"Diyalog" niyetine okuyun

Aşağıdaki e-maili Dr. Ahmet İlyas editöre gönderdi.

Dr. Ahmet İlyas'ı tanımıyorum. Şart da değil hani.

Diyalog masallarının havada uçuştuğu bir mevsimde okunmaya değer bir yazı.

İnşallah Dr. İlyas diyalog sürecinden nasibini almamıştır.Makedonya, Türk tarihi ve kimliğine karşı yürüttüğü tahribat politikasını her geçen gün daha da açık bir şekilde ortaya koyuyor.

Üsküp'teki tarihi Posta Binası'nın tahrip edilmesi iAşağıdaki e-maili Dr. Ahmet İlyas editöre gönderdi.

Dr. Ahmet İlyas'ı tanımıyorum. Şart da değil hani.

Diyalog masallarının havada uçuştuğu bir mevsimde okunmaya değer bir yazı. İnşallah Dr. İlyas diyalog süreci yapılmaması, icraatların sistematik ve bir politika dahilinde Makedon yönetimince yapıldığının açık delilidir.

Nitekim, Manastır kentinde bulunan Yeni Camii'ye yönelik yıkım çalışmaları da bu politika i yapılmaması, icraatların sistematik ve bir politika dahilinde Makedon yönetimince yapıldığının açık delilidir.

Nitekim, Manastır kentinde bulunan Yeni Camii'ye yönelik yıkım çalışmaları da bu politika keolojik kazılarla adım adım yıkılıyor. Kazılar neticesinde cami altında kilise olduğu yalanını destekleyecek bir bulguya ulaşılabilirse de Yeni Camii tamamen yıkılarak yerine kilise inşa edilecek. Tııdahilinde olsa gerek.

16. yy'da inşa edilen ve Osmanlı döneminden kalan en büyük cami olan Yeni Camii, Ortaçağ'dan kalma Aya Yorgi Kilisesi'nin üzerine inşa edildiği iddiasıyla 2003 yılında başlatılan sözde ar kaderi paylaşıyor. Durak Efendi Camii de kilise kalıntıları arandığı yalanıyla aşama aşama yıkılıyor.

Yeni Camii'nin yıkımına yönelik politikalar, Eski Yugoslavya'da Tito dönemine kadar uzanıyor. Cam kaderi paylaşıyor. Durak Efendi Camii de kilise kalıntıları arandığı yalanıyla aşama aşama yıkılıyor.

Yeni Camii'nin yıkımına yönelik politikalar, Eski Yugoslavya'da Tito dönemine kadar uzanıyor. Camieket olarak tarihe not edilmişti. Makedonya yönetimi de şimdi Tito zihniyetini devam ettirmekte kararlı görünüyor.

Yeni Camii'de, Temmuz 2000'de ressam Mieket olarak tarihe not edilmişti. Makedonya yönetimi de şimdi Tito zihniyetini devam ettirmekte kararlı görünüyor.

Yeni Camii'de, Temmuz 2000'de ressam Miloş Kosoman'ın nü (çıplak kadın) sergisi açması, akabinticilerine, gerçekten bir Aya Yorgi Kilisesi var ise, bunun nerede olduğuna dair bir kayıt yok mudur elinizde? Siz kilisenizi orayı burayı kazıp da mı arasınız? Madem bir kiliseniz vardı da yıkıldıktan sonra mıticilerine, gerçekten bir Aya Yorgi Kilisesi var ise, bunun nerede olduğuna dair bir kayıt yok mudur elinizde? Siz kilisenizi orayı burayı kazıp da mı arasınız? Madem bir kiliseniz vardı da yıkıldıktan sonra mı dininize sahip çıkar oldunuz?

Bu yapılanlara çocuklar bile güler, aklı başında kimse de bu vebalin altından kalkamaz.

Makedonya yönetimi şunu açıkça bilmelidir ki, Müslüman Türk toplumu, dinine sonradan sahip çıkmaya kalkışan Makedonlara benzemez. Sağduyuludur, sabırlıdır, bu tür tahriklere aldanmaz ama ata yadigarını da böyle oyunlara alet ettirmez. Biz kararlıyız, Yeni Camii'yi yıktırmayacağız.

Dr. İlyas'ın serzenişi burada bitti.

Ama siz, Kurtuluş Savaşı vermiş, esaret altında yetmiş yıl geçirmemiş, her gün beş vakit ezan sesinin eksik olmadığı ve dahi halkının % 99'u Müslüman Türkiye'nin bugünkü halini mukayese edin Makedonya'yla.

Biz o gün kaybettik

Biz asıl Süleymaniye baskınında kaybetmiştik.

Türk askerinin başına çuval geçirildiği o gün.

Tarihinin hiçbir döneminde bu denli aşağılayıcı bir durumla karşılaşmamıştı bu millet.

Ondan daha hafif şeyler uğruıktan cesaret alanlar beş dağ gibi delikanlımızı hunharca şehid etti.

Analar ne emekler verip yetiştirmişti o gençleri.

Yazık değil mızı hunharca şehid etti.

Analar ne emekler verip yetiştirmişti o gençleri.

Yazık değil ıktan cesaret alanlar beş dağ gibi delikanlımızı hunharca şehid etti.

Analar ne emekler verip yetiştirmişti o gençleri.

Yazık değil mi?

Eğer biz o gün Süleymaniye baskınının hesabını sorabilseydik bu hal başımıza gelmezdi.

Soramadık.

Zilletten izzet beklenmezdi.

Bu millet hiçbir zaman da

beklemedi.