Sanayiciler, üreticiler, büyük alışveriş merkezleri, durağanlık yaşayan ekonomimizi canlandırmak için çare bulmuşlar.(!) % 50 ye varan indirimlerle vatandaşın alışverişini canlandırmak için kampanyalar başlatmış, sloganlar üretmişler; "şimdi alışveriş zamanı" imiş..Sevsinler sizi..! Sanki vatandaşın cebinde para var da alışveriş yapacak?
Hikaye edilir; adamın birine evladı gelir; -"Baba deve satılıyor, hem de bir pula" Babası cevaben; -"Oğlum alamayız" diye cevap verir. Bir zaman sonra baba evladına; -"Oğlum git bir deve al" evlat;-"Baba deve 100 pula" deyince;-"Oğlum 100 pul olsun git de al" deyince evlat merak eder sorar; -"Baba, deve bir pula idi almadınız, ama şimdi 100 pula al" diyorsunuz. Deyince, baba; -"Evlat, deve bir pula iken bizde o da yoktu, şimdi 100 pul ama paramız var." Cevabını verir. Vatandaşımız bırakın cebinde para bulundurmayı, borç ve faiz sarmalı altında can çekişiyor. Yapılan kampanya sayesinde psikolojik bir manevra ile olmayan paralar harcanacak, kredi kartları sayesinde borçlar katlanarak sıkıntılar artacaktır.
Bakınız bu önlem olsa olsa beyin ölümü gerçekleşen hastanın destek ünitelerine bağlanarak ölümünün ertelenmesinden başka bir işe yaramayacaktır. Bu kampanya ile suni bir canlanma sağlanacaktır ancak; ödeme zorluğu çeken vatandaşın da borçlarının artmasına sebep verecek, üreticilerin iflasını, biraz daha öteleyecektir. Bu ve benzeri kampanyalar, yaşanan durgunluğu çözüme kavuşturmayacaktır.
Yapılması gereken; tüketicinin desteklenmesini esas alan bir ekonomi modeli olan Milli Ekonomi Modelini hayata geçirmektir. Birilerinin olmaz olmaz deyip şimdilerde kendi parti programlarına almaya kalkıştıkları "vatandaşlık maaşı" projesi ile vatandaşın cebi para görecek, işte o zaman fiyatların ucuzlamasına gerek bile kalmadan hem tüketici hem de üretici kazançlı çıkacak, topyekün bayram havası yaşanacaktır.
Bu konuda, Yeniçağ gazetesinden Aslan Bulut, 21.11.2008 tarihli makalesinde, "krizden çıkışın bir pormülü var" başlığı altında şu hususları dillendirmiştir;
"Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Haydar Baş, "Milli Ekonomi Modeli" çerçevesinde "vatandaşlık maaşı" ndan bahsettiği zaman "kaynağı nereden bulacaksın?" diye sormuşlardı. Kaynak darphanedir! Fakat basılacak paranın enflasyona sebep olmaması için büyük projeler başlatmak gerekiyor. Öyle ki piyasaya enjekte edilen para, bu projelerin toplam bedelini aşmasın! İşte o zaman enflasyon da olmaz. Ayrıca devletten maaş alan vatandaşın yüzü güler. Belki gençlerin dağa çıkması da bu yöntemle durdurulabilir. Başka bir önerisi olan varsa söylesin." Ülkesini ve milletini seven herkesin "Milli Ekonomi Modeli" ve "Sosyal Devlet Milli Devlet" projelerinin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'a kulak vermekten başka çaresi kalmamıştır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Hüseyin Baş soruyor “Türkiye’de yargı bağımsız mı?” / 24.04.2025
- Ulusal egemenliğimizi korumalıyız / 23.04.2025
- Mü’min yalancı olmaz / 22.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -2- / 21.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -1- / 20.04.2025
- Dava adamıydı Haydar Hocamız / 19.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Ulusal egemenliğimizi korumalıyız / 23.04.2025
- Mü’min yalancı olmaz / 22.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -2- / 21.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -1- / 20.04.2025
- Dava adamıydı Haydar Hocamız / 19.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025