Trabzon'da böyle dolu geçiyor, Üstadımızı her ziyaretimizde madden manen bereketleniyoruz. Üstadımızın elini öptük ve bir daha görüşmek üzere vedalaştık. Ama elinin kokusu hala gönlümüzdedir. Gelecek sefere vuslata kadar o kokuyu muhafaza edeceğiz. Allah'ım bize bu mutluluğu yaşattığın için, Senin bu güzel dostuna bizi dost ettiğin için Sana sonsuz şükürler olsun.
Üstadımız ile sabah namazını eda ettik ve namaz sonrası değerli sohbetini dinlerken gönül dünyamdan milletini bu kadar seven bir Hak aşığı zor bulunur diye geçti. O mübarek ellerini öpüp ve çorbamızı içtikten sonra Şehitlik tepesine vardık. Seyyid Hacı Mustafa Hayri Baba Hazretlerinin türbesini ziyaret ettik. O türbede Hayri babanın bağrında yatan Celal Mısır hocamızı, Baki Bektaş hocamızı, Ali Gedik hocamızı, Mustafa Babür, Lütfullah Dereci, H. Engin Çamurdan, Ali Tay, Mustafa Kocaman, İsmail Terzi ve diğer adını sayamadığımız abilerimizi ve babam İsmet Demir'i de ziyaret ettik.
Sabah namazı sonrası türbeden gelen kuş sesleri sanki cennette geziyormuş havasını hissetiriyordu orayı ziyaret eden kafileye. Bursa'dan gelen İrfan Aydın kardeşimiz bizi Çaykara Uzungöl'e davet etti. Çaykara'yı görünce aklıma rahmetli Erkan Ocaklı'nın 'e çaykara, çaykara dört dağın arasında' türküsü geldi. Çaykara gerçekten dört dağın arasında kurulu bir ilçe insanı Mihriban, güler yüzlü ve misafirperver. Çaykara'da Yavuz Yüce kardeşimizle buluştuk ve birlikte Uzungöl'e vardık. Allah'ım bu ne güzellik, bize bu ülkeyi sanki cennetten bir parça vermiş. Uzungöl dağların arasında çok güzel bir göl, etrafı yemyeşil. Uzungöl'de İslam'ın simgesi camimiz de var ama nedense yıllardır tamiri hiç bitmiyor.
İrfan kardeşimizin köyü olan Kabataş'ta bizi komşusu Kibar Yıldırım ve Pembe Yıldırım ailesi bizi misafir ettiler. Sofrada ne yoktu ki, bize müthiş bir izzet-i ikramda bulundurlar. Türk milletinin ve Trabzon'un misafirperverliğini, insanlığını, mütevazılığini bizimle beraber gelen kardeşlerimize layıkı ile gösterdiler. İrfan Aydın kardeşimin şahsında o değerli insanlara teşekkür ederim.
Çok güzel geçen Çaykara Uzungöl seferimizden sonra Trabzon'a döndük. Cuma namazını değerli Üstadımızla beraber eda ettik. Değerli ilim adamları olan Müslüm Karabacak hocayı, hattat Recep Şahin hocayı, Haydar Bektaş hocayı ve birçok değerli dostumuzla da hasbihal ettik.
Yanımızdaki arkadaşlarla Boztepe'ye çıkarak Ahi Evran Dedeyi ziyaret ettik. Boztepe'den sahile bakarak manzarayı seyrettikten sonra Trabzon'a indik. İsmail Hakkı Ergan ağabeyimiz Azerbaycanlı kardeşlerimize ikramda bulundu. Yücel Keskin ile İhsan Öztürk kardeşlerim sağolsunlar ne zaman Bakü'den Trabzon'a gelsek bizi hiç yalnız bırakmazlar her daim misafirperverliklerini gösterirler.
Prof. Dr. Hadar Baş Hocamızın yanında olan onun edebiyle edeplenen bu güzel insanlar alçak gönüllü ve gönül ehli insanlardır. Biz bunu her gelişimizde yaşıyoruz ve görüyoruz. Allah hepsinden razı olsun. Üstadımızın ne zaman yanına varsak, izzet-i ikramdan hem maddeten hem manen doya doya istifade ediyoruz. Üstad olduğu yere bereketlendiren çok kıymetli bir insandır.
Cuma gecesi İhsan Öztürk kardeşimiz bizi evinde misafir etti. Allah ne verdiyse masayı donatmış, yengemiz çok leziz yemekler yapmış biz geliyoruz diye hazırlık yapmışlar, haklarını ödeyemeyiz, Rabbim onlardan razı olsun.
Her seferimiz Trabzon'da böyle dolu geçiyor, Üstadımızı her ziyaretimizde madden manen bereketleniyoruz. Üstadımızın elini öptük ve bir daha görüşmek üzere vedalaştık. Ama elinin kokusu hala gönlümüzdedir. Gelecek sefere vuslata kadar o kokuyu muhafaza edeceğiz. Allah'ım bize bu mutluluğu yaşattığın için, Senin bu güzel dostuna bizi dost ettiğin için Sana sonsuz şükürler olsun.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Gökhan Demir / diğer yazıları
- ABD ve İsrail’i gölgede bıraktılar… / 28.10.2024
- Büyük Ortadoğu Projesi’nin Türkiye ayağı / 24.10.2024
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-II / 10.12.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Büyük Ortadoğu Projesi’nin Türkiye ayağı / 24.10.2024
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-II / 10.12.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020